conflict

709 93 34
                                    

"Sana bunları söyledi ve gitti yani öyle mi?"

Sabahtan beri dün gece yaşanılan iki dakikalık anın kritiğini yapan Bambam ve Jennie'ye sakince kafamı salladım.

"Sinirimi bozdu, ne demeye çalıştı hala anlayamıyorum. Ayrıca bir sorunum olduğunu herkese yansıtmak zorunda mıyım? Ona ne bu durumdan?"

"Bir şey ilgisini çekmiş gibi," diyen Bambam'e sinirle baktım.

"Ne ilgisini çekmiş olabilir? Üç yıldır görmezden geldiği kızın problemlerinden ona ne?"

"Ya dediğin gibi değilse? Yani üç yıldır seni görmezden gelmiyorsa?"

"Açıkçası bende biraz seni gözlemlemiş olabileceğini düşünüyorum Lisa." Jennie bile bunu söylüyorsa bir şeyler dönüyor demekti.

"Beni neden gözlemlesin?"

"Sen duygularını dışarı asla yansıtmazsın. Biz hariç diğer herkese duvar gibisin. Bundan bahsetmek istemiş olabilir. Aynı bölümdeyiz ve çoğu dersimiz ortak. İster istemez seninle ilgili bir düşünce vardır kafasında bu normal bir şey."

Hayatının en uzun konuşmasını yapan Bambam'e şaşkınlıkla baktım.

"Bence biz fazla abartıyoruz. Sevgilisi varken benim masama gelmesi bile saçmalıktı."

"Ya sevgili değillerse?"

Bunu hiç düşünmemiştim. Kendimi o kadar negatife itiyordum ki, eğer sevgili değillerse bile evrene enerji yollayarak onları birleştirmiş olabilirdim.

Sanat tarihi dersi için sınıfa girmiştik ve Jungkook'un varlığı yine kalbimin değişik bir şekilde atmasına sebep olmuştu. Dün yaşanan konuşmadan sonra yüzüme bakmayacağına adım gibi emindim. Saçma bir an yaşamıştık.

Chaeyoung'un kahkahası sınıfı kapladığında onlara dönmüştüm. Jungkook yüzünde samimi bir ifade ile onu izliyordu. Bana bu şekilde bakması için her şeyi yapabilirdim. Jisoo ve Chaeyoung aralarındaki problemi çözmüş gibiydi. Onlar hep böyleydi. Büyük kavgalar eder ama sonucunda asla kopmazlardı. Garip bir dostlukları vardı.

Ben Jungkook'a bakarken bir çift gözün beni izlediğini fark ettiğimde odağımı ayakta dikilen Namjoon'a çevirdim. Neden bakıyordu ki? Kantinde de garip bir şekilde bakıp önüne dönmüştü. Belki de benim bakışlarımdan rahatsız oluyordu. Hızlıca başımı Jennie'ye çevirdim.

"Namjoon onları izlediğini fark etti," diyerek düşüncelerimi onayladı.

"Hep fark ediyor."

"Sence Jungkook'a söylüyor mudur?"

"Zannetmiyorum," kısa cevabım hoca gelince askıda kaldı.

Dersin yarısına doğru sıcakladığımı fark etmiştim. Ellerimi yelpaze yaparak yüzüme salladığımda aynı sıkıntıyı Jennie'nin de yaşadığını anladım. Sınıf çok sıcak olmuştu.

O an cam açılma sesini duymamla, camı açan kişinin Jungkook olduğunu gördüm. Sakince yerine otururken göz temasımızı kesmedi ve göz kırptı. Şaşkınlığımı gizlemek adına hemen kafamı çevirdim. Ne oluyordu? Bunca sene ilgisini çekemediğim çocuğun ilgisini bir cümlem ile çekmiş olamazdım değil mi?

"Lisa!"

Çıkışa doğru ilerlerken sesin geldiği yöne döndüm. Jisoo bana yetişmek için hızlıca yürüyordu.

"Nasılsın?" Yanıma ulaştığında sorduğu soruya şaşırmamak elde değildi.

"İyiyim," dedim ve şüphe dolu gözlerle onu izlemeye devam ettim.

constellation | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin