Zehra'dan
''Ama çok tatlı değil mi ya Zehra baksana şuna.''
Oturmuş yarım saattir Ebrar'ın durup durup bana Saliha'nın fotoğraflarını göstermesini çekiyorum. Yetmezmiş gibi sürekli de övüyor. Geldiğimiz günden beri nedensizce sürekli bana karşı tavır yapmasından dolayı sinir olmaya başlamıştım. Evren sanki sinirimi daha da bozmak için benim bu salak arkadaşımın ona karşı his beslemesini sağlamıştı.
''Bak burada da ayrı bir hot çıkmış ya.'' ''Ebrar yeter!'' Gerçekten yeter. Biraz daha devam ederse önce Ebrar'ı gırtlaklayacağım onun ardından kendimi. ''Niye kızıyorsun ki şimdi Zezem. Kırk yılın başı bir aşık oldum. Senin tuzun kuru tabi. İlişkinin kralını yaşıyorsun. Sapın halinden ne anlayacaksın.'' Hala ilişkinin kralı diyor. Ebrar'ı gırtlaklamamak için kendi içimde verdiğim savaşı kaybedecek gibiyim.
''Allahın bana cezası. Başımın belası pembe kafa. Anladım hoşlandın tamam ama lütfen biraz susar mısın? Cidden kafam şişti.''
''Ayıp be Zehra kadını ayıp. Dostum bildim be ben seni. Sen biraz kafanı şişirmemi çok görsün he bana öyle olsun.'' Savaşı kaybedeceğimi söylemiş miydim? Uzandığım koltuktaki yastıklardan birini alıp özenle Ebrar'ın kafasına doğru attım. ''Bana bak pembe panter zaten gerginim iyice geriyorsun şu an beni.'' Havada yakaladığı yastığı kucağına yerleştirip omuz silkti. ''Böyle yaptığın için sana anlatacağım şeyi anlatmaktan vazgeçtim şu an. Hem sen niye gerginsin. Bir süredir bir şey var sende fark ettim.''
''Eren'le tartıştık.''
Dediğim şeyle işin ciddileştiğini fark ettiği için yayıldığı koltukta doğruldu. ''Bu sefer sorun ne?'' İlişkimizin en yakın şahidi olan canım arkadaşım son dönemde artan kavgalarımız yüzünden artık sorgulamıyor. Fakat şu an daha önemli bir konu var. O bana bir şey anlatacak ve ben artık bu tartışmalarla kafasını şişirmek istemiyorum. ''Her zaman ki konular değişen çok bir şey yok. Şu an senin anlatacağın şey daha önemli merak ettim.'' ''He o şey ya. Sen niye Hande'yi öldürecek gibi bakıyorsun? Konuşurken o da bana bunu sordu da onu diyecektim.'' Ben Hande'yi öldürecek gibi mi bakıyormuşum?
''Fark etmedim.''
''Nasıl fark etmedin kızım. Ben bile fark ettim. Hande sorunca geçiştirdim ama ben de merak ediyorum.''
''Bakmıyorum ki. Sadece Saliha'yla pek ayarlarım uyuşmadı. Onlar da çifte kumrular gibi dip dibeler ona da sekmiş demek ki.'' Ebrar sanki yalan söylüyormuşum gibi gözlerini kısarak bakışlarını üstümde gezdirdi. ''Emin misin? Sanki başka bir şey var gibi.'' Allah'ım sabır. ''Ne olabilir Ebrar daha tanışalı ne kadar oldu. Henüz onu sevmememi sağlayacak bir şey yapmadı.'' Ebrar telefonuna gelen bildirimle bana cevap vermeden telefonuna dönüp bildirimi açtı.
Yaşam gibi, ölmek gibi
Bir kere gelir aşk
Herkese bir kereBilmediğim bir şarkı, tanıdık sesler ve bir o kadar da anlamlı sözler. Lütfen Ebrar, Saliha'nın bildirimlerini açmamış olsun. Lütfen.
''Ebrar bana lütfen bildirimlerini açmadım de.''
Çatık kaşlarla telefonu izleyen Ebrar cevabımı almama yetmişti. Saliha ve Hande'nin sesleri tekrar tekrar kulağıma ulaşınca oturduğum yerden kalkıp Ebrar'ın yanına gittim. Ebrar çatık kaşlarıyla bu sefer bana bakmaya başlayınca kapanan storyi tekrar açıp izledim. Saliha ve Hande arabada, Hande arabayı sürerken şarkıyı söylüyorlardı. Çifte kumru benzetmem yanlış değildi sanırım.
Telefonu kapatıp Ebrar'ın yanına oturdum. ''Hande sana sevgilisi yok demişti ama sen bunların arasında bir şey olmadığına emin misin?'' Bakışları düz bir hal alıp gözleri dolmaya başlayınca dayanamayıp kendime çekip başını göğsüme yasladım. ''Oy benim pembe panterim ağlama sen kıyamam sana ben.'' Tişörtümde hissettiğim ıslaklıkla saçını okşadım.