>>Semesung-oralet<<MİNSUNG

9-soyunma odası

Terli tişörtü yüzüme silerken üzerime yapışmış tozları sirkeledim. Basketbol oynamaktan keyif alsam da o topun anası sikilmiş gibi toz olmasını asla anlamadım.

Erkeklerin soyunma odasına doğru ilerlerken içeride biri olduğunu fark ederek duraksadım. Ancak içerideki bedenin minho'm olduğunu görünce gülümseyerek içeri girdim. Ve evet... Minho'm benim minho'm. Kendisi de kabul ediyor da naz yapıyor işte.

Minho içeride ceketini giyinirken arkasından yaklaştım ve boynuna küçük bir öpücük kondurdum.

Minho korkuyla gözlerini büyütüp arkasını döndüğünde beni görünce sakinleşti.

"Sapık mısın lan sen?"

Gülen suratım somurtmaya başlarken o hızlı hızlı göz kırparak başını salladı.

"Ne yapıyorsun burada?"

"Seni gördüm... Baktım çıplaksın. Sıkıştırıp yapışayım dedim."

"Hadi ya gördün mü?"

"Oha çıplak mıydın?"

"Beş dakika önce evet."

"Tüh kaçırdık amına koyayım."

"Neyse... Ter kokuyorsun."

Gülümsedim ve dibine kadar girdim.

"Doğal kokum bu bebeğim..."

"Ya duş alırsın ya da çıkışta kafeyi unut."

"O kadar mı kötü ya?" Tişörtün bir ucundan tutup koklamıştım ve burnumdan akan kanları hissettim resmen. Rezalet.

Tiksinerek tişörtü çıkardım ve tişörtü bir kenara attım. Minho'ya baktığımda şaşkınlıkla baklavalarımı 1040p HD kalite izliyordu.

"Çok beğendiysen al senin olsun ama onları istiyorsan beni alman gerek."

"Ya salak! Önüme üzerini neden çıkarıyorsun?!"

"Ne oldu? Azdın mı? Söndürelim ateşini. Ayrıca tuvalette gördüğüm manzara aklıma gelince-"

"Sus sus gerizekalı sus!" Minho ağzımı tutmuş etrafta birileri var mı diye bakıyordu.

"Öpersen susarım."

"Ben seni bir öperim... Bir daha nefes alamazsın." Tehtidkar bakışlar altında eziliyorum resmen.

Şu dünyada bir Allah'tan korkum var. Tövbe yarabbim şirk koşmak gibi olmasın ama ben bu adamdan da tırsmaya başladım.

Yutkunarak geri çekildim ve dolabımdan deodorant alarak vücudumun her tarafına sıktım. Arkamda öksürüklere boğulan yarimi kurtarmak için ellerimi yelpaze gibi kullanarak etrafında gezdirdim.

"Ben gidiyorum."

"Daha karpuz kescektik?"

"Karpuzu götüne sokarım jisung."

Ay bana jisung dedi... Jisung ha? Adımı hiç bu kadar güzel duymamıştım.

"Sen bana değil de ben sana başka birşeyler de soksam keşke -"

"Jisung mavi saçlarını tek tek yolar ağzına veririm?"

"Eywallah..."

Kısa bölüm yaptım yeni bölüm kısa sürede gelir o yüzden

Ask karı ya