ᵐᵃᵍᵘˢ ᶜᵃᵉᶜᵘˢ

3

"Emin misin?"

"Ne o beni artık istemiyor musun?"
Sirius başını onaylamaz bir şekilde salladı.

"Tabii yanımda ol isterim. Ama sencede bahsettiğin eğitimler için küçük değil mi? Bilirsin sen o tarz eğitimleri 15'inden sonra almıştın.Harry için 6 yaş sınırı fazla."

"Benle o denk değiliz,biliyorsun. İyi gören gözlere sahip olan o değil. 1-0 değil 6-0 geriden başlıyor,engeli olmadığını söylemeyi kes."
Başını onaylarcasına sallarken parmaklarıyla şakaklarını ovmaya başladı. Derin bir iç geçirirken masanın karşısında kardeşine öfke dolu ama bu sefer hak veren sevgilisine bakındı.

Elindeki kaseyle çocuğun karnını doyururken arada sohbete katılıyordu.

"Dört sene sonra görüşürüz o zaman değil mi?"
Regulus kızgın olduğu her halinden belli olan kumral adama kıkırdadı.

"Yarım kalan işlerim,dört senemi almazlar."
Remus ince bir şekilde hıhlarken Regulus tekrar söz aldı.

"Göz bandını hâlâ çıkarmadınız mı? Hadi ama kaç ay oldu?"

"Normal bir kaza sonucu körlük değil. Araştırmama göre farklı sonuçları doğurabilir"
Remus az uzağındaki kağıt destesini boşta kalan eliyle Regulusa uzatırken Regulus çatık kaşlarıyla kağıtları aldı. Yüzlerce parşömen kulanıldığına yemin edebilirdi. Okunabilecek kadar iyi olan yazıya göz gezdirirken bazı yerlerde kıkırdadı.

"Bazıları abartı değil mi? Yani gözlerinden oldu diye kilometrelerce ötedeki sesleri duymaz değil mi? Korkunç olmalı."
Remus başını onaylamaz bir şekilde salladı.

"Birkaç kişiyle görüştüm. Göz ve kaş arasındaki kısımdan lanet yarası alan birçok kişi var. Bazıları kalp atış seslerinden bazıları ise yaydığın ısıya göre vücudunu görmeyı bile başarıyorlar. Harry,tam olarak gözlerine aldı ölüm lanetini..Daha değişik sonuçlar vereceğine eminim"
Sirius omzunu düşürürken sordu.

"Ne kadar değişik?"

"Ya diğer duyu organları fazla hassas olur ya da gözleri gibi hiçbir verim alamaz."
Özet çıkarılan kağıda bakınan Regulus diliyle dudaklarını ıslattı.

"O yüzden gözlerinden önce diğer duyu organlarını harekete geçirmemiz gerek. Eğer diğer organlar da gözler gibi verimsizse yapacak birsey yok..ama tam tersiyle 6-0 geriden dediğimi unutun"
Dedi ve ekledi.
"Eğitmenim görüntülerin düşünmemizi engelediğini,bizi yavaşlattığını söylerdi."

"Nicola?"

"Ta kendisi. Blackler her zaman en iyisinden ders alırlar. Bu kişi dünyaca ünlü simyacı olsa bile."
Remus kabaran egosunu konuşturmaya başlayacak adamdan önce söz aldı..

"Simyacıya ulaşma ihtimallimiz?"
Regulus başını onaylamaz bir şekilde salladı.

"Fazlasıyla bunadı."
Dedi ve ekledi.
"Ama onun yanında çalışanın size iyi faydası dokunur."

Elindeki kağıtları bırakırken sırıttı.
"Kendisi de bir Black üstelik."

Remus sırtını sandalyeye yaslarken Sirius söz aldı.
"Blacklerle pek aram yok."

"Sirius,bahsettiğimiz herseyi zaten biliyordu.."
Siriusun çatık kaşları ile devam etti.
"...tanıştırayım Simyacının yanında çalışan Black, kardeşin,Regulus Black"

Regulusun sırıtan formuna Sirius kaşlarını havalandırarak bakındı.

"Hadi oradan!"

"Zekisin,Lupin"