FELAKET

SON ARZUM

Yukarıda ki şarkıyı dinledikten sonra bölümü okuyalım şimdi geçelim bölüme

Bazen insan başını alıp gitmek ister uzaklara. Çok uzaklara. Canı sıkılır, dünyadan yok olmak ister. Anlatmakla bitmeyen dertleri, uğruna feda ettikleri gençlikleri ile hayat onlar için bomboştur. Benim için de aynıydı. Sadece saye vardı o da annemi yaşatabilmek içindi. Annem gülleri çok severdi, Saye güllerden nefret ederdi . O kadar zıt kutuplardı . Ama bir türlü onlardan vazgeçemedim . Ben Uras Ali Karaca bipolar bozukluk hastalığına sahibim.

Bipolar bozukluk (iki uçlu duygudurum bozukluğu) bir diğer adıyla manik-depresif hastalık, kişinin duygudurumunda, enerjisinde ve sosyal aktiviteleri tamamlama yetisinde bozulmalara neden olan psikolojik hastalıktır. Bu teşhis üç yıl önce konuldu. Yıllarca mutlu olduğum günler ağladım, odamdan çıkmak istemedim ve uyumak için odama kaçtım. Rahatsızlığım daha fazla artınca hastaneye gitmek zorunda kaldım. O gün öğrendim hastalığımı. Sürekli kendime zarar vermek istedim . Odam karanlık olsun ve sürekli uyuyayım istedim . Ben hastalığım sebebiyle katil oldum. Sevdiğim kadın uğruna katil oldum. Şuan ise kendi ellerimle ona hazırladığım odada tek başıma oturmuş , en sevdiğim şarkıyı dinliyorum. Elimde onu ilk gördüğüm gün çektiğim resim var ve ben bu resme bakıp acı çekiyordum. Kalbimdeki acının sebebi neydi ? Bu amansız acı neydi ? Sevdiğim kadın için mi kendimden vazgeçtim , uğruna ölürüm dediğim kadın için mi bu ipin başında bekliyordum. İp lavanta kokuyordu. Ölmeden önce sevdiğim kadının kokusunu koklamak ve onun için hazırladığım odada uyumak istedim. Bunu kendim için yaptım ,bunu aşkımı unutmamak için yaptım. O hiçbir zaman ona karşı olan aşkımı anlamadı ve hiçbir zaman da anlayamayacak . Son kez telefonumu cebimden çıkardım ve" lavanta kokulum " diye kayıtlı kişiyi aradım . Telefon üçüncü çalışta açıldı. Ne diyeceğimi bilemedim ve öylece bekledim.

"Alo Uras aloo beni duyuyor musun?" Cevap vermem gerek yoksa suratıma kapatacaktı kendimi topladım ve cevap verdim .

"Buradayım saye sesini duymak istedim nasılsın ne yapıyorsun?" Saye bir müddet durdu ve konuşmaya başladı." İyiyim Uras ama beni bir daha arama demiştim neden arıyorsun ?" Beklemediğim bir tavırdı bu . Sevdiğim kadın onu neden aradığımı soruyordu . "Belki de son kez sesi duymak için aramisimdir ." Saye hiçbir şey söylemeden telefonu suratıma kapattı . Olmadı yapamadım onun beni sevmesini sagliyamadim lanet olsun lanet olsun ki ona aşığım . Bir kez olsun bana gülmedi beni hiç sevmedi. İlk gördüğüm günü dün gibi hatırlıyorum. Üzerinde her zamanki gibi siyah bir eşofman takımı vardı , saçları yukarıdan topuzdu . Ah ah o gün benim ona vurulduğum gibi bir gün o da bana vurulur umuduyla yaşadım ama olmadı beceremedim. Ben sevdiğim kadının gözünde aşalık , pislik , katil ve şerefsiz bir insandım . Ne yaptıysam gözünde bir türlü degisemedim . En çok da bu koyuyor insana. Telefonu açtım ve bir ses kaydı kaydettim .

" Herşeyi anlarım da beni neden sevmediğini anlayamadım . Niye ya ben sana ne yaptım . Seni canımdan bile çok sevdim. Baban herşeyi bozdu o gece gelip seni almasaydi benden belki de şuan beni seviyor olurdun . Bazen dedim ki bir umut var bu kız beni sevecek dedim olacak bu iş dedim ama olmadı . Sen gittin Barkın'a aşık oldun . O adam seni sevmediği halde gittin onu seçtin. Sen bana hep katil gözüyle baktın . Senin için şerefsiz bir katilden başka hiçbir şey olmadım. Ama şunu unutma ben ölen annemi sende yaşatmak istedim . Bunun içindi sana bu kadar düşkünlüğüm, bunun içindi canımı ortaya koyuşum . Ben gidiyorum lavanta kokulum, uğruna ölürüm dediğim kadın beni sevmedigi için ölüyorum. Ben ne yaptıysam sevmedin beni belki de ölmem senin için en doğrusu olur . Hakkini helal et lavanta kokulum. Kendine çok iyi bak . Seni çok seviyorum gülüm. Sana son bir şey söylemek istiyorum. Hiçbir şey benim suçum değildi sen istedin ben yaptım ama yine kabahatlı ben oldum. Seni bir ömür sevdim bir ömür daha seveceğim. Gidiyorum lavanta kokulum kendine iyi bak ."