Seni hiç bir zaman kırmayacağımın sözünü veremem ama seni paramparça edip kırdığım yerlerden öpebilirim. Sana klasikleşmiş sevgi sözcüklerini söyleyemem ama sadece sana yakışacak kelimelerle seni özel hissettirebilirim. Seni mutlu ediceğimin garanti...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hüzün Kokan Notalar
İnsanlar iyi bir oyuncuydu.
Hiçbir insanı yüzde yüz tanıyamazdın. Hiçbir insanın zihninde neler döndüğünü bilemezdin. Gizli ve kilitli bir kutuydu zihin. Düşünceler saklanırdı içinde. Aynı taktığımız maskelerin arkasına iteklediğimiz duygular gibi.
Yalan kokan gülümsemeler, yalandan gösterilen samimiyetler.
Hangisi gerçek hangisi sahte, bilemezdin. Kimin sevgisi gerçek kim senden nefret ediyor anlayamazdın. Biri seni sevdiğini söylerdi içten içe nefret ederken. Biri mutluymuş gibi yapardı içten içe ölürken.
Tepsideki boşalmış kahve bardaklarınıMina'ya verdikten sonra merdivenlerden yukarı çıkarak kafenin ikinci katına ulaştım. Rena ve Lisa bir masaya geçmiş oturup sohbet ediyorlardı. Lisa beni gördüğünde gülümseyip el salladı.
"Bitti mi işin?" diye sordu ben yanlarına yaklaştığımda. Boş olan sandalyeye otururken başımı onaylarcasına salladım. "Yakında ikinize de maaş vermeye başlayacağım."
Rena kıkırdadı. "Chaeyounga çift maaş ama."
"Saçmalama," diyerek karşı çıktım. "Bu işi severek yapıyoruz biliyorsun. Hem..." Rena'yı göz ucuyla gösterdim. "Bize de oylanacak bir şey çıkıyor. Yoksa Rena'nın oturup eski sevgililerini dinlemek zorunda kalıyorum." Lisa bıkkın sesime kahkaha attığında Rena'nınsırıtışı sönmüş ve bana dönerek dil çıkarmıştı.
"Hepsinin Tanrı cezasını versin, diyorum. Başka da bir şey demiyorum."
"Tabi ki," dedim alayla. "Kesinlikle hiçbir şey demiyorsun."
Rena bir an gözlerini büyüttüğünde aynı zamanda masa hafifçe sallandı ve Lisa 'dan acı dolu bir inleme döküldü. "Ne yapıyorsun be kızım?" diye acıyla inledi bacağını tutarken.
"Geçenlerde seninkini gördüm," dediğinde Lisa acıyan bacağını anında bırakıp heyecanla öne atılmıştı. "Nasıl gördün?" diye sordu merakla.
"İyi gördüm."
Uzanıp Rena'nın kafasına hafifçe vurdum. "Onu mu soruyor salak? Nerede gördün, ne yapıyordu manasında soruyor."
"Yürüyordu ne yapacak Chaeyoung? Yolda karşılaştık zaten. Bak bu çocuktan olmaz. Bütün birikimlerimle söylüyorum gel vazgeç. Yakışıklı falan ama yok yani..." dilini damağına vurdu. "Biraz saflık var çocukta hissettim ben. Kandırırlar bunu."
