seven

980 91 83
                                    

Bölüm erken geldi sanki jwkdjsjd. Neyse sizin için hepsi :'). Hadi iyi okumalar.

"Onu istiyorum"

"Siktir Chan! O benim kardeşim"

"Olabilir Minho ama istiyorum işte. Vermezsen de sen bilirsin. Ölene kadar burada kalırsınız"dedi sırıtarak. Abimin gözlerindeki öfkeyi çok iyi görebiliyordum. Beni ona vermeyeceğini çok iyi biliyordum ama bir sorun çıkmasından korkuyordum.

"Hyung?"dedim sesim alçaltarak. Minho hyung bana dönüp gülümsedi.

"Sorun yok bebeğim"dedi ve tekrar Bay Bang'a döndü. Sırıtarak Bay Bang'a doğru yürüdü ve tam önünde durdu.

"Bir şartla onu size veririm efendim"dedi sırıtarak. Ne dediğini anlamaz şekilde ona bakıyordum. Bir planı olduğunu düşündüğüm için sustum.

"Nedir Minho?"

"Sende bana Jisung'u vereceksin ve ben onu alıp buradan gideceğim"

Sırıtarak dediği bu cümleye herkes şok ile bakmıştı. Minho hyungun ne yapmaya çalıştığını kimse anlamıyordu. Hyunjin'e döndüğümde o da aynı benim gibi Minho hyungu şaşkınlıkla izliyordu. Herkesin içinde hyungdan başka sadece bir kişi sırıtıyoru o da Jisung idi.

"Ne diyorsun Minho?"

"Bende senden Jisung'u istiyorum. Eğer onu bana verirsen ve gitmemize izin verirsen Yongbok'u sana vereceğim"

"Olmaz öyle şey. Jisung'u versem de burada kalmak zorundasınız. Kardeşimi yanımdan ayırmam"

"Bende ayırmam Chan. Bu yüzden şimdi git ve bir daha kardeşim hakkında böyle şeyler söyleme"dedi ve Bay Bang'ı göğüslerinden biraz ittirdi. Siniri biraz olsun geçmişti. Yavaş adımlarla yanımıza geldi ve oturdu. Bana güven verici bir gülümseme sunup öptü.

Bay Bang sinirle yanımızdan ayrıldı. Tam olarak amacı neydi bilmiyordum ama ondan çok rahatsız olmuştum. Bana bakışı ve konuşma tarzını iğrenç bulmuştum. Sadece ondan uzak durmak istiyordum.

"Hyung dönecek misin orduya?"

"Üzgünüm Bay Yang ben artık bir esirim. Biliyorsunuz ki kurallarımız da esirlerin ülke yönetimi veya ülke ordusunda yer alma hakkı yoktur. Ben şuan bir mahkum olduğum için bir daha orduya dönemem"

"Ama Minho sen bir şey yapmadın ki. Chan hyung geri dön diye böyle bir şey yaptı"

"Lütfen bana Bay Bang'ı savunmayın Bay Changbin. Bu kuralı o hepimizden iyi biliyordu. Geri dönmemi isteseydi düzgünce ister konuşurdu ama o bunu yapmak istedi. Üzgünüm fakat ya burada öleceğiz ya da serbest kalacağız. Artık bu hanedanlığın üyesi değilim"dedi kesin bir ses tonuyla ve çıkmaları için kapıyı gösterdi. Daha fazla Minho hyungu sinirlendirmemek için dediğini yapmış ve çıkmışlardı.

Şimdi Hyunjin, Minho hyung ve ben tek kalmıştık. Çok korkuyordum ve canım yanıyordu bu halimiz yüzünden. Ama elimden bir şey gelmiyordu. Dolan gözlerim ile kardeşlerime baktım ve yavaşça sokuldum yanlarına. Onlara nazaran daha hassas bir yapım vardı ve her şey bende etki bırakıyordu. Zaten ailemin ölümü üzerinden çok zaman geçmezken şimdi de bunların başımıza gelmesi mental olarak çöküntüye uğratmıştı beni. Hyunjin ise benim aksime Minho hyung gibi daha soğuk kanlı biriydi. Her şeyin üstesinden gelecek güce sahipti. Bu yüzden her zaman ona sığınırdım beni koruması için. Başımı yavaşça kardeşime çevirdim ve gülümsedim. Onu çok seviyordum. O benim bu hayatta tutunduğum dalımdı. Minho hyunga döndüğümde o da bize gülümseyerek bakıyordu. Nerede olursak olalım beraberken çok mutluyduk. Onların olduğu her yer benim evimdi ve ben o evde mutluluk içinde yaşardım.

KINGDOM | CHANLİXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin