29/02/2009
Merhaba Jungkook hyung,
Bugün ilk defa konuştum. Adını söyledim. Bu kadar basit bir şeydi fakat mutluluğunu gözlerinden okuyordum hyung. Sadece sana seslenmem mi seni mutlu etmişti bu kadar? Bilmiyorum, inanması zor geliyor. Ama yine de mutlu olduğumu inkar edemem.
Aylardır düşünüyorum kabullenmek istemediğim gerçekleri. Ama kabullenmem gerektiğini biliyorum. Onları aşmak için onlarla yüzleşmem gerektiğini biliyorum.
Korkuyorum hyung. Her şeyden, herkesten... Sadece senden korkmuyorum hyung.
Bu zaman diliminde sana bağlandığımı hissediyorum. Benimle çok güzel ilgileniyorsun, özellikle düşünceli tavırların beni öyle mutlu ediyor ki...
Bazen aklıma düşüyor ben bunları hak ediyor muyum diye. Bir yanım 'hak ediyorsun' diyor, diğer yanım ise bunu kabul etmiyor.
Hyung ben inanmakta güçlük çekiyorum. Bana olan sevgini iliklerime kadar hissediyorum ama bir yanım ise bunun yalan olduğunu söylüyor.
Söylesene hyung, kendi canlarından olan beni sevmeyen ailem varken hiçbir bağımızın olmadığı sen beni nasıl sevebilirsin?
Kafam çok karışık. Sevgine inanmak istiyorum hyung. Sevmek istiyorum, sevilmek istiyorum. Ama korkuyorum da. Bir gün bana olan bu sevginin ve ilginin bitmesinden korkuyorum. İkinci darbe gelirse kaldıramam. Hiçbir sevgilerini hissetmediğim ailem bile beni mahvetti. Eğer sen de gidersen ben ne yaparım hyung? Nasıl toparlanır, nasıl devam ederim hayata?
Ne olursun beni bırakma çünkü ben seni asla bırakmayacağım. Eğer bir gün bırakırsam, bil ki ben o gün ölmüşümdür.
Jimin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✓ letters | jikook
FanfictionJimin'in intihar etmeye karar verdiği gün, Jungkook kendisine yıllardır yazılan mektupları bulur. Son mektubu okuduğunda ise geç kalmamış olmayı diler.