''karıcım''

42 6 1
                                    

elini yüzünü güzelce yıkadık ''iyi misin?''.

''değilim'' ayakta duracak halim bile yoktu.

''Bunu yapma su suçlama beni yapamam'' derken Yıldırım geldi.

''neyi yapamazsın melis?''.

''sanane''. Bide hiç bişey olmamış, masummuş gibi yaklaşabiliyordu yanıma.


''karıcım sana sormadım, seni dinliyorum melis''.

''Şey... Su bahçeye çıkıp hava almak istedide...''.


''gel benle'' sunun kolunu tuttum bahçeye çıkardım koltuğa oturduk sunun kokusunu içime çektim ''oksijenim oksijen alsın''.

''tamam yeter bu kadar üşüdüm içeri giricem'' İçeri girdim melis merdivenlerde bizi bekliyordu.

''gel uyuyalım artık su bu gece benimle uyuycak''.

''Tabiki hayır''.

''bu gecelik lütfen...''.

''peki ama bir kolu yatağa kelepçeli olacak sunun''.


''evin her tarafında adamların var zaten yaralarım kötü doğru düzgün yürüyemiyorum bile kaçamam kelepçe olmasın istemiyorum''.

'Zo zaman benimle yat karıcım çünkü sen o masum boncuk gözlerinle rahatlıkla kandırırsın melisi''.

''bana güvenmiyor musun?'' En azından bu gece suyu ondan korumaya çalışıyordum, Yıldırım hastaydı suya hastaydı 8 yıl boyunca saplantılıydı ona...


''sana güveniyorum kuzen suya güvenmiyorum hadi bu gecelik takma kelepçe''.


odaya çıktık melis bana ağrı kesici yaptı ve kendimi uykuya teslim ettim.

Özürdilerim Su, son kez yaralarını kontrol ettim çok canı yanmıştır zar zor bu vicdan azabıyla kafamı yastığa koydum, sabah sudan önce uyandım ve aşağı indim Yıldırım'la karşılaştık.

'' yanlız mı bıraktın onu melis!''.

''uyuyor...''.

geçmeyen geçmişim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin