Önceki bölüm: Yürürken ayakkabılarım Tık... Tık... diye sesler çıkarırken gözlerimi sol omzumdan arkaya çevirdim.
İki öğrenci koşuyordu. Ahh Tanrım! Yana kaymazsam bana çarpacaklar!
▪︎▪︎▪︎
Son anda yana kaydım. Çocuklar üst üste domino taşı gibi devrildi. Onlar kahkahayla gülerken dik dik onlara baktım.
Bunları tanıyordum. Mike ve Kavak Ağacı. Aman ne harika!
Mike, apar topar kalkarken kavakla göz göze geldik. Mike;
"Aaa Jess! Ne tesadüf!" diye bağırdı.Sonra, kavağı kolundan tuttuğu gibi kaldırıp yanına dikti.
"Bak seni kimle tanıştıracağım. Bu Kevin."Bana Jess demesine mi yoksa beni bu gereksiz tiple tanıştırmasına mı kızsam bilemedim. Kavak ve Kevin isimleri de benziyor aslında...
Kevin gözlerini devirdi. Mike'ı omzundan kavradı.
"Mike, bence biz bu Bayan Duygusuz'u burada bırakıp gidelim." diye mırıldandı.
Bayan Duygusuz ha?!
"Duygu zayıflıktır!" dedim Kevin'e.
Mike, Kevin'in boynunu tutup kafasını eğerek saçlarını karıştırdı.
"Duydun mu abisi? Duygu zayıflıkmış."
Kevin, bunun üzerine Mike'ın elini hızla ittirdi ve ensesine bir tane patlattı.
Ha... O kadar da gereksiz değilmiş.
Mike eliyle ensesini tutarak;
"Eee... Jessica. Nereye böyle?" diye sordu."Okulu geziyorum." dedim.
"Biz de yemekhaneye gidiyorduk. Sen de bizimle gelsene?"
Bir süre ikisinin yüzüne bakıp düşündüm. Eh yani... Bir yerden başlamak lazım.
Hafifçe başımı salladım.
Mike, elini yumruk yapıp yukarı doğru savurdu.
"Oley be!" diye bağırırken ben çoktan yola koyulmuştum.Nightshade Lisesi düşündüğümden daha büyüktü. 3 binadan oluşuyordu ve devasa iki bahçesi vardı.
Kafeye giden yolu bilmememe rağmen önden gidiyordum. Umarım yanlış yola sapmam.
Çaktırmadan arkama doğru baktım. Mike, yol boyunca konuşup kafamı şişirirken Kevin tek kelime etmemişti.
Mike, adımlarını hızlandırıp yanıma geldi.
"Jessica! Biraz yavaşla, hızlı yürüyorsun.""Tamam."
Merdivenlerden inmeye başladık. Duvarda asılı olan tabelada "Yemekhane ➳" yazıyordu.
İçeri girdiğimizde afalladım. Neredeyse bütün öğrenciler buradaydı.
Mike ve Kevin bir öğrenci topluluğuna doğru ilerlerken ben öylece durdum. Herkes bana bakıyordu. Bu... Çok rahatsız edici!
Ayrıyetten öğrenci sesleri de başımı zonklatıyordu.
Çıldırmama ramak kalmışken Mike bana eliyle buraya gel işareti yaptı.
Toparlanmaya çalıştım. Onların yanına giderken yemekhanede bir sessizlik oldu. Gözlerimi diğer öğrencilerden ayırıp Mike ve Kevin'a baktım.
Ha! O da ne!? Mike sinsice gülümsüyordu. Elini kaldırıp köşede oturan gruba seslendi.
"Hey! Arkadaşlar! Bakın kimi getirdim." deyip beni gösterdi.
Bu manyak neden beni kurbanlık koyun gibi sunuyor!
Off hayır! Tuzağa düştüm. Ona istemediğimi söylememe rağmen beni grubuyla tanıştırmaya çalışıyor. Sakin olmalıyım. Mike! Bittin oğlum sen!
Mike ve Kevin arkadaşlarının yanlarına oturdular. Masadaki kişilere baktım. Yok daha neler!
Alex ve Nancy masada oturuyordu!
İçimde kasırgalar koparken baştaki sandalyeye oturdum.
"Sanırım hepiniz Jessica'yı tanıyorsunuz." dedi Mike.
Nancy, gözlüğünün üzerinden bana bir bakış attı ve;
"Evet" dedi.Alex ofladı.
"Artık söyleyelim mi?"Ne? Burada neler dönüyor?!
Kevin bana baktı ve;
"Biz bu okulun gizli araştırma grubuyuz." dedi."Ha?" diye tepki verdim.
Nancy gözlüğünü düzeltti ve derin bir nefes aldı.
"Bak Jessica. Henüz bizi doğru düzgün tanımıyor olabilirsin ama sana kimsenin bilmediği bir şeyi söyleyeceğiz."Mike;
"Bu okulda nöbetçi öğretmenler yok. Fark ettin mi? Bir zamanlar varlardı ama 2 aydır kayıplar. Biz bu okuldaki en çalışkan öğrencileriz. Müdüre bu kayıp olaylarını kimseye açıklamıyor ve bu olayları çözmemiz için bizi görevlendirdi."Alex;
"Bu okul sıradan bir okul değil. Bunu zamanla sen de anlayacaksın. Gece olduğu zaman biz buraya geliriz ve araştırmalar yaparız."Kevin, fısıldayarak;
"Bu grup okuldaki tuhaf olayları çözmek için kuruldu ve sen de bu grubun içindesin. Bunu elinde sonunda öğrenecektin zaten." dedi.Alex, oturuşunu dikleştirdi.
"Benim çaldığım kitap bu okulun geçmiş tarihi ile alakalıydı. Eğer Tom piçi bunu hocalara söyleseydi bütün çalışmalarımız suya düşecekti.""Yani sen o yüzden kavga çıkardın." dedim.
"Öyle de söylenebilir." diye mırıldandı.
Her şey yerli yerine oturdu. Belki de bu okul sandığım kadar sıkıcı değildi.
Gülümsedim ve gruptaki kişilere teker teker baktım.
"Görünüşe göre çözmemiz gereken gizemler olacak."
Bu hoşuma gitmişti.
Gruptakiler de bana gülümseyerek baktılar.
Bu okulda çok eğleneceğim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NİGHTSHADE LİSESİ
Teen FictionGece çöktüğünde orada olmak istemezsin... Jessica; 15 yaşında, şu ana kadar 7 okul değiştirmiş gizemli bir kızdır. Pekala bu gizemli kız, çeşitli tuhaflıkların bulunduğu bir okula gelirse... (Korku romanı değildir.) Nightshade: Gecegölgesi Kapağın t...