1

767 58 106
                                    

Felix'den:
     

O gece geç uyumuştum, neden bilmiyorum. Sabah alarmım çalınca hemen uyandım ve alarmı 5 dk erteledim.  5 dk sonra tekrar alarmım çaldı. Alarmımı yanlışlıkla kapatmışım, uyanamadım.

Uyandığımda saat 10.43'dü, yani geç kalmıştım.  

Hemen yatağımdan kalkıp giyindim ve kahvaltı yapmadan evden çıktım.

---

İşe vardığımda patronumla şirketin kapısında karşılaştık.

Aslında patronum biraz kaba biri. Geç kaldığımda genelde azar işitiyorum ondan.

Beni gördüğü gibi bana bağırmaya başladı.

" SANA GEÇ KALMAYACAKSIN DEMEDİM Mİ FELİX!? BU KAÇINCI OLDU FARKINDA MISIN?"

"Özür dilerim Hyunjin Bey... Bir daha olmaz... "

Her seferinde böyle diyordum ama yine geç kalıyordum.

Uykulu ve aç olduğum için Hyunjin Bey'i umursamadan şirkete girdim.

Hızlıca odama gidip Jisung'u selamladıktan sonra masama oturdum.

" Neden bu kadar geç kaldın? "

"Uyanamadım, yine"

"Hyunjin Bey çok kızmamıştır umarım"

"Ya ya... Hiç kızmadı"

...

"Neyse, bundan sonra erken uyanmaya gayret et Felix. İşten atılmak istemezsin"

"Hmhmm... "

Hemen çalışmaya koyuldum, günün bir an önce bitmesini istiyordum çünkü...

---

Hyunjin'den:

Felix işe yine geç kalmıştı. Bu durumu hiç sevmiyorum. Keşke, keşke bir gün, sadece bir gün herkesten erken gelse de ilk onun yüzünü görsem.

Onu çok seviyorum. Ondan hoşlandığımı ona söylemek istiyorum. Onun soy adını Hwang yapmak istiyorum. Keşke Felix benim olsa...

O gün sadece Felix'i izlemiştim. Sabah onu çok kırdım ve gerçekten çok üzüldüm. Gidip ondan özür dilesem dilim birbirine dolanıyor, konuşamıyorum. Bana kırgınken o yavru köpek gibi bakan gözleri yok mu... Büyülüyor beni. Cesaretim olsa yanına gidip ona olan bütün hislerimi açıklayacağım.

Her neyse...

Bir kaç saat Felix'i izledikten sonra  özür dilemek için yanına gittim.

"Felix"

"Hm?"

O yavru köpek gözleriyle bana baktı. Yine dilim tutuldu. Konuşamadım.


"Bugün geç çıkacaksın"

"Neden?"

"Seninle konuşacaklarım var... "
     
 

  Sadece bunları diyebildim. Onunla işten sonra konuşacaktım.

---

Felix'den:

Hyunjin Bey geç çıkacağımı ve benimle bişeyler konuşacağını söyledi. Yine bağırmaz umarım.

---

Çıkma saati geldi ve tam eşyalarımı toplamaya başlamıştım ki Hyunjin Bey'in bana "Bugün geç çıkacaksın" dediği aklıma geldi ve duraksadım. Hyunjin Bey'in yanıma gelmesini bekledim.

---

Herkes gitti. Şirkette sadece Hyunjin Bey ile ben vardık.

Yanıma geldi ve boş bir koltuğa oturdu.

Belli ki benimle önemli bir şey konuşacaktı.

---

Hyunjin'den:

Felix'in yanına gitmiştim. Biraz stres yapsam da hemen konuya girdim.

"Felix, bugün neden geç kaldın? "

"Uyanamadım Hyunjin Bey, üzgünüm."

"Bir daha olmayacağına gerçekten söz verirsen seni affedebilirim"

"Söz veriyorum. Bir daha olmayacak"

Biraz yalandan söyledi ama aldırış etmedim

"Felix bak, seni çok seviyorum ve geç kalmanı da istemiyorum.

Hergün aynı şeyi yapıyorsun.

Uyanamadım deyip geciktiriyorsun.

Bunu alışkanlık haline getirme, lütfen... "

Elini tutup okşadım. Bu ona bir şey ifade etmiyordu belki ama, elini tuttuğum için o an çok heyecanlıydım.

"Tamam, özür dilerim. Bir daha geç kalmayacağıma yemin ediyorum"

Gülümseyip yerimden doğruldum.

"Çıkabilirsin"

Bunu der demez çantasını aldı ve şirketten koşa koşa çıktı.

---

Felix'den:

Benle konuştuğu şeyler klasik şeylerdi. Boşuna merak etmişim. Zaten yakında işten çıkmayı düşünüyorum. Daha iyi bir iş yeri buldum.

...

Eve geldiğimde bir oh çektim. İşim bitmişti. Artık oturup yarım kalan dizimi bitirebilecektim.

Bir duşa girip çıktım. Pijamamı giyip televizyonun karşısına geçtim. Dizimi açıp izlemeye başladım. 2-3 saat sonra uyuyakalmışım zaten.

...

Bu birinci bölümdü. Biraz kısa oldu. Daha uzun yazacaktım ama zamanım olmadı üzgünüm.

          

Boss/Hyunlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin