Bileğindeki el tahmin ettiği gibi Livedor a aitti. Onun çıkışını durduruyordu ki çoğu kişi ayrılmasına rağmen Elata nın hala çıkışta beklemesine sebep oluyordu. Elata bir an için yumuşasada babasının öldüğü gün aklına gelince bileğini sertçe kendine doğru çekti zira hala Livedor Elata nın elini tutmuş olacaktı. Babasını vahşetle öldüren kişi tam karşısındaydı. Elata tam gitmek için arkasını dönecekken Livedor konuşmaya başladı.
-Konuşmamız lazım.
Elata hızlanmış kalp ritimlerine zıt bir şekilde:
-İstemiyorum.
dedi ve kapıda bekleyen korumalar yanına geldiğinde oradan ayrıldı. O gün hafızasından silinmiyordu ve ona bakacak olsa eski günleri hatırlatır diye korkuyordu.
At arabasına bindi ve Morda ya olan yolculuğa başladı.Uzun bir süre gittikten sonra mola verdiler. Gece olduğundan daha fazla gitmeyerek buraya yakın bir kervansarayda dinlenmeye karar verdiler. Kervansaraya vardıklarında Elata yorgun olduğu için hemen kendisine ayırtılan odaya geçti. Yatağına yattı ve düsünceleriyle başbaşa kaldı. Onunla konuşmadığına pişman bir tarafı vardı. Ama bir tarafıda kontrollerini elinde tuttuğu için bu karara mutluydu. Acaba ne diyecekti diye düşünürken birinin ona dokunmasıyla irkildi ve yatakta doğruldu. Oda yarı aydınlık bir şekildeydi ama kimsenin olmadığı seçilebiliyordu buna karşın Elata da koluna bir şeyin dokunduğuna emindi. Günün yorgunluğuyla yanlış düşüncelere saptığını düşünerek daha fazla oyalanmadan yatması gerektiğini düşündü ve tam yatağına tekrar girecekken bu sefer teması vücudunda hissetti. Daha çok bir okşama gibiydi ve Elata bu hissin neden olduğundan korkuyordu. Doğruldu ve kapıya doğru yöneldi. Fakat kapıyı açamadan görünmez bir kuvvet onu belinden çekip geri almışcasına kapıdan uzaklaştırdı.
Şuan ayakta olmasına ve kimsenin olmamasına rağmen hareket edemiyor biri onu sıkıca sarmışcasına belinde ve bütün vücudunda başka bir vücudun ağırlığını hissediyordu. Artık bunun bir canlı olduğundan emindi ama nasıl bir tür veya kim olduğunu merak ediyordu zira çok sıkı bir şekilde tutması güçlü olduğunu gosteriyordu. Bir an toplantıda bahsi geçen yaratıkları hatırladı. Onlardan biri olabilir miydi? Ama oyle olsa boyle bir girisimde bulunmaz direkt her yeri yerle bir ederdi. Bu özelliği kendisine aktarmış birinin işiydi. Daha önce boyle vakalar görmüş ve başka yaratıkların özelliğini kendisine aktarabilenlerle karşılaşmıştı.
Ardından boynunda bir ıslaklık ve acı hissetti. Bu Livedor olabilir mi diye aklından geçirdi. Başka hangi varlık böyle bir girişimde bulunabilirdi? Eğer o ise hemen bu işi sonlandırmasını söyleyecekti çünkü görünmez bir el tarafından dokunulmak onu korkutuyordu ki vücudunda hissettiği öpücük benzeri şeyler rahatsız ediyordu.
-L Livedor?
Ardından Elata sanki beyninin içindeymiş gibi bir ses işitti. Bu ses yarı alaylı bir şekilde:
-Livedor mu?
dedikten sonra gülmeye başladı.
Elata ya ses bir yerden tanıdık geliyordu ama tam olarak kime ait olduğunu hatırlayamıyordu.
-Sen kimsi-
Cümlesini saçının çekilmesiyle çıkardığı ses kesti.
-Ben kim miyim? Beni hatırlayamaman ne kadar acı.
Ardından Elata yı yatağa doğru ittiren bu kuvveti durduran kapının açılması oldu. Kapı açılmış ve içeri Elata yı gelişiyle şaşkına çevirmiş olan Livedor girmişti. Elata bir an için elin üzerinden çekildiğini hissetti.
-Bu bir tür şaka mı? Ne-
Livedor Elata ya değilde daha çok çevresine bakıyordu ardından aradığı şeyi bulmuşcasına Elata nın bulunduğu yatağın kenarına gitti ve orada bulunmayan bir şey ile dovüşmeye başladı. Ardından kendisi de gorünmez oldu ve Elata nın hiçbir şey gormemesini sağladı. Ama çarpıntılarla sallanan çekmeceler onların hala odada bir kavga halinde olduğunu anladı. Uzunca bir kargaşanın ardından sesler kesildi eşyalar düşmeyi bıraktı ve Livedor görünür hale geldi.
Elata dağılmış Livedor a bakıyordu. Saçı başı birbirine girmiş olmasına karşın elindeki kılıçta kan lekeleri vardı. Ama Elata nın dikkatini ilk çeken şey göğsündeki kılıç darbesiyle oluşan çizik oldu. Kan akıtıyordu ve bu Elata yı endiselendirmeye yetmişti. Hızla ayaklanıp Livedor a yaklastı. Yarasına bakmak için elini uzattığında ise Livedor kendini geri çekerek konusmaya başladı:
-Sana konusmamız gerektiğini söylemiştim.
Elata ise bir an durgunluktan sonra kendisine atarla davranan Livedor a o da onun gibi cevap verdi:
-Önemli bir sey olduğunu belirtmeliydin. Ayrıca kimdi o?
Livedor elleriyle dağılmış uzun saçlarını geriye doğru atarken sinirine hakim olmaya çalısıyordu. Biraz daha geç kalsa olanları düşünmek bile istemiyordu ki elinden kaçırmanın verdiği hırs bütün bedenini sarıyordu.
-Yamt.
Elata şaşkınlıkla sadece Livedor a bakarak:
-Ama...
dedi.
-Yamt sana kafayı takmış durumda. Onu çok iyi tanırım ve istediğini elde edene kadar durmaz bu durumda da bizim durdurmamız gerekecek. Ayrıca sanırım annenin özellikleri sana da geçmiş olacakki onun başka bir sey düsünememesine sebep oluyorsun. Bu yeni özelliği kendine aktarması yüzünden tehlikedesin ve ona karşı savunmasızsın.
Livedor bir an durakladı. Boğuşurlarken Yamt Elata ya doğru yaklasmıştı ve Livedor ise Elata yı korumak için hamle yaptığında Yamt ın kaçmasını durduramamıştı. Kendini suçluyordu çünkü eğer orada onun kellesini alabilseydi her şey daha kolay olacaktı.
-Onu görmeyi öğrenebilirim. Samhaz yardımcı olacaktır.
-Çok geç olur zamanımız o kadar geniş olacağını sanmıyorum her boşluğunu yakalamaya çalışacaktır.
-Sarayıma geri dönmem gerek. Sarayda Samhaz yardımcı olacaktır.
-Yolda sana eşlik etmeme izin ver. Senin güvende olduğunu bilmem lazım.
Elata iyice bir düşündü. Olumsuz yonde olan düşüncelerinin nedeni Livedor un yanında kalbine söz geçirememesiydi. Ama bunu ona açıklayamazdı. Ayrıca kendisine kararlı bakan bu gözleri iyi tanıyordu ve bu yüzden başıyla onayladı. Önünde Livedor ile aynı arabada geçecek uzun bir yolculuk bekliyordu.
-Şimdi odadan ayrılırsanız müteşekkir olurum zira üzerimi değiştireceğim. İyi geceler dilerim.
Elata Livedor un odadan çıkmasıyla sesli bir sekilde nefesini verdi. Lavaboya doğru gidip boynunu ve yüzünü yıkadı. Daha sonrasında üzerini değiştirip yatağa yoneldi yastığının altına bir hançer koydu ve uykuya daldı.
Ertesi sabah saçında bir el hissederek uyandı ve refleks olarak eli hançere gitti ama ortada kimse yoktu. Kapı kapalıydı ve üzerinde yada odada hiçbir değişiklik yoktu. Yatağın içerisinde oturur bir pozisyonda düşüncelere daldı. Şuan hiçbir şey hissetmiyordu. Gece Mastog un ölümünün rüyasını tekrar görmüştü. O yüzden olabilir mi diye düşündü. Dünki olay zaten paranoyak gibi davranmasına sebep oluyordu.
Yatağından çıkıp hazırlandı. Ardından kapıyı açtı ve dışarı çıktı. Yanındaki at arabasının sürücüsüyle konuşurken arkasında Livedor belirdi. Elata irkilerek geri çekildi ve Livedor un sırıtmış yüzüne baktı. Arkasından gelerek Günaydın demişti ama gelişini hiç anlamamıştı ki zaten Livedor hep oradaydı. Gece boyu Elata nın başında görünmez formunda beklemiş ardından sabah onun açmasıyla kapıdan çıkmıştı.
-Günaydın. Hazırsan gidelim.
dedi ciddi bir ses tonuyla. Rüyasının etkisi hala üzerindeydi.
Birlikte yürüyüp at arabasına bindiler. Arabanın içi geniş olmasına genişti fakat birbirleriyle yapışık gibi oturmuşlardı. Elata ise bu durumdan rahatsız olup uzak köseye çekilmişti. Elinde Samhaz dan zamanında ödünç aldığı bir büyü kitabı vardı ve bu görünmezlik ile ilgili bir şeyler bulma ümidiyle sayfalara göz gezdiriyordu. Öte yandan kendisine yöneltilmiş iki adet sarı göz dikkatini dağıtmaya yetiyordu. Daha fazla dayanamayıp kitabı bıraktı ve ona yonelmiş bakışlara karşılık verdi. Göz göze gelmis bir halde:
-Ne istiyorsun?
dedi. Sesinden bu durumdan hoşlanmadığı belli oluyordu.
-Susadım.
dedi Livedor eski günleri özlediğini Elata nın varlığına ne kadar susadığını belli ederek.
Elata ise yanında bulunan matarayı Livedor a fırlatarak tekrar kitabına dönmüştü. Livedor ise Elata nın bu davranışını ve kitabına saklanmasını tatlı bularak gülümsedi. Suyu içtikten sonra yanına bırakarak Elata yı izlemeye ara verip gözlerini dinlendirmek ve biraz uyumak için gözlerini kapattı.
![](https://img.wattpad.com/cover/333277256-288-k590412.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaş İkilemi
FantasyMorda ve Tudras, zamanının en güçlü ve zengin iki düşman imparatorluğu arasında kullanılan tam 1000 yıl sonra kader zamanı çizince karşılarına tekrar cıkan yokluk kitabı. Morda kralı Mastog herkesten sakladığı ve asker olarak yetiştirdiği melez kızı...