17. BÖLÜM

347 19 23
                                    

Selooooommmmm aşklarım gerçi şimdiden hepiniz kitabı terk etmişsinizdir ama olsuuunnn öhöm neyse beni fazla takmıyorsunuz zaten hemen bölüme geçeyim.

Ayda

Saatler geçtikçe vücudumdaki ağrı ve kalbimdeki ağrı artıyordu. Boşluktaydım, gelen geçen herkes acıyarak bakıyorlardı ve sahiden öyleydi acınacak durumdaydım. Babası bile terk edip giden insandan ne umut ne yaşama hevesi beklenirdi. Onur yanı başımda saçlarımı okşuyor, her ağlama krizinde hemen beni sarılabileceği pozisyona getirip hem sırtımı okşayıp hemde sarılıyordu. Şuan Onur'un bacaklarının arasında kıvrılmış sırtımı göğsüne yaslayıp üstünde uzanıyordum. Onur hiç kımıldamadan saçlarımı okşuyordu. O sırada bir şarkı çaldı, bu şarkı benim şarkımdı. Kalben'in Sadece şarkısı...

Şarkının en sevdiğim kısmına gelince söylemeye başladım.

Kaçamadım külleri hala sıcak
Kalbimi durdurup kaybolan bir tuzak
Oluyor, her sokak.

Hiçbir şey istemedim
Ne yatak, ne oda, ne de ev
Sen de bırak her şey, sadece beni sev
Dizlerimde dizlerin, boynunda ellerim

Boğulur gibi yeniden her gece her gece
Doğalım mı sevgilim?

Şarkıyı daha fazla söyleyemedim sesim kısılmıştı.

Onur "Şşştt ağlamak yok birtanem ağlamak yok. Bu sefer ağlamayacağız değil mi?"

"Değil ağlamak nefes alacak gücüm kalmadı." Dedim kısık sesimle.

Onur "Hayır, hayır Ayda öyle şeyler deme lütfen benim tatlı kızım."

Onur'un tatlı kızım demesi yüzümde tebessüm ettirmişti. Güldüğümü gören Onur başıma bir öpücük kondurup gözlerimin içine baktı aynı şekilde gülümseyerek. Gözümden istemsizce bir damla akıp giderken parmağıyla küçük bir bebeğin yanağını okşar gibi gözyaşımın aktığı yerleri okşayarak gözyaşımı silmişti. "Onur ben sahiden terk edilmeye, sevilmemeye layık bir kız mıyım?"

Onur "Sen sevilmeye layık olmasaydın bu zamana kadar ben seni sever miydim sence?"

"Doğru, peki öyleyse niye herkes kaçıyor benden."

Onur "herkes gitsin tatlı kızım hiç önemli değil dünyanın en değerli insanı olmak için binlerce kez arkadaşın, annen ve baban olmak zorunda değil, bir insanın değeri kaybedilince anlaşılır belkide senin değerini bilmek için gidiyorlardır hayatından ha olamaz mı?"

"Aslında doğru söylüyorsun kendileri gidiyorlar benim hayatımdan bir fazlalık gidiyor, onların düşünmeleri lazım ben niye üzülüyorum ki?"

Onur "Aferim benim tatlı kızım yavaş yavaş anlamaya başlıyorsun."

"Onur var olduğun için hem sana hemde Tanrı'ya teşekkür ederim."

Onur "Bende sana teşekkür ederim tatlı kızım hayatıma girdiğin için."

O sırada kapı çaldı. "Gel!" Dedim. İçeriye Berfin, Bera ve Alas abi girmişti, onların gelmesine sevinip tatlı bir gülüşle karşıladım onları. Oturduğum yerden oturur pozisyona gelmeye çalıştım fakat kemiklerim sızlayınca yüzümü buruşturdum. Onlarda bana tebessüm etti.

Alas "Ayda senin moralini yüksek görmek bizi çok mutlu etti."

Berfin "Naber Ayda seni kaç haftadan beri göremiyoruz çok özledik seni! Biliyor musun babam ve annem bizi dövüş kursuna yazdırtmaya ikna ettik. Dövüş kur-" tam bir şey daha söyleyecekken Bera eliyle ağzını kapatıp onu susturmuştu.

Alas "Sorma Ayda sorma kursa yazdırır yazdırmaz pişman ettirdi beni, sanki okulda 1. olmuş gibi çok seviniyor." Karşımdaki 3'lü bana çok samimi ve tatlı gelince gülümsedim. Berfin ikisinede göz devirip saçlarını savurarak yanıma gelip oturdu ve bana sarıldı. Berfin'in bu haline gülüp bende ona karşılık verirken Onur çoktan arkamdan çekilmiş yanımda oturuyordu. Bir yanımda Berfin diğer yanımda Onur vardı. Bera ve Alas abi karşımda ayakta duruyorlardı.

Onur "Hayatım istiyorsan sizi yalnız bırakayım benim aşağıda bir kaç işim var."

"Tamam, sen işlerini hallet sonra gelirsin."

Onur kafasını sallayıp odadan çıkınca biz tek kalmıştık.

Alas "Nasılsın Ayda kemiklerin falan ağrıyor mu?"

"Evet ama çok garip 3 aya iyileşir dediniz ama ben kendimi hala çok sağlıklı ve enerjili hissediyorum tabiki ağrılar dışında ağrılarda çok fazla yok."

Alas "İyi güzel Ayda desene bir kaç gün sonra ayağa kalkabileceksin."

"Evet Alas abi, peki Bükre abla nerede?"

Hepsi birbirine bakış attı.

Bera "Ayda bunu sana söyleyeceğiz ama aramızda tamam mı?"

"Tamam aramızda."

Berfin "Annemin mide bulantısı, baş ağrısı, duygusallık hormonları artmaya başladı sonra benim aklıma hamilelik geldi ama tabi çaktırmadım, benim en sevdiğim çamaşırım annemin banyosundaydı bende çamaşırımı almak için girdim sonra annemin hamilelik testini gördüm."

"Sonuç pozitif çıktı demi."

Alas "Aynen öyle o olaydan sonra Berfin zaten bize anlattı yani şuan haberimiz var ama Bükre bize sürpriz yapmak istediği için bilmemezlikten geliyoruz. Şuan hastanede doktora gitti hamile olduğundan emin olmak için."

"Ya sizin adınıza çok sevindim inşallah sağlıkla aranıza katılır ve neşe getirir."

Alas "Teşekkürler Ayda ama ben şuan bunu düşünemiyorum stresten."

"Neden ki Alas abi?"

Alas "Bu ikisiyle çok zor uğraşırken bir çocuk daha ne bileyim insanı strese sokuyor."

Hepimiz kahkaha attığımızda Bera birden gözlerini kocaman açarak ikiziyle bakıştı. İkiside anlamış olacak ki gülmeye başladılar.  Biz Alas abiyle anlam vermeye çalışıyorduk. O sırada aklıma bu bebeğin nasıl yollarla Bükre ablanın rahmine yerleştiği aklıma gelince biraz utanmıştım ve gülmeye başlamıştım. Benim gülmemle ikisi bana bakınca birbirimize bakıp daha çok gülmeye başlamıştık.

Alas "HEY BU YAŞTA BU ŞEYİ NASIL ÖĞRENDİNİZ ÇOK TERBİYESİZSİNİZ EVE GİDİNCE CEZANIZI ÇEKECEKSİNİZ!"

Bera "Ya baba sen nasıl okudun zihnimizi ben koruma altına almıştım."

Alas "Demek ki iyi koruyamamışsın."

Bera "Valla baba sende ona bakarsan pek iyi koruyamamışsın." Deyince daha çok gülmeye başladık. İlk başta bize kızgın kızgın bakan Alas abi artık dayanamayıp gülmeye başladı. Her neyse biz öyle böyle konuştuk Alas abiler gitti Onur geldi. Oda saçlarımı okşayıp hem ninni söylemiş hemde beni mayıştırmıştı.

Son

BENİM BABAM BİR VAMPİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin