4 ELEMENT

3. Bölüm:Çiçeğin Gizemi

Hafta sonu...

Ateş ve Buse bir binanın önünde Buse'nin elinde valizlerle gözlerini kırpmadan binaya bakıyolardı Ateş sessizliği bozdu;
"Bütün eşyalarını topladın mı?"
Buse Ateşe döndü;
"Evet ama sen niye hiç bir şey getirmedin?"
Ateş saçı ile oynamaya başladı;
"Çünkü hepsi yandı."
-Evet gayet mantıklı bir sebep.
-O zaman yeni evimiz hayırlı olsun!
-Olsun!
İkiside binaya girer.

Toprak ve Selin telefon konuşması.
Toprak:
Ateş ve Buse'nin evine ziyarete gidicektim miyiz?
Selin:
İlk önce ev hediyesi almalıyız.
Toprak:
Tabi. Ev hediyesi almazsak bizi eve almazlar.
Selin:
Bir saat içinde metronun orda buluşalım.
Toprak:
Kapat.

"Sonunda gelebildin.Bir saat dedim üç saattir geliceksin" dedi Selin.

"Bilerek olmadı erken gelicektim ama bir şey gördüm, bir çiçek." dedi solgun bir ses ile Toprak.

"Nasıl bir çiçek?" korkmuş ve gelirmiş bir biçimde söylemişti Selin.

" Ortası çok parlak bir sarı hatta altındı, dört yaprağı vardı. Yaprakları pembe ve elmastandı çok güzel ve göz alıcıydı. Ateşi gördüğüm zaman ile aynı şekilde gördüm."dedi Toprak.

" Diğerlerinin yanına gidelim ne olduysa dördümüzü ilgilendiriyor. "

Ateş ve Buse'nin evi

" Hoşgeldiniz! "dedi Buse.

" Ev hediyesi getirmedik. " dedi Toprak.

" Banane? "

" Bu yüzden gelmedik. Toprak yine Element görüntüsü görmüş."dedi Selin.
-Element görüntüsü ney?
-Ben uydurdum, nasıl isim?
-Mükemmel mükemmel.

İçeri girdiklerinde Toprak'ın gözüne masanın üzerindeki dört yaprağı kristal olan çiçek çarpar.

" Bune? " der Toprak gergin bir ses ile.

" Galiba masa süsü bu evin iç mimarı koymuş olmalı." der Ateş.

"Element görüntüsünde bu Çiçeğin tıpa tıp aynısını gördüm." der Toprak şaşkın bir ses tonu ile.

Daha sonra Selin lafa atılır elini havaya kaldırarak çiçeği işaret eder
"Eğer Element görüntüsünde bu çiçeği gördüysen o zaman bu Çiçeğin burada olmasının bir amacı olmalı. Ateş'i gördüğümüz zamanı hatırlayın, aynısı olmuştu Ateşin ateş elementi olduğunu ve bu yüzden onu gördüğümüzü varsayarsak-"

Ateş lafını keser
"O zaman bu çiçek bir element parçası."

"Gücünüzü ne kadar aktifleştire biliyorsunuz" der Toprak.

"Hiç, gücüm sanki bir saniyeliğine olmuş gibi." der Buse.

"Tamam herkes masa başına otursun, gücümüzü aktifleştirene kadar kalkmak yok!" diye bağırır Selin.

"Peki başkan ne istiyosan onu yapalım." der Selin.

1 saat sonra...

Sinirli bir ses ile
"Yaklaşık bir saattir burada oturuyoruz ve sadece yaptığımız şey ıkınmak. Böyle giderse birimizin tuvalet ihtiyacı giderilmiş olucak."der Ateş.

Kaygılı bir şekilde lafa girer Buse
" O haklı hiç bir şey olduğu yok sadece burada oturup değişik sesler çıkartıyoruz. "

Selin umutsuzca elini çiçeğe doğru ilerletir işaret parmağı ile çiçeğe dokunur ve dokunduğu yaprak parlamaya başlar.

Sevincini gizleyemez ve "Oldu oldu işte!"der Selin.

" Tamam sırayla bizde dokunalım. " diyerek çiçeğin diğer yaprağına dokunur Selin.

Ardından Ateş daha sonrada Toprak dokunur.

**********
Elementler kısa bir baygınlık geçirmişlerdi uyandıklarında ise oldukları yerden farklı bir yere gelmişlerdi. Bu yer dümdüz sadece çimlerin olduğu geniş bir alandı çimlerin yeşil rengi solmuştu ve sadece bir yer çok net gözüküyordu orasıda Birleşik Şatoydu.

Selin çok korkmuştu ve korkusu gözlerinden okunuyordu. Selin çok korktuğu zaman parmakları ile oynuyordu şimdi ise parmakları ile oynamaya başlamıştı.
"B-biz neredeyiz?" dedi Selin.

"Bilmiyorum" dedi Toprak Selin'in hemen ardından.

"Karşıdaki Şato neden bu kadar karanlık?" dedi Ateş.

Karanlık Kraliçe Birleşik Dünyayı yavaş bir şekilde feth ediyordu Birleşik Şato artık Karanlık Şato olmuştu.

"Buraya gelmemizi sebebi çiçek geri dönüşümüz o ile olabilir." dedi Buse.

Toprak arkasını döndüğünde çiçeği görmüştü "İşte burada!" dedi.

Dördü aynı anda Çiçeğin etrafına toplandı gelirken yaptıklarının aynılarını yaptılar çiçek yine parlamıştı ve uyandıklarında da evdeydiler.

Ateş gülerek"Harikayız biz!" diye bağırdı.

" Evet, biz harikayız! " dedi Buse.

"Selin sen ne düşünüyorsun?"dedi Toprak hepsi uyandıklarında yerde oldukları için henüz birbirlerinin yüzünü görmemişlerdi.

"Selin ses versene! " dedi Ateş.
"Galiba şaşkınlıktan konuşamıyo" dedi ardından Buse.

"Çocuklar Selin yok!" dedi Toprak.

"Nasıl yok?" dedi tedirgin bir şekilde Ateş.

"Selin nerede?" diye bağırmış Buse elementler evlerine geri döndüğünde Selin onlarla gelmemişti nerede olduğu bilinmiyordu ya başka bir yere ışınlanmıştı ya da Birleşik Dünyada mahsur kalmıştı.

Çiçeğin Gizemi ise çözülmüştü çiçek onları farklı bir dünyaya ışınlıyordu peki bu dünyaya tekrar gidip Selin'i kurtarabilecekler miydi?