Sabah kalktığımda koltukta yatan Çisem'i görmemle her şeye rağmen suratıma bir gülümseme oturmuştu. Dün gece hıçkıra hıçkıra ağlamış ardın da uyuya kalmıştım. Çisem ise hiç bir şey sormadan sadece "Geçecek, inan ki geçecek, atlatacaksın" gibi şeyler söyleyerek bana destek olmuştu ve gece ben uyuduktan sonra gitmek yerine odamdaki koltuğa kıvrılıp uyumuştu.
Hiç vakit kaybetmeden dizüstü bilgisayarımı alarak maillere girdim. Planım basit ama yaralayıcıydı. Cihan bundan bir hafta kadar önce ay sonunda yapacakları ihaledeki rakiplerinin listesini o an telefonunun şarjı olmadığı için sekreterine benim mailime attırmıştı. En büyük rakibinin adı ise kırmızıyla yazılıydı o rakibe ulaşacak ona Cihan'ın kişisel ve yaptığı işler hakkındaki açıkları verecektim.
Listedeki isimleri sırasıyla okurken zihnimdeki tek bir tanesi yer buldu. Mertoğlu Holding PAMİR MERTOĞLU Tanıdık isimle şaşkınlık tüm uzuvlarımı ele geçirirken isim benzerliği olup olmadığını kontrol etmek için Google'da arattım. Kadraja giren maviliklerle ekrandan göz göze gelince sinsice gülümsedim.
Cihan ve Dicle'ye o kadar kızgındım ki gidebildiğimiz kadar ileri gidecektim. Ekran da gördüğüm şirketin telefon numarasını tuşlarken Çisem uyanmasın diye balkona çıkarak kapıyı kapattım. Çaldı, çaldı, çaldı ve açıldı....
"Mertoğlu Holding buyurun?"
"İyi günler" dedim çatallı çıkan sesimi düzeltmeye çalışarak "Ben Pamir Mertoğlu'yla görüşecektim acil bir durum."
"Pamir bey toplantıda hanımefendi siz daha sonra arasanız?" Toplantıdamıydı? Büyük ihtimalle o toplantı zaten bu yaklaşan ihale ile ilgiliydi "Gerçekten acil bir durum"
" Bakın hanımefendi, gerçekten beni de zor durumda bırakıyorsunuz Pamir Bey top-"
"Ver şunu!" Dedi arkadan sert bir erkek sesi."Ben Fırat Mertoğlu bu kadar acil olan konu nedir öğrenebilirmiyim?"
"Ada" dedim cesaretimi toplayarak "Ada Karademir ben ve acil olarak Pamir Mertoğlu ile konuşmam gerekiyor." Sessizliğin ardından adım sesleri duymuştum."Toplantı bitmiştir dağılabilirsiniz?"
"Ama Pamir Bey sunum yarım kaldı"
"Dağılın dedim!" Tanıdık sesle gerildiğimde ellerim istemsizce boynuma gitti ve biraz orada oyalandı. "Alo"
" Ada Karademir" ben dedim belki de yüzüncü kez. "Biliyorum ve seni dinliyorum" dedi sesi ne sert ne yumuşaktı. Biraz mesafeliydi sanki. "Acil konuşmamız gerekiyor yoksa aramazdım se-""İzmir'deyim ben bu numaradan sana numaramı atarım saat ve yer belirlersin yüz yüze konuşuruz" dedi. "Tamam öyle yaparım" dediğimde karşı taraftan gelen tek cevap sessizlikti.
"Görüşürüz o zaman" Derince nefes verdiğini işittim
"Görüşeceğiz" dedi bir fısıltı gibi ve telefonu kapattı."Ada?" Dedi Çisem uykulu sesiyle balkonun kapısını açarken "Çisem ben bir şey yaptım!" Dedim ve üç gündür olan her şeyi anlattı. "Ben de diyorum bu kız o gece çantasını be telefonunu bırakarak nereye gitti. Annem de sessizce çantanı alıp bir şey demeyince..." Gözleri dolmuştu "Düşünemedim ben affet" dedi göz yaşlarının arasından. "Çisem bu başıma gelenler için af dileyecek son insan bile değilsin sen, ağlama"
Konuyu dağıtırak "Ee nerede buluşacaksın bu Pamir denilen adamla?"
"Bilmiyorum düşünmedim" dedim dürüstçe "Kordandaki kafeye gitsenize. Hem manzarası da güzel" Onu başımla onaylayarak elime telefonu aldım ve bana çoktan atılmış numarayı Pamir Mertoğlu diye kaydederek adresi ve saati yazdım.Buluşmak için iki saatim vardı. Dün duş almıştım ama ağladığım için göz altlarım şişti ve gözlerim kızarmıştı hızlıca duş alarak çıktım. Altıma siyah mini şort etek onun üstüne beyaz düz bluz giymiştim. Dolaptan oversize koyu gri blazer ceketi de çıkartıp giydiğimde saçlarımı yapmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDELE KARŞI
Teen FictionOnlar Berdel ile bir araya getirilmek istenen ama bir arada kalabilmek için berdel ile karşı karşıya kalan iki insandı... Kadının tek amacı intikamıyken, Adamın amacı ise sadece kadındı. Ve onlar el ele Mardin topraklarına ilk kez isyan edeceklerdi...