sope : italya

12

Hazırlandım, hoseok'u aradım, hemen açmıştı, gülerek "bebeğim" dediğimde gülen sesi ile "aşkım ne oldu" dediğinde kafamı salladım "bir saat sonra restoranta gidicem, uyuşturucu ihalesi için, konumu atarım" dediğimde üzgün sesi ile "ş-şimdimi olucak" dediğinde güldüm "evet bebeğim, önden gitseniz iyi olur" dediğimde "tamam, seni seviyorum" dediğinde güldüm "bende seni seviyorum" diyerek kapattım.

Üzülmesini istemiyordum ama başarısı için yapmalıydım hem davamı yöneten savcılara rüşvet verilmişti ve para cezası ile kurtulucaktım, en fazla 1 trilyon para cezasına çarptırıldım.

Arabaya geçtim, restoran'a geldim, adamın yanına oturdum, bay kim "hoşgeldin yoongi, evrakları getirdim" dediğinde kafamı salladım "güzel, okusam iyi olur" dediğimde uzattı, alarak okumaya başladım.

Polisler geldiğinde takmamıştım bile ama bay kim çok korkmuşa benziyordu, hoseok geldi "Min Yoongi tutuklusun" dediğinde o kadar ateşliydiki buradaki herkesi siktir edip masaya yatırıp.. öpesim vardı.

Gülerek kalktım, kelepçeyi çıkardığında diğerleri bay kim'i tuttu, kelepçeleri takarken "üzgünüm" dediğinde kafamı salladım, kulağına yaklaştım "bebeğim herşey senin için" dediğimde kafasını salladı.

Geri çekildiğinde güldü "kolay kurtulamayacaksın" dediğinde yanına kısa saçlı bir kız geldi "amirim araba hazır" dediğinde kafasını salladı "Yoongi'yi ben götürürüm siz diğeri ile ilgilenin" dediğinde kız kafasını salladı ve gitti.

Arabaya geçtik, telsizi kapattı, sürmeye başladı, ağlamaklı sesi ile "istemiyorum" dediğinde gülerek öne uzanarak yanağını öptüm "hoseok ayarladım her şeyi lütfen üzülme, hem bebeğimize zarar gelirse ne olucak" dediğimde eli karnına gitti "yoongi korkutma beni" diyerek kırmızı ışıkta durdu.

Camlar siyah camdı ve içeri görünmüyordu, bana döndüğünde dudaklarını öptüm, elini yanağıma koydu, ayrıldığımızda güldüm "o kadar ateşliydin ki seni masaya yatırıp.. Neyse" dediğinde yanakları kızardı "yoongi" dediğinde kafamı salladım.

Yeşil yandığında karakola sürdü, yol boyunca boynunu öptüm, küçük bir iz de bırakmıştım.

Geldiğimizde indik, yanımıza kızıl saçlı bir kadın geldi, gülerek "tebrik ederim hoseok, sonunda yakaladın" dediğinde hoseok kafasını salladı "teşekkür ederim müdürüm" dediğinde kadın "hücreye kapatın, yarın duruşması var" dediğinde hoseok ilerledi, arkasından ben.

Bir kaç kişinin de bulunduğu bir yere getirdi beni, hücreyi açarken "burada kamera varmı" dediğimde kafasını salladı "hayır" dediğinde kafamı salladım, kalçalarını tutarak okşadım "güzel" dediğimde bana döndü "yoongi, yapma" dediğinde eğilerek dudaklarını öptüm "sana doyamıyorum" dediğimde biri "oha lan, polisi götürüyo" dediğinde göz devirdim hoseok kızarmıştı.

Sinir ile "sus ve önüne dön" dediğinde adam "aman be" diyerek arkasına döndü hücreye girdim "bekle" diyerek kapıyı açık bırakıp gitti, hücreye açılan kapının oraya gitti, biri ile konuştu ve kapıyı kapatarak yanıma geldi.

Kelepçeleri açarak kemerine taktı, kollarını boynuma sararak dudaklarımızı birleştirdi, kalçalarını tutarak kucağıma aldım, okşayarak dudaklarını ısırarak öptüm, nefessiz kalsada ayrılmadı, sonunda dayanamadığında ayrıldı, anlını öptüm "fazla yorulma" dediğimde kafasını salladı "tamam" dediğinde kucağımdan indirdim.
Karnına elimi koydum "bebeğim babanın üzülmesine izin verme" dediğimde güldü.

Yüzüklü parmağına baktım "yakında gerçek bir evlilik olucak"  dediğimde kafasını salladı "seni seviyorum" diyerek hücreden çıktı, parmaklıkları kapatarak kilitledi "özür dilerim" dediğinde kafamı salladım, ellerini tutarak öptüm "sorun değil sevgilim, hadi git, birşeyler ye tamam mı" dediğimde kafasını salladı "tamam, ben yine gelirim" diyerek gitti.

Yaşlı bir adam "tüh be, sevgilimisiniz" dediğinde kafamı salladım  "evet" dediğimde diğer 3 adam da şaşkınca baktı, diğer orta yaşlı adam "ama seni hücreye tıktı" dediğinde kafamı salladım "evet, görevinde başarısız olmasını istemedim" dediğimde mavi saçlı yaşlı adam "vay be, çok aşık, ee sen kimlerdensin? İtalya'da sizin gibi kişiler fazla bulunmaz" dediğinde güldüm.

"Min mafyası ndan Min Yoongi" dediğimde korlarak geri gittiler, ah evet bu korkulu gözler gücümüzün ne kadar büyük olduğunu biliyorlardı, susarak kafa salladılar bende bebeğimi beklemeye başladım.

/