| 3 |

833 71 4
                                    

Bölüm arası yorumları ve oy vermeyi unutmayalımm. İyi okumalarr.




Hande'den

Tek arabaya sığamaycağımıza karar verdiğimiz için Simge ve ben kızları bölüştük. Saliha her zaman ki gibi benimle gelirken yanına Ebrar ve Zehra'yı almıştık. Şimdi ise beklediğimden sakin geçen araba yolculuğu sonucu kafede Simgeleri bekliyorduk sipariş vermek için. Yoldayken Elif'den gelen telefonla arabalarının arıza yaptığını öğrendik. Geldiğimizden beri kimse birbiriyle konuşmuyor sadece bakışıyorduk. Zehra hariç. Nedenini bilmediğim bir şekilde ben hariç her yere bakıyordu. Sessizlikten sıkılmış olacak ki Ebrar konuşmaya karar verdi.  

''Acaba biz verse miydik siparişleri ne zamana gelirler bilmiyoruz.'' 

Sanki kötü bir şey söylemiş gibi Zehra aniden Ebrar'a döndü. ''Beklememek ayıp olur. Gelirler birazdan illa ki taksiye binmişlerdi zaten. Tuğba yazdı bana.'' ''Aslında Ebrar haklı uzun zamandır bekliyoruz. Geldiklerinde onlar da verirler bir şey olmaz bence.'' Elimi havaya kaldırıp garsona işaret yaptım. 

El mecbur herkes ne istediğini söylediğinde onların aksine en soğuğundan kahve söylemeyi tercih ettim. Karşımda oturan yeşiller beynimi uyuştururken biraz olsun belki şoklar ve kendime getirirdi beni. 

Çok geçmeden kahveler gelirken Simgeler de yanımıza ulaşmıştı. ''Nerde kaldınız be Singem ağaç olduk burada bekle bekle.'' Hafifçe kafama vurup gülümsedi. ''Beklemeseydin Handan bekle demedik ki biz sana.'' Aklıma gelen şeyle hafifçe sırıtıp Zehra'ya baktım. ''Zehra hanım siz gelmeden içmek istemedi.'' Sonunda gün boyu kaçırdığı bakışlarını çatık kaşları altından gözlerimle buluşturdu. 

''Ben öyle bir şey demedim. Beklememek ayıp olur dedim sadece ki haklıyım da.''

Simge daha yeni tanıştığımız için laf atmama şaşırmış olacak ki önce bana garip bir şekilde baktı sonra Zehra'ya döndü. ''Sorun değil Zehracım anlıyorum ben seni ama Hande arkadaşımız biraz sabırsız olduğu için duramamıştır. Değil mi Elif?'' Elif ona katıldığını belli edercesine kafasını salladı.

Geldiğimizden beri bakışlarını üzerimde hissettiğim Saliha ilk defa konuşmaya karar verdi. ''Hande hanım buranın çıkışında Simge hanıma sözünüz yoksa biraz gezebilir miyiz acaba?'' Bakışlarıyla karşılaştığımda ona gülümseyip Zehra'ya baktım. Simgeyle koyu muhabbete dalmışlardı.

''Bilmiyorum Saliha bunu dağılırken konuşalım olur mu şu an bunun için gelmedik buraya çünkü.''

Cevap vermedi. Yüzünü astığını hissetsem de bakmıyordum çünkü şu an burnuma gelen o güzel koku ve o kokunun sahibi daha çok dikkatimi çekiyordu kesinlikle. Dalmış olacağım ki Elif'in koluma girip fısıldayarak konuşmasıyla kendime geldim. ''Bir sorun mu var Handan? Sabahtan beri kitlendin kıza bakıyorsun.'' Kaşlarımı çatarak bakışlarımı ona çevirdim. Yüzüne sinir olduğum o sırıtışını geçirmişti.

''Şu sırıtışını kes sinirimi bozuyorsun fena halde.'' Sorusuna cevap vermek yerine hafifçe elimi yüzüne koyup kendimden uzaklaştırdım. ''Handan be seni çok iyi tanıyorum maalesef. Fazla belli etmemeye çalış olur mu?'' Sırıtmaya devam ederken hafiften uzaklaştı benden.  

Fazla mı sıcak oldu burası?

Kahvemi içiyim ben en iyisi iyi gelir. 

Kahvemi yudumlamama rağmen sıcaklık düşmüyordu. Elimi yüzümü yıkamam lazım sanırım. Kenarda Tuğbayla konuşan Saliha'ya lavaboya gideceğimi söyleyip lavaboya yöneldim. 

Portakal Çiçeği | gxg | HanzehHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin