27.06.2022 - mezuniyet gecesi
—yazardanDuru, gözyaşları içinde aynadaki yansımasından gözlerini çekip musluğu açtı. Avcuna doldurduğu suyla yüzünü yıkarken, yaşadığı yıkım kalbini sıkıştırıyordu.
Güveni kırılmıştı. Abisi öğrendiğinde ne hissedecekti? Berk abisi bunu nasıl yapardı? Ağlamasını durduramıyor oluşuna sinirlenip biraz hava almanın ona iyi geleceğini düşündü. Tuvaletten çıkıp ormanlık bölgenin temiz kokusunu içine çekti. Omzuna dokunulmasıyla arkasını döndü. Ona gülümseyen gözlerle bakan kişiyi görünce biraz olsun sahici bir tebessüm kondu dudaklarına. "Vefa?" dedi neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle.
"Kuzi?" dedi Vefa da samimiyetle. "Ne yapıyorsun burada?" Duru ağladığı belli olmasın diye önüne dönüp "Hiç, hava almak istedim biraz." dedi. Vefa, kuzeninin koluna girip "Gel birlikte hava alalım o zaman." dedi. Duru başını sallayıp az önce yaşadıklarından sonra biraz daha iyi hissederken aynı saniyelerde Vefa telefonunu çıkarıp tek eliyle Bilal'e "Geliyoruz." yazdı.
Duru; sakinleşmiş bir halde, yaşayacağı felaketi öngöremeden kuzeniyle birlikte küçük kıyametine doğru çekingen adımlar atmaya başladı.
Günümüz
"Zeyno kimseye güvenmemelisin, yalvarırım dinle beni!" dedi Çağrı son gücüyle. Ben ise ne zamandır orada olduğunu bilmediğim ses dinleme cihazının hesabını herhangi birine sorma isteğiyle yanıp tutuşuyordum.
"Çağrı bunu odama kim soktu bilmem lazım. Annemlere sora-"
"Ya annen koyduysa?" dedi Çağrı sözümü keserek. Duraksadığımda beni belimden tutup yatağıma yönlendirdi. Ben hala dediklerinde takılı kalmışken "Belki de baban koydu. Zeyno sen kimseye koşulsuz güvenecek bir pozisyonda değilsin. Bana bile." dedi.
Sinirle ona döndüm. "Sana kendimden bile çok güveniyorum Çağrı!"
Yüzünde büyük bir tebessüm oluşurken sıcacık kollarıyla bedenimi sardı. Kolları arasına girmişken biraz daha sakinleşmiş hissediyordum. Kafamda o kadar çok soru işareti vardı ki neyi düşüneceğimi şaşırmıştım.
"Acaba ne zamandan beri oradaydı? Eve gelen biri mi koydu yoksa ailemden biri mi?" dedim sorgularcasına.
"Herkes şüpheli Zeyno. Bu yüzden bu durumdan kimseye bahsetme. Zaten kazara cihazın kırıldığını zannedeceğinden yeniden cihaz koyacaktır. Çok daha dikkatli olmalısın."
Çağrı'yı onaylayarak kafa salladığımda bıkkınlıkla nefesimi verdim. "Çağrı..." dedim sıkıntılı bir sesle. "Ben çok yoruldum biliyor musun?"
Kollarını daha sıkı sararak mırıldandı. "Biliyorum canımın içi."
"Ne zaman bitecek? Ne zaman eskisi gibi olacağım? İki yıl ya... Dile kolay. Evden çıkmadan, ilaç ve iğnelerle geçen iki yıl..."
Saçlarımı okşayan elleri beni rahatlatırken konuşmaya devam ettim. "Seninle piknik yapmayı özledim, sinemaya gitmeyi, bisiklet sürmeyi..."Kolları arasında iyice mayışmışken saçlarımda hissettiğim dudaklarıyla hafifçe gülümsedim. Uyku tüm bedenimi ele geçirirken yanımda Çağrı'nın olduğunu bilmek tüm bunlarla savaşabilirmişim gibi hissettiriyordu.
Gözlerimi hafifçe araladığımda karanlık odada tek başıma yatağımda yatıyordum. Demek ki Çağrı gitmeden beni yatırmış, üstümü örtmüş ve öyle gitmişti. Yüzümde engelleyemediğim bir tebessüm oluştu. Onu gerçekten seviyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/337476811-288-k404484.jpg)