Taş Şehri'nin Birleşik Krallıkta olduğunu öğrenen Ateş ve Toprak vakit kaybetmeden gitme kararı almışlardı. Geçit'i herzaman açtıkları gibi açmışlardı. Ateş, Toprak ve ateş ve toprak elementinin hayvanı geçitten geçmişti. Ve artık ordalardı; Taş Şehir. Sadece kaya parçaları ve taşlar vardı. Şehir griye bürünmüş gibiydi henüz Karanlık Kraliçe'nin büyüsü buraya varmamıştı.
Taş Şehir/Taş Şato
Bazı kayaların etrafından dolandılar. Selin ve Buse Taş Şato'nun mahsenlerinde tutsaklardı. Sadece taşın var olduğu bu yerde Taş Şatoyu bulmak zor olmadı. Koca iki kayanın arasına saklanmış Taş Şato'nun duvarları yosun tutmuştu. Böylece kendini belli ediyordu.
"İşte Şatoyu bulduk." dedi Toprak.
"Taş gibi Şato." dedi Ateş gülerek bu asla komik olmayan soğuk esprisine. Genelde Ateş'in yaptığı soğuk esprilere sadece Ateş gülerdi.
"Yine olmadı Ateş. Bence espiri yeteneğin yok." dedi Toprak soğuk ve ruhsuz bir şekilde.Taş Şato/Kral'ın özel odası
Kapıda bekleyen muhafızlardan biri kralın izni ile kralın odasına girdi.
"Kralım gözcülerden haber geldi. Şehre iki bizden farklı varlık geçit yoluyla gelmiş. Yanlarında ateş ve toprak element hayvanları." dedi.Kral duyunca şaşırdı uzun zamandır bu şehri ziyaret eden olmamıştı ayrıca element hayvanlarda kayıptı.
Taştan bir bedeni olan kralın boyu kısaydı. Gözleri yeşildi ve konuştuğu zaman ağzından yeşil ışık geliyordu. Kiloluydu, saçları yoktu. Beyaz bir gecelik giymişti.
Kral çamurdan yaptığı oyuncakları ile oynarken birden içeri dalan muhafızın dediği ile ayağa kalktı. Zaten oyun oynamaktan sıkılmıştı. Kırmızı uzun pelerinini asmış olduğu taş askılıktan aldı ve giydi. Altın madenini bundan bir veya iki yıl önce keşfetmişlerdi ve kral altın manyağı olmuştu. Takı masasına yöneldi altın takılarını taktı ve muhafızlara emir verdi.
"Gelen misafirleri bana getirin. Yanıma getirirken terzilerin yaptığı pembe elbiseleri giydirin hayvanlarda bir kafese alın. Ayrıca bir iki kişide girip uzun zamandır kullanmadığımız mahzenlerden birini temizlesin." dedi sanki iki taşı birbirine sürtüyomuş gibi çıkan sesi ile. Konuştuğu şeyler çok az anlaşılıyordu ama muhafızlar artık anlıyordu.
" Bak iki taş bize yaklaşıyo. "dedi Ateş.
" Bize yaklaşmıyorlar elindeki mızraklar ile bize saldırıyorlar." dedi Toprak.
"Evet bu daha mantıklı." dedi Ateş.
Taştan devler ellerindeki mızraklar ile Ateş ve Toprak'a doğru koşuyordu.
"Bunu tekrardan yapmaya hazır mısın?" diye sordu Ateş.
Toprak kafasını evet anlamında salladı.
"Toprak elementi!"
"Ateş elementi!"
Ateş ve Toprak dönüşüm yapmışlardı.
---------------------------------------------------
Kısa süren savaşın ardından Toprak ve Ateş kralın önüne pembe elbiseler giyerek götürülmüşlerdi. Hayvanlar ise savaş esnasında kaçmışlardı.
"Sana pembe çok yakışmış." dedi Ateş gülerek.
"O üstündeki elbiseyi sana yapıştırırım ömrün hayatın çıkamassın onun içinden." dedi Toprak kızgın bir ses tonu ile.
"Daha fazla konuşmayın kral birazdan tahtına oturucak." dedi muhafızlardan biri.
Saniyeler sonra kral tahtına oturdu. "Bu ikisi benim için dans etsinler sonrada bana güzel şarkılar söylesinler." dedi.
"Oldu paşam malum yerlerini yıkayalım mı?" dedi Toprak. Muhafızlardan biri Toprak'ın dediğinden sonra onu saçından tutarak yere fırlattı. Daha sonra köşede duran taşlar şarkı söylemeye başladı.
"Kral dans edin!" diye bağırdı.
Ateş ne dediğini anlamıyordu. Orda olanlara boş boş bakıyordu.
"Ateş dans edin diyor." dedi Toprak fısıldayarak.
Ateş artık ne demek istediğini anlamıştı odanın ortasına geçerek dönmeye başladı pembe elbiseside onun dönmesiyle uçuşuyodu.
Dikkatleri Ateş'in üzerindeyken Toprak toza dönüştü ve oradan çıktı.
"Şimdi Selin ve Buseyi bulma vakti." dedi.
Mahzenlere giden yol olduğunu düşünerek aşağı giden merdivenlerden inmeye başladı.
Merdivenlerden indikçe ışık miktarı azalıyordu. Toz ve örümcek ağları ise artmaya devam ediyordu.
Toprak'ın başı sonu olmadığını düşünmeye başladığı merdivenler bitmişti. Işık olmadığı için hiç bir şey göremiyordu.
Biraz yürümeye başladığında bir ışık kaynağı keşfetti. İlerlemeye devam ettiğinde ışığın bir mahzenden geldiğini anladı. Işık kaynağının başında yatan daha doğrusu uyuyan bir Taş Muhaffız gördü. Mahzeni temizlemiş sonrada uyumuştu büyük ihtimalle.
Işık kaynağı bir taştan geliyordu. Mavi rengi deli taşı bir eline aldı.
---------------------------------------------------
Toprak saatlerdir yürüyordu kim bilir Ateş ne durumdaydı."Artık ne kadar yürüyeceğim galiba burada değiller." kendi kendine söylenen Toprağı durduran şey Selin'in sesi oldu.
"Buradayız Toprak yardım et!" diye bağırıyordu.
Toprak koşmaya başladı ve en sonunda onları gördü. 666 numaralı Mahzeni içindelerdi. İkiside duvara zincirlenmişlerdi. Yüzlerindeki kan morluk izleri onların burada şiddet gördüğünün bir kanıtıydı.
"Bu demode elbisede ne? Ben yokken tarzın ne kadar değişmiş." dedi Buse.
Toprak aldırış etmeden onlara doğru yaklaştı. Selin'in zincirlerinden tuttuğunda göremediği bir varlık Toprak'a yumruk attı. Yumruğunu hızıyla yere savrulan Toprak ayağa kalkarken birde karnından tekme yedi. Tamamen yere savrulan Toprak'ın kurtaran şey tozlar olmuştu. Toprak güçleriyle tozları sağ ve sola yöneltmişti. Böylece ona yumruk ve tekme atan görünmez varlıklar açığa çıkacaktı. Öylede oldu; saçlarındaki, ellerindeki ve karınlarının tam ortasındaki taş onları yeterince belli ediyordu.
Toprak ayağa kalktı ağzındaki kanı sildi ve "Toprak elementi!" diye bağırdı. Böylece tekrardan dönüşüm yapmıştı.
"Şimdi eşit durumdayız." dedi Toprak. İki görünmez varlık Toprak'a aynı anda saldırdığında Toprak toza dönüştü.
Toz halden insan formuna geri döndüğünde (biz onlara casus diyelim.) casusulardan birinin taşını kırdı. Diğeri yumruk atarken kolunu tuttu, kolunu ters çevirip sırtından bir tekme attı. İlk önce duvara çarpan sonrada yere düşen casusun'da taşını kırdı.
---------------------------------------------------
Kızlar mahzenden çıktıktan sonra Toprak onları Ateş'in olduğu yere götürdü. Ama Ateş çoktan oradan kaçmıştı.Kızlar kapıda onları bekleyen Ateş' in yanına gittiler ve geçiti açtılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4 ELEMENT
FantasyDoğanın 5 elementi olan Ateş, Su, Hava, Toprak ve Doğa'nın son koruyucusu olan Asahi'nin elementleri devretmesiyle 007 boyutundaki yeni koruyucularının yeni güçlerine alışması ve hayat amacı 5 elemente hükmetmek olan Karanlık Kraliçe ile olan savaşl...