HelloooNabersiniz?
Ben şeyi belirtmek istiyorum. Bu kitapta kurtlarimiz biraz daha iradesiz olacak. Yani dolunay zamanında insan görmedikleri sürece sıkıntı yok. Ama bir insan gördüklerinde kendilerine cok zor hakim oluyorlar. Stiles hariç.
İyi okumalarrr
¤STILES¤
Gözlerimi açtığımda yumuşak bir yerdeydim. Yatağım? En son hatırladığım şey bogazimdaki eldi.
Başım catliyordu. Bir iyileşim de öyle gel ya. Kalkmadan vurmak bir vampire yakışıyor mu?
Derek'in sesini duyuyordum.
"Uyanınca ne derse desin tek bırakmayacaksınız. Salaksınız siz ya. Vampir onun peşindeydi zaten, ben vampirin pesindeydim. "
"Sen böyle bir varlık olduğunu bilip bize niye anlatmadın?" diye sordu Liam. Konuş be küçük kardeşim.
"Çünkü anlaşmamız vardi ve bizim bölgeye gecmiceklerdi. Ben de tehdit olarak görmedim."
"Bu yine de söylemen gerektiği gerçeğini değiştirmiyor. Vampir olduğunu bile Stiles sayesinde kavradik." Evet Scott zekiyim tamam.
"Sizden zeki olduğu kesin zaten. Neyse ne asla tek bırakmıyorsunuz. Ben de gidip bi-"
Yavaşça gözlerimi açtım bu kokuşmuş kurt aptalca bir şey yapmadan durdurmaliydim. Canına susamış heralde.
"Nereye gittiğini sanıyorsun sen ya" diye mirildandim yatakta dogrulmaya çalışırken. Kazadan dolayı her yerim mor ve elli tonuydu. Aciyordu yani.
Hemen yanıma gelip yastığımı duzeltti.Rahatca geriye yaslandigimda sorgularcasina baktım.
"Seni korumaya, başka soru?"
Histerik bir şekilde güldüm. Beni korumayaymis peh.
"Tek başına boku yersin bir vampir karşısında. Ben de seni en akillilari sanardim"
Scott tek kaşını kaldırıp bakınca ufak bir tebessüm edip geri döndüm Derek'e.
"Bir plan kurmamız gerekiyor. Tek kurtlara ne olduğunu en iyi senin bilmen lazım. Hem bir geçmiş olsuna bile gelmedin. Kırıldım." dedim gözlerimi ellerime çevirip üzülmüş gibi yaparak.
"Geldim ama uyuyordun her neyse. Sadece arastiracagim tamam mı tek ve sakin kafayla yapmak istiyorum iznin var mı hazretleri?" gözlerimi devirdim cidden sinir hastası olursam bu kurt yüzünden olacaktım.
"Evet şimdi herkes işinin başına dönsün benim Mieczysław ile konuşmam gereken konular var."
Herkesin saskinca baktığına bakılırsa ne konuşacağımızi çocuklar da bilmiyordu.
"Ne konuşacağız? " diye sordum herkesin merak ettiği konuyu.
Beni duymamış gibi yaparak "Hadi herkes evine bugün ben kalırım Mieczysław ile " diye bildiğiniz kovdu çocukları.
"Sensin Mieczyslaw" diye söylendim gülerek arkasından. Kendinin de güldüğüne emindim. Hastanedekileri duyduktan sonra ciddili sinirlenemiyordum.
Sonunda herkesi kapı dışarı ettikten sonra yeniden ama bu sefer ciddi bir ifadeyle girdi odama. Sorguya mi çekilecektim? Ben de ciddi bir ifade aldim ve kaşlarımı catarak ne diyeceğini bekledim.
"Evet Mieczysław. Şimdi her şeyi baştan anlatıyorsun."
"Anlatmışlar zaten. İste okulda vampir var ve bana kafayı takmış naparsin çok cekiciyim heralde."
Sinirle çenesi kasildi. "Nasıl hala dalga geçebilirsin canın tehlikede! Ölümden döndün! " diye bağırdı. Ben de sinirlenmeye başlamıştım.
"Farkında değil miyim sanıyorsun aptal! Lanet olası bir vampir gelip beni tehtid ediyor, üstüne üstlük frenimi kesiyor. Nerdeyse biletimi de kesecekti." derince bir nefes aldım.
"Eve geldigimin günü boğazımda bitiyor. Bunca olayı kaldırmam için dalgaya vurmam gerekiyor. Kendimi koruyabilecek hiç bir şey yapamıyorum. Size sadece yük oluyorum. Lanet olasıca düz bir insanım sadece ve elimden hiç bir şey gelmiyor."
"He-"
"Hayır" diyerek sözünü kestim. Baslamistim ve icimi dökmeden susmak istemiyordum. Her sey cidden ust üste gelmeye başlamıştı.
"Sadece ayak bağı oluyorum size. Sen de demistin zaten. Belki de gelip vampirin beni haklamasını beklemeliyiz. Hep beraber derin bir nefes alırsınız. Kalan herkes kendini koruyabiliyor zaten. Korumak zorunda olduğunuz biri de kalmaz böylece. "
Sonlara doğru sesim daha kısık çıkmaya başlamıştı ve gözümden akan yaşı hızla sildim. Cidden çok dolmustum. Ve artık taşıyamıyordum. Kafamı ellerime çevirdim.
Derek'in yanıma doğru geldiğini hissediyordum. Yatağın boş tarafına oturup bana hafifçe sarıldı.
Kulağıma "sen olmasaydın şu ana kadar canlı kalacagimizi sanmiyorum Mieczysław" diye fısıldadı. Bilerek Mieczysław dediğine adım gibi emindim.
Bana sarılmasının şokunu atlattiktan sonra gülerek ona döndüm. "Sensin Mieczysław" diye mırıldandım. Önce güldü ve sonra ciddiyetle yeniden bana döndü.
"Sana ayak bağı olduğunu söylemem konusu var ya" kafamı salladım. Cidden hem öyle deyip hem böyle yapması kafamı allak bullak ediyordu.
"O aslında seni korumak içindi. Savunman olmadan kendini tehlikeye atmana deli oluyorum. Sadece güvende olduğundan emin olmak istiyordum. Bu kadar icerleyecegini bilseydim demezdim." dedi.
Şok içinde kalakaldım. Ciddi miydi bu ya. Aklima hastanede dedikleri de geldi.O kadar gruptaki diğer tüm kişiler de ölümle burun buruna gelmisti, hiç biri için ağladığını görmemiştim.
"Neden?" diye sordum istemsizce.
Bir sürü soruydu aslında. Neden beni bu kadar umursuyorsun, neden ailenin ölümünden sonra ilk bana ağladın, neden bana bu kadar değer veriyorsun?...
İdare eder gibi sanki ?
Derek'in aslında korumak için böyle söylemesi...
Derek'in bu düşüncesini başka bir sterek kitabında okumustum. Ordan esinlendim. Ama hangi kitap olduğunu hatırlamıyorum.cr veremeyeceğim o yüzden.Aklımdaki kurgu her geçen saniye farklı bir boyut kazandığı için naptigimi çok sorgulamayın. Olayları adam akıllı birlestirebilsem ☻️🤲🤌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VULNERABLE ~sterek
Werewolf"HAYIR YİNE OLMAZ AÇ GÖZLERİNİ" diye acı içinde kükredi genç kurt. Bu olanlar çok fazlaydı hem o sadece bir insandı bu kadar şeyin başına gelmesi hiç adil değildi. Keşke dedi keşke yerinde ben olsaydım.