12- dışarısı soğuktur şimdi gel biraz kalbini ısıtalım

1.4K 148 111
                                    

Abi ORALETi öyle alıp yiyom diye annem bana ORALETi yasakladı ne yapicam amk

Bir önceki bölümde biraz saçmalayan oldu bu yüzden atmak içimden gelmedi.

Minho, jisung'un dudaklarına dudaklarını bastırınca jisung ani bir şoka girmişti ancak çok beklemeden karşılık vermeye başlamıştı.

İkisinin dudağı birbiri arasında hareket ederken minho dilini jisung'un dudağında gezdirip alt dudağını iki dudağı arasına alıp sertçe emdi.

Elleri jisung'un omuzunda gezerken yavaşça kollarını boynuma sarıp öpücüğü derinleştirdi.

Jisung'un öpücükten kaynaklı düşünceleri dağılırken kendinde değil gibiydi. Parmaklarının uyuştuğunu hissediyordu ve vücudu titriyordu.

Minho'nun güzel dudaklarını öpmek onun için fazlasıyla tatmin ediciydi.

Jisung ellerini minho'nun bacaklarına temas ettirdiği anda jisung'un telefonu çalmaya başladı.

"Hay sikim."

Sessizce ettiği küfürle ikili birbirinden hemen ayrıldı. Doğrusu minho ayrıldı.

Jisung arayan kişiye söverek telefonu eline aldığında arayanın hyunjin olduğunu gördü.

"Açmayacak mısın?"

"Şerefsiz en güzel anımı bölüyor!"

Minho'nun hafif kızardığını fark edip gülmüştü Jisung. Çalmaya devam eden telefonu sinirle duvara fırlatmadan önce açsa iyi olacak diye düşündü.

"Ne var!?"

"Ooo aslanım sen telefonu açar mıydın?"

"Seni Bir göreyim canım arkadaşım artık telefonu hiç açmayacağım. Çünkü götünde çalacak o telefon!"

"Ya jii~ aşkım niye öyle diyorsun ki? Ben sana büyüğüm olarak danışmaya geldim."

"Ne istediğini çabuk söyle sonra siktir ol git."

"Ama gülme."

"hyunjin hemen söyle de defol git!"

"Ya biz Felix'le sevişecektik. Bak kimseye söyleme ha. Neyse işte, bizim şey yok."

"Ney?"

"Prezervatif. Ya acaba sende var mı?"

"Hyunjin benimle dalga mı geçiyorsun lan sen. Amına koyayım senin, git en alt çekmecende var ben koymuştum."

"Şerefsiz ya annem görseydi niye- aa teşekkürler canım arkadaşım."

Jisung telefonu kapatıp minho'ya döndü tekrar gülümseyerek yaklaştı ve dilini karşısındakinin dudaklarına bastırdı.

Jisung, minho'nun üzerinde yerini aldı ve üzerindekileri tek tek sıyırdı.

Jisung karşısındaki bedene hayranlıkla bakıyordu. Göğüs ucunu ağzına alacakken kapı çalmasıyla ikisi de duraksadı.

"Kim geldi ya!?"

Jisung sinirle söverken dışarıdan Felix'in sesi geldi.

"Minho, ben geldim."

"Lan bu Hyunjin'le sevişmiyor muydu? Ya min, bırakalım çalar çalar gider."

Minho tam jisung'u onaylanacaktı ki kapıdan tıkırtı sesi geldi. Minho panikle üzerindeki büyük çarşafı jisung'un üzerine attı.

"Yedek anahtarı var."

Fısıltıyla söylediği şeyler jisung yutkundu.

Kapının açılma sesi daha sonra Felix'in mız mız sesi gelince jisung daha da gerilmişti.

>>Semesung-oralet<<MİNSUNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin