32.bölüm

3.2K 152 28
                                    

Hataya geldiğimizde önce hepimizi revire gönderdiler. tomris albayda her şeyi halletmişti bizde şimdi timle bir parkta oturuyorduk hepimiz ölü gibiydik kardeşimizi kaybetmiştik hiç konuşmadan saatlerce öyle oturduk

Tahir gözündeki yaşları daha fazla tutamadı ve yanımızdan hızla kalkıp gittik gökalpe en yakın olan oydu

Sonra yiğit gece barlas ve bengüden yanımızdan ayrıldı bir yalçınla ben kalmıştık

" Annesine nasıl söyliycem " dedim

" Bilmiyorum komutanım ama herkez için çok zor olucak " dedi

" Ne yapıcam ben "

" Hep beraber her şeyin üstesinden gelicez bu günlerde geçip gidicek "

" Umarım öyle olur yoksa ben bu yükle yaşayamam "

" Tomris albayla konuşalım şehit haberini o versin komutanım siz daha kötü olmayın "

" Olur ben karargaha geçiyim sende evine git " dedim ayağa kalkarken

" Bende sizinle geliyim " dedi benimle beraber ayağa kalktı

" Gerek yok ailenin yanına git "

" Burda değiller bende şimdi hataydan çıkamam sizinle gelsem daha iyi olur " Deyip benimle beraber yürümeye başladı.

Karargaha gelince ben içeri girmek istemediğimden dış kapıda bekledim yalçında tomris albayla görüşmeye gitti.

Ben orda beklerken arkamdan bir ses geldi bende o tarafa döndüm

" Eyşan hanımdamı burdaymış " dedi eren

" Senin ne işin var burda "

" Boşver beni sen yapıyorsun "

" Askerim ben çalıştığım yerin önündeyim şuanda "

Eren gene gazeteilikten iğrenç bir tanıdıktı resmen bana kafayı takmış nereye gitsem buluyor beni

" Askermi bıraktınmı muhabirliği " dedi şaşırmış gibi yaparak

" Bıraktım sen de işine bak hadi " deyip önüme döndüm

" Sen o erkeklerin içinde nasıl duruyorsun ya bu güzellikle yemiyormı seni " deyince kan beynime sıçramıştı

Ben tam bişey diycekken biri erenin üstüne atladı

" Senin o dilini keserim lan ne biçim konuşuyorsun sen " dedi yalçın erenin yüzüne yumruk atarken

Kapının önündeki askerler yanımıza gelince durdurup sorun olmadığını söyledim onlarda eski yerlerine geçtiler ama gözleri bizdeydi

" Yalçın yürü " diyince yalçın erenin yakasından tutarak sürükledi onu bir köşeye fırlatarak bana arabanın anahtarını verdi

" Komutanım barlasta geliyor zaten biz hallederiz siz geçin ben geliyorum" dedi ben hiç sorgulamadan anahtarı alarak arabaya geçtim kırsınlar o itin kemiklerini umrumda değil

Bir iki dakika sonra barlasta yalçının yanına geldi yalçın ona ne söyledi bilmiyorum ama yalçının konuşması bittiğinde barlas erene resmen daldı sonra erenide alıp bir ara sokağa soktu sanırım tüm sinirini erenden çıkarıcak yalçında geri benim yanıma gelip arabaya bindi

" Tomris albay vericekmiş haberi öyle söyledi bu arada bir hafta izinliymişiz bir hafta sonra siz karargaha gelip bilgi alıcakmışsınız ona göre hareket edeceğimizi söyledi "

" Tamam hallederiz " dedim kafamı cama yaslayarak arabayla bir süre ilerledikten sonra yalçın konuşmaya başladı

" Gerçekten acını dışarı göstermekte zormuş ama içinde tutmak dahada zor siz nasıl yaşadınız onca yıl anlayamadım " dedi

AY'IN KIZI (eski adı:ASKERİM )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin