Hiç unutmuyorum o günü.
Üstüme yağan binlerce damlayı,
Ve tenimi yakan sonsuz acıyı...
Güneş'in karşısında üşürken,
Aklıma geliyor kaybolup giden çocukluğum.
Yıllardır aradığım çocukluğumun doktoru çıkıyor karşıma,
Soruyorum;
Son durum nedir?
Öldü diyor acımasızca.
Bu arsız hayat hayat değil,
Bir savaştı oysa.
Biz ise en ön saflarda savaşan askerlerdik.
Savaşıyor, yeniliyor, yeniden ayağa kalkıyorduk.
Bedenimiz sağlam, ruhumuz paramparça bulundu sonunda.
Bu arsız hayat hayat değil,
Bir hırsızdı oysa.
Sevdiklerimizi, yıldızlarımızı, gökyüzümüzü aldı tek tek ellerimizden.
Kimse öğretmemişti ki bize geri almayı mutluluğumuzu,
Sadece nefes al demişlerdi bizlere.
Hiç kimse fark etmedi,
Herkesin gözlerinin önünde yanıp kül olan ruhumun çıtırtılarını,
Sonsuz labirentte kaybolan çocukluğumun çığlıklarını.
Kimse umursamadı yüzümdeki gülümsemeyi,
Kimse umursamadı gözlerimden akan tonlarca damlayı...
Şimdi seni de benimle yanmaya davet ediyorum.
Hadi gel, görünmez olalım...
- - -
❤️❤️❤️