1. Bölüm

151 79 143
                                    

Uzun süre sonra merhabalar (:

Keyifli okumalar dilerim 🫶🏻

Oy ve yorumlarınız benim için çok önemli ^_^
.

Ateşin içine bir paçavra gibi atılan, küllerinden doğamayan bir anka kuşu misali titrek ve korkusuzca savrulurken kendini yine yağan karın altında incecik bir tişört ile otururken bulmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ateşin içine bir paçavra gibi atılan, küllerinden doğamayan bir anka kuşu misali titrek ve korkusuzca savrulurken kendini yine yağan karın altında incecik bir tişört ile otururken bulmuştu.

Kış aylarının ayazında cayır cayır yanarken üzerine yağan karların aleviyle ısınıyordu.

Elindeki sigaradan bir nefes çektiğinde fark etti saatin bir hayli geç olduğunu. Önce avcunda sıkıştırdı sigarasını sonra ise kiremitlerin arasına öylesine fırlattı. Duygusuz suratı, hinlik için çalışan aklı ve buz kesmiş bedeni ile avcunu yere dayayıp ayaklandı.

Zihnini boşaltıp çatıdan inmeye başladı. Sıkıldığı rutin günlerinin bitmesi için sabah erken kalkıp elini çabuk tutması gerekiyordu fakat henüz uyumamıştı bile.

Sakinliğin hiç yakışmadığı bedenini ev bildiği tek odalı daireye atıp banyoya ilerledi. Uyumaktansa gün başlamadan güne başlamayı yeğlerdi.

Ilık bile denemeyecek suyun altına bedenini ittiğinde kendine geldiğini hissetti. Yüzünü suya dik ayarladığı an aynı zamanda gözlerini de açtığında göz bebeklerine düşen soğuk suyun damlaları ile huzurluydu.

Daha fazla zaman kaybetmemek adına hareketlerini hızlandırıp yirmi dakika sonunda çıktığı banyodan sonra odasına kısacık göz attı. Her yer her yerdeydi fakat buradan defolup gitmesine iki gün kaldığını bildiği için çok da umrunda değildi.

Mutfak diye kullandığı bölüme geçip kendisine sert bir kahve aldı ve yatağının üzerindeki laptopuna yönelip açma tuşuna bastı. O sırada da telefonundan tüm gelişmelerin ve bilgilerin yazılı olduğu dosyanın kopyasını oluşturmak için çabalıyordu.

Tavandan yere kadar uzanan pencereden içeri yeni yeni sızan güneş ışıklarını görene kadar çalıştı orada.

Gözleri önce su kaçtığı sonra da saatlerce parlak ekrana baktığı için kızarmıştı fakat yangı hissi yoktu.

Buz gibi olmuş kahvesinin son yudumunu da kafasına dikip ayaklandı. Üzerini süzdüğünde eşofmanı ve siyah tişörtü ile dışarıdaki havaya ne kadar da zıt olduğunun farkındaydı.

Yerleştirmeye çalışmadığı bavulundan boğazlı kazağını ve siyah kumaş pantolonu seçip üzerine giydi. Paltosu ile de tamamlayıp arabasının anahtarını alıp odadan çıktı.

54Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin