Minho sınıfa kıpkırmızı bir yüzle girip oturmuştu ve sırasına kafasını gömerek sızlanmaya başlamıştı. Felix nereye gitti diye düşündü. Yaklaşık yirmi dakika sonra Felix dağınık saçlarla sınıfa girdi ve minho'nun yanına oturdu.
"Saçlarına ne oldu?"
Felix minho'nun sorusuna kaşlarını çatıp telefonun ekranından saçlarına baktı. Harbiden de dağılmıştı. Saçlarını parmakları ile tarayarak düzenledi ve utançtan kızaran arkadaşını yeni fark etti.
"Asıl sana ne oldu?"
Minho yutkundu ve yüzünü Felix'in yüzüne yaklaştırdı. Felix öpecek sanıp dudaklarını büzdü ve dudağına tokat yedi. Geri çekilip dudağını ovuşturdu ve ağlar gibi baktı.
"Ya ne yaptım sanki ne diye vuruyorsun?"
Minho kısık sesle pis sapık diyip Felix'i bu sefer adam akıllı kendine yakınlaştırdı.
"Hani ben lavaboya gitmiştim-"
"He senin çavuş kalkmıştı."
Minho evet anlamında kafa salladım utançtan yüzü kırmızıdan mor renge dönüyordu. Arkadaşına böyle şeyleri hep anlatırdı zaten utandığı şey bu değildi... Ama başkasının onun aletini görmesi-
"Kapıyı kilitlemiştim kabinlerden birine girdim beş dakika sonra kapı kırıldı...."
"Ne?"
"Sonra birisi benim olduğum kabine girdi... Çığlık atacaktım olduğum duruma ama ağzımı tuttu direkt. Sonra eğilip baktı -"
"Seninki de büyümüş" dedi kaçtı."
Felix bayılmıştı ama bir tokat daha yemesiyle kendine geldi ve ayaklandı.
"Kim gördü amına koyim?"
"Şu alt sınıflardan mavi saçlı, sürekli kaykay süren, kavgaların %101'inde olan çocuk var ya"
"Han jisung!"
Felix aniden hatırladığı isimle bir an duraksadı.
"Ben bu olayı nereden duydum ya?"
"Ne?"
"Minho... Allah kurtarsın kardeşim ben bu olayı jisung'un ağzından da dinledim."
Omuzuna birkaç kez hakkını helal eder gibi vurarak ağlar gibi yaptı.
"Nasıl-"
"Han jisung'un arkadaşı var ya Hwang huncin mi? Hwang yujin mi ne? Şu Yunan tanrısı gibi olan. He o sabah tuttu ensemi benim olsun mu diye geziniyodu... Ben saldıracaktım buna bu ben zenginim baba parası var diyince evlenelim dedim-"
"İyi bok yedin."
"Saol saol görevim "
^^^^
Jisung
Çok çok çok Sıkıcı sıkıcı sıkıcı edebiyat dersinde en iyi çözüm uyumaktı. Edebiyat dersini severdim ama adam öldü yerine yeni bir karı geldi... Osman hocamı geri istiyorum hügğhh... Neyse ben uykumda dönsem daha iyi bu karının sesini daha fazla çekemem.
...
Uyandığımda sınıf bomboştu... Lan orusbu hyunjin okul çıkışında beni uyandırmadı mı yoksa lan?
Bu ilk yapışı değil sonuçta şaşırmam.
Biraz etrafa baktım ve yan siramda oturup kafası bana dönük olan çocuğa baktım. Hass- tuvaletteki çocuk.
"Neden kimse yok? Ve sen neden buradasın?"
Cevap vermeden dudaklarıma yapıştı ve beni duvara yaşlayarak kucağıma oturdu. Dudakları dudaklarımdan ayrılmadan ellerini boynuma attı ve yavaşça aşağı doğru indirdi.
Pantolonumun önünü kavrayadığı an ağzımdan inleme çıkmıştı.
Gülümseyerek benden ayrıldı ve alınlarımızı yaslayıp nefesini düzene soktu.
"Deliğimi parçalamanı istiyorum."
Şaşkınlıkla karışık azgınlık nasıl bir duygu işte şimdi tattım.
Yüzüne boş boş bakarken daha fazla dayanamadım ve ensesinden tutarak tekrar dudaklarımızı birleştirdim. Ellerim bel boşluğunda gezinirken ben yavaşça boynuna indim, dilimle şekilli çizgiler oluştururken diş izlerimi bırakıyordum.
Pantolonunu hafif havaya kalkarak kalçasından indirdi ve tekrar yarı çıplak bedenini bacaklarıma bıraktı.
Kucağımda rahat durmayarak hareket ederken birden durdu.
"Ne oldu?"
"Zil çaldı."
"Ne?"
"Zil çaldı uyan"
Kaşlarımı çattım ve birden gözümü alan ışıkla karşımda meymenetsiz hyunjin'i gördüm.
Yutkunarak etrafa baktım, herkes yeni biten ders ardından dışarı çıkıyordu.
Tekrar Hyunjin'e baktım.
"Ne oluyo lan?"
"Kantine gidelim hadi, oralet ısmarlayacağım sana."
Siktir. Islak hatta sırılsıklam rüya mı gördüm ben az önce?
Kafamı hayır anlamında salladım.
"Yuh jisung. Sen oralet'e hayır demezsin asla, bişey mi oldu?"
Başımla şişen aletimi işaret ettiğde hyunjin korkarak çığlık attı...
Zavallım on yaşında çocuk zekası olunca ondan da korktu tabii.
"Ne oldu lan buna?"
"Islak rüya gördüm amk ERGENLİKTE BİLE GÖRMEMİŞTİM!!!"
Hyunjin gülerek kendini kaybetmişti bense kendine gelmesini bekliyodum.
"Ne gördün lan rüyanda? Amk çok feci bişey yaşamışsın sen!"
"Tuvaletteki çocuğu gördüm... Sevişiyoduk."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
>>Semesung-oralet<<MİNSUNG
ФанфикJisung okulun serseri ruhlu öğrencisidir ve bir gün tuvalette gördüğü mazarayla okul hayatını renklendirir
