(8) OKUL

19 2 0
                                    

Önceki bölüm: Kolumdaki saatten kronometreyi başlattım. Kız, burnunu tutup ağlarken camdan aşağıyı birkaç saniye kolaçan ettim ve...

...camdan aşağıya atladım.

▪︎▪︎▪︎

Sınıf çığlık çığlığa cama koştu. Hepsi paniklemişti. Kevin endişeyle;
"Jessica!" diye bağırdı.

Ben yere düşmemiştim. 5. katla 4. katı birbirinden ayıran çıkıntının üzerindeydim. Bağırışmalara aldanmadan yere en yakın nasıl inerim diye düşündüm.

Sağa doğru koştum ve oradan bir kat daha aşağıya atladım. Şu an 3. kattaydım. Buradan yere inersem muhtemelen bacağım kırılır...

Gözlerim karşımda duran uzun çam ağacına kaydı. Ağaca doğru atladım. Dalların arasından kolayca yere indim. Saatime göz ucuyla baktığım zaman camdan atlamamdan bu yana sadece 9.5 saniye geçtiğini gördüm.

Hmm... Fena değil.

Karşımda duran iki son sınıf öğrencisine doğru ilerledim. Şaşkınlık ve korku karışımı gözlerle bana bakıyorlardı.

Bahçedeki bütün öğrenciler camdan atladığımı görmüşlerdi ancak yanıma gelmeye korkuyorlardı. Uzaktan bizi izlediler.

Arka cebimden daha iki gün önce aldığım şok cihazımı çıkardım ve onların gözü önünde tuşa bastım. Cihaz elektrikler çıkarırken onlara öldürücü bakışımı attım.

"Eğer bir kez daha karşıma çıkarsanız... Sizin o ahmak gözlerinizi oyar, kendime küpe diye takarım! Anlaşıldı mı?!"

Ses tonum normalde hep duygusuzken bu sefer öfkeli çıkıyordu.

Kısa boylu olan, elindeki tenis topu çuvalını elinden yere düşürdü. Sonra endişeyle uzun boylu olanı çekiştirdi ve ikisi de bacaklarını götlerine vura vura kaçtılar.

Evet... Sinirlendiğimde nasıl şeyler oluyor artık anlamışsınızdır.

Bahçedeki kişilerin yarısı bana sanki 4 ayaklı bir insanmışım gibi şaşkın ve korku dolu şekilde bakmaya başlayınca gitmeye karar verdim.

Şok cihazımı cebime soktum. Gözlerim yerde dağılmış haldeki tenis topu çuvalına kayınca ister istemez gülümsedim.

İkisi de nasıl uzaklaşmıştı ama!

Ben okulun girişine doğru ilerlerken en önde Kevin olmak üzere grubun tüm üyeleri koşarak yanıma geldi.

Kevin beni kendisine çekip sarılınca hemen onu ittirdim. Ahh! Neden anlamak istemiyorlar! Dokunmayın bana kardeşim!

Nancy hayretle bana baktı. Koşmaktan soluk soluğa kalmıştı ve aynı zamanda kahverengi saçları dağılmıştı.
"Çok endişelendik! Sen ne yaptığının farkında mısın?!" diye bağırdı.

Duygusuzca gözlerimi ondan kaçırdım ve;
"Farkındayım..." dedim.

Bunu yanlış hatırlamıyorsam diğer okullarımda en az üç kere yapmışlığım vardı.

Mike, eliyle gözüne gelen saçlarını geriye ittirdi.
"Az kalsın aklımı kaçırıyordum! O neydi be?!"

Alex, kollarını göğsünde kavuşturdu.
"Sen delisin."

Bilmediğim bir şey söyleyecek misiniz artık? Ayrıca bu olayı bu kadar abartmanıza gerek yok.

"İntihar edeceğimi düşündüyseniz beni hiç tanıyamamışsınız... Ölmek için bu kadar basit bir yolu kullanacağımı düşünmediniz herhalde." diye mırıldandım.

Hepsi bir şey söylemek için ağızlarını açarken aralarından geçerek okula girdim.

Bu yaptığımın ciddi sonuçları olacağını biliyorum...

Beni telefonla kaydeden biri çıkarsa başım derde girebilir. Tamam, önemli değil. Bunu halledebilim. Tek yapmam gereken beni kaydeden kişiyi bulup ona kendi
yöntemlerimle müdahale etmek.

"Görünüşe göre yine şeytani planlar kuruyorsun." diye tanıdık bir ses duyunca onu umursamadım.

Yine bana musallat olmuştu...

Okulun içince yürürken duvarda asılı olan kocaman krokiye denk geldim.

Nightshade Lisesi... 3 koca binadan oluşan, her binası 5 katlı olan devasa bir okul.

Ön ve arka olmak üzere 2 kasvetli bahçesi var. Binaların dış cephesi siyah ve mor renkte ve sanki daha dün boyanmış gibi capcanlı.

Bahçeleri demir çitlerle kapatılmış. Ön bahçede çam ağaçları yaygın. Arka bahçe ise ölmüş ağaçlarla dolu.

Lisenin iç kısmı normal bir okuldan çok daha farklı. Zemin siyah parkelerle kaplı. Duvarlar ise gri tonlarda.

Benim içinde bulunduğum binanın en alt katında kantin var. 5. katta 9. Sınıflar, 4. katta 10 sınıfların çok az bir kısmı ve kütüphane mevcut.

3. katta daha önce hiç girmediğim birsürü gereksiz oda var. 2. Katta ise öğretmenler odası ve müdürenin kedi portreleriyle dolu odası var.

1. Katta her öğretmenin kendilerine özel odaları bulunuyor.

Sağımızdaki bina sırf 12. sınıflar için yapılmış. O binanın içinde diğer binalarda olmayan bir şey var: Asansör...

Okula geldim geleli neredeyse 2 hafta olacak ama hâla benim bilmediğim onlarca oda ve kat mevcut.

Benim sinirimi bozan şey ise tam olarak bu! Okulun tamamını bilmek istiyorum ancak bunu yapmam için en az iki ay burada kalıp detaylıca incelemem gerekiyor...

Ayrıyetten öğrencilerin girmelerinin yasak olduğu odalar da var.

Benim için bu kural geçerli değil. Ben nereye istersem oraya girerim ve kimse de beni engelleyemez...

Son olarak solumuzdaki bina...

Oraya kimse girmiyor. Kapı girişinde 7/24 görevliler dolaşıyor ve kimseyi içeri almıyorlar.

Ama merak etmeyin... Ben er ya da geç o binaya gireceğim.

Krokiden gözlerimi ayırdım ve kafamı boşaltmaya çalıştım.

"Yarın uzun bir gün olacak..."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 27, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

NİGHTSHADE LİSESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin