_Chapter 23_

138 11 26
                                    

Sarışın,kısa boylu kadın dedektif bürosunun kapısından içeriye adımını attı. Güzel elbiseler giymişti ve görünüşünden giyim zevkinin mükemmel olduğu anlaşılıyordu. Kıyafetlerindeki sadelik ve gösterişsizlik yine de maddi olanaklarının sınırlılığını anlatır gibiydi. Üzerindekiler süssüz ve işlenmemişti. Başında ise kenarında uzun, beyaz bir tüye sahip olan şapkası görünüşüne az da olsa hareketlilik katmıştı. Ne yüz hatları çok düzgündü ne de teninde doğaüstü bir güzellik vardı ama yinede yüzündeki ifade oldukça sevecendi.

Kunikida'nın kendisine çektiği koltuğa oturdu. Her ne kadar güzel ve sevecen bir görünüşe sahip olsa da ellerinin titremesi ve ara sıra iç çekmesi onun ne kadar gergin olduğunu açığa vuruyordu.

"Buraya gelmemin nedeni" dedi, "kız kardeşim olan Sakura Mimura'ya bir zamanlar yardımda bulunmuş olmanız. Başarılarınız ve gücünüz onu çok etkilemiş."

Yosano kısa bir düşünce seansından sonra hatırladı ve konuşmaya başladı.

"Mimura-san, Evet, kendisine yaklaşık bir buçuk yıl önce hırsızlık davasında yardımcı olmuştuk. Ama hatırladığım kadarıyla oldukça basit bir yardımdı bu."

"Kendisi öyle düşünmüyor. Ama en azından benim durumum için aynı şeyi düşünemezsiniz. Kendimi içinde bulunduğum durumdan daha tuhaf, daha akıl sır ermez bir durumda düşünemiyorum."

Oda, ofis masasında hafiften öne doğru eğildi. Ellerini yüzüne dayadı ve tüm dikkatini gelen genç hanıma verdi. "Durumunuzu anlatın lütfen." Dedi.

Gelen kişinin konuşması ile tüm ajans kadını dinlemeye başladı. "Kısacası," diye konuşmaya başladı. " Babam uzun yıllar önce çalışmak için Almanya'ya taşındı ve bizi burada bıraktı. Bize iki ayda bir para gönderiyor, geçinmemizi sağlıyordu. Annem iki yıl önce hayatını kaybetti. Annemin öldüğü günden beri babamdan asla haber alamadık. Geçen sene kardeşim okumak için Londra'ya gitti. Tam olarak 2 Mayıs tarihinde ise beni aradı." Kadın konuşmasını yarıda kesip bir bardak su içti ve devam etti. "Bana tam iki hafta sonra Yokohama'ya geri döneceğini söyledi. Yokohama'ya gelince arabası olmadığı için hava limanından otele yerleşecekmiş. Sonraki gün ise kendisini araba ile almam için rica etti. Bende tabikide kabul ettim."

Tanizaki ve Kunikida, müşterileri açıklama yaparken defterlerine küçük notlar alıyorlardı. Naomi ise çoktan herkese kahve hazırlamıştı bile.

Mimura kahvesinden biraz içerek konuşmaya devam etti. "İki hafta sonra belirtilen tarihte oraya vardım. Görevlilere otel odasının yerini sordum ve kardeşimin odasına yöneldim. Kapıyı tıklattığım halde açılmadı. Kapı kilitliydi. Oteldeki birçok kişiye onu görüp görmediklerini sordum. Hatta güvenlik kameralarına hile baktık. Ancak kameralarda onun odadan hiç çıkmadığını görünce kapıyı zorladık."

Mimura'nın bu konuşmadan sonra elleri sanki daha fazla titreyemeyecekmiş gibi titremeye başladı. O görüntü gözlerinin önüne geldikçe daha fazla dehşete kapılıyordu. En sonunda tüm cesaretini toplayıp anlatmaya kaldığı yerden devam etti.

"Sakura yatakta yatıyordu. Tam karnına küçük bir bıçak saplanmıştı. Polisler hiçbirşey bulamayınca size gelmeye karar verdim."

Kunikida defterine söylenenleri not alma işini bitirince Mimura'ya döndü. Ona suçluyu bulacaklarına dair güvence verdi.





°

Dazai'den

Bir
İki
Üç
Dört
Beş
Altı
Yedi
Sekiz
Dokuz
On
On bir
.
.
.
Yüz kırk sekiz
Yüz kırk dokuz
Yüz elli

Another Universe | Bungou Stray DogsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin