-12-

47 2 0
                                    

Ağlamaktan kızarmış gözleri bana yorgun bir şekilde bakıyordu. Kapıyı açtığımda bana sarıldı. 

"Herkes bize bakıyor."dedim fısıldayarak.

"Benim de isteğim bu Jen."dedi. Yalan söylemeyeceğim bu hoşuma gitmişti. 

"Jennie'nin aklından uçup gitmişti Kai."

"Jen ben özür dilerim."dedi hayal kırıklığı ile.

"Şuan değil."dedim soğuk bir tavırla.

"P-peki."dedi. Şaşırmış gibiydi.

Jungkook'u çağırdı ve aramıza oturdu. Jungkook bana biraz kızgın gibiydi. Taehyung telefonuna bakıyordu. Ben de göz ucuyla baktım. Gördüğüm şey beni bozguna uğrattı. 

Jisoo'm

Taehyung'cum bu akşam boş musun??

Gözlerimi telefonundan ayırdım. Böyle olucağını biliyordum ve dediğim çıktı beni istemediği için benden gizlemişti çünkü ona aşık olacağımı biliyordu. 

"Taehyung akşam evde buluşalım mı?"diye sordu Jungkook.

"Olur Jisoo da gelecek sorun olur mu."dediğinde Taehyung, sinirle kaşlarımı çattım.

"Tamam Taehyung neden olmasın ama bu kız peşini bırakmayacak gibi."dediğinde Taehyung güldü ama intikam soğuk yenen bir yemektir telefonumu açtım ergenlik hormonları ile Kai'yi ara kısmına bastım ve telefonumu kulağıma yaklaştırdım.

"Alo Jennie bir şey mi oldu?"diye sorduğunda telefonun hoparlörde olduğunu anladım. Ama bilerek hoparlörde bıraktım umarım yanlış bir şey söylemezsin Kai.

"Yok Kai şu ortaklık meselesini kabul ediyorum."dediğimde arabada büyük bir sessizlik oluştu.

"Jennie'ciğim tabiki biliyordum kabul edeceğini 3 yıllık arkadaşınım ve seni herkesten iyi tanıyorum."dediğinde aklıma Taehyung geldi. O beni kendimden bile iyi bilir ve tanır...yani tanırdı. 

"Jennie sevgili gibi gözükeceğiz bunu biliyorsun değil mi?"diye sorduğunda cevap veremedim.

"Ne yani nasıl."dediğimde gözlerim doldu. En sevdiğim adamın yanında şuan onu kıskandırmak için başkasına ümit veriyordum.

"Kai ben kabul edemem."dediğimde sesim titriyordu. 

"Ama Jennie ben seni se-"

"Jen buraya gel!"diye bağırdı Lisa arabanın içinde. Bunu fırsata çevirip geçiştirdim.

"Gitmem lazım görüşürüz."diyip yüzüne kapattım.

"Lisa bunu neden yapt-"derken araba ani fren yaptı. 

+

Gözlerimi araladığımda kaza yaptığımızı farkettim. Etrafa bakınırken yanımda duran Jungkook kanlar içindeydi hızlıca nabzını kontrol ettim. Ağaç dalı arabaya girmişti.

"Tanrı'ya şükür."diye mırıldandım. 

Taehyung'un durumuna bakmak için kıpırdanmaya çalıştım. Karnıma dal girmişti. Dalı çekecek vaktim yoktu. Lanet olsun Taehyung kanlar ile kaplanmıştı. Ağlamaya başlamıştım. Hızlıca nabzına baktım.

"Y-yaşıyor"dedim ağlayarak.

"Jennie iyi misin?"diye sordu Lisa. Dalın son kısımları Lisanın kafasını çizmişti. Jungkook'u görmesiyle ani hareketler yaptı.

"Lisa hareket etme bir yerlerine bir şey olacak."dediğimde telefonumu elime aldım ve Ambulans çağırdım.

"Jungkook! Lütfen dayan."diye ağlıyordu Lisa. Taehyung ise hala uyanmamıştı. Ağlayan Lisa ile ben de ağlamaya başladım. Şoför kaçmıştı zaten birinin planıydı bu. Taehyung'un omzuna kafamı koydum karnım hala acıyordu kan kaybediyordum ama öleceksem Taehyung ile ölmeyi tercih ederim. 

Remember me/TaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin