𝙲𝙰𝚁𝙳𝙸𝙶𝙰𝙽 //𝚈𝙴𝙾𝙽𝙶𝚈𝚄

the archer

NF-Paralyzed  ❦

Kayboldum ve bu beni öldürüyor

Beomgyu elindeki kalın dosyayı kolunun altına sıkıştırarak gruba atılan konuma doğru ilerledi .

Tahminlerinin aksine Park Sunghoon ile birlikte, dedektif bay Gurney'in evinde geçirdikleri vakit oldukça güzel geçmiş, hatta bundan fazlasıyla keyif almıştı.

tamam başta bu duruma fazlasıyla sinirlenip, Sunghoonu saf dışı bırakmanın bir yolunu bulmayı düşünmüştü ama buz prensin dava dosyası önlerine serildiği an okuldakinin aksine fazlasıyla ilgili ve heyecanlı tavırları Beomgyu'yu şaşırtmış, onun katilin işlediği cinayetler hakkında ortaya attığı ilginç fikirleri ilgisini çekmişti.

dedektifin evinde geçirdikleri üç buçuk saatin ardından zamanın nasıl geçtiğini bile anlamamıştı. öyle ki artık gitmeleri gerektiğinde her ikisi de biraz daha kalmak ve çalışmaya devam etmek istemişti ancak bay Gurney'in de yapması gereken işleri vardı, bu yüzden bir sonraki hafta aynı saatte buluşmak için anlaşmışlar ve sessiz bir şekilde sokağın başındaki durağa kadar birlikte yürüdükten sonra vedalaşıp ayrılmışlardı.

şimdiyse Beomgyu nihayet konumda yazılan adrese ulaştığında dirseğiyle kafenin geniş cam kapısını aralayıp içeriye girdi.

burası kampüse yakın bir yerdi, üstelik pazar günüydü bu yüzden de oldukça kalabalıktı. böyle ortamlardan pek hoşlanmazdı bunun yerine içlerinden birinin evinde cips kola ve oyun konsolu eşliğinde pineklemeyi tercih ederdi.

"Beomgyu buradayız!"

masaların arasında dolaşırken ayağa kalkıp kendisine el sallayan Jaemin'i görmesiyle adımlarını sağ tarafa çevirdi.

neyse ki olabilecek en tenha masayı seçmişlerdi,bu onu bir nebze rahatlattı.

"hoş geldin bebeğim~"

Felix'in üzerine atlayıp yanağına sulu bir öpücük bırakmasıyla yüzünü buruşturdu, en yakın arkadaşının her seferinde salyalarını suratına bulaştırması Beomgyu'yu deli ediyordu.

"hoş geldin."

Felix geriye çekilince arkasında gördüğü öfkeli minik bedenle gerilen Beomgyu onun korkunç bakışlarının üzerinde kurduğu baskıyı çaktırmamaya çalışarak gülümsedi.

Minho'nun oturduğu yerden keyifle kendisini izlediğini hissedebiliyordu.

Jaemin'le de kısaca sarıldıktan sonra Felix ve Changbin ikilisinden en uzak yere geçerek Minho'nun yanına oturdu.

"eee nasıl geçti proje işi?"

Beomgyu omuzlarını silkti.

"dediğin gibi,Park Sunghoon o kadar da kötü biri değilmiş."

"sana söylemiştim!"

Felix heyecanla öne atıldı.

"nasıldı peki detaya insene!"

"bugün tanıdığım Park Sunghoon okuldaki buz prensi imajından  farklı birisiydi, kıvrak bir zekaya sahip ve detayları fark etmede oldukça iyi."

buz prensi ilgilerini çekiyor olmalıydı ki Jaemin ve Felix kulaklarını kabartmıştı.

"Felix üç saat boyunca gruba 'park sunghoonu nasıl öldürebilirim? diye yazmanı bekledi."

Changbin'inin sözleriyle Beomgyu kaşlarını kaldırdı.

"hadi ama o kadar da psikopat değilim?"

"ama önyargılısın."