3

155 23 19
                                    

Ertesi gün suga muhafız göndererek hekimin oğlunu çağırmasını söylediğinde seokyun "yoongi den önce işlerin ile ilgilenmesin" dediğinde suga "işler yoongi den önemli değil" diyerek kalktı, seokyun "ama halkın önemli" diyerek karşısında durdu.

Suga siyah gözlere baktı "yoongi kendi canımdan da daha önemli seokyun, o benim tek kardeşim, ölen annemin emeneti, gerekirse onun için her şeyi feda ederim" dediğinde seokyun kafasını salladı "hayat sadece yoongi'den ibaret değil suga, gözlerini artık aç, kendin için de bir şeyler yap" dediğinde suga "zamanı değil" diyerek geri yerine oturdu.

Seokyun suga'nın önüne geçerek eğildi "zamanı" dediğinde Suga'nın gözleri parlak pembe dudaklara kaydı, gözlerini kapatarak kafasını salladı, kahve gözlerini siyah gözlere kenetleyerek "sana değil dediysem değil seokyun, beni sinirlendirme" dediğinde seokyun güldü "biliyor musun, geç kalıcaksın" diyerek geri çekildi, suga ise anlını ovuyordu.

Kapı çaldığında izin verdi, muhafız içeri hekimin oğlu ile girdi, eğilerek "Hekim Jung'un oğlu Jung Hoseok efendim" dediğinde seokyun "sen çık" dediğinde muhafız çıktığında hoseok "beni emretmişsimiz efendim" dediğinde suga "evet, artık hekimin yanında olmayacaksın" dediğinde hoseok şaşkınca "a-ama efendim" dediğinde suga "yoongi ile ilgileniceksin, onu koruyacak dediklerini ikiletmeyeceksin" dediğinde seokyun "sakin ol" diyerek merdivenden aşşağı indi.

Hoseok'un karşısına geçti "hoseok yoongi'ye bakıp koruyacak tek güvendiğimiz kişi sensin" dediğinde hoseok "ama ben sadece ilaç hazırlaya biliyorum" dediğinde seokyun güldü "biliyorum, tek güvendiğimiz kişi sen iken yoongi'yi tehlikeye atamayız" dediğinde hoseok kafasını salladı "nasıl emrederseniz efendim" dediğinde suga "yoongi'nin odasının yanında bir oda daha var, oraya yerleşebilirsin" dediğinde hoseok onayladı ve eğilerek selam verip geri odadan çıktı.

Seokyun "sana kaç defa diyeceğim sakin bir şekilde konuş, herkesi korkutuyorsun" dediğinde suga göz devirip kalktı, seokyun'un önüne geldi "ben kralım seokyun, benden korkmalılar anladın mı" dediğinde seokyun güldü "senden mi korkucaklar, senden, sen kedi gibi bir şeysin nasıl korksunlar, şu surata bak" diyerek daha çok güldü.

Suga sırıtarak güzel gülüşünü sergileyen kahine baktı, saçlarını tutarak dudaklarını yumuşak dudaklara bastırdığında seokyun karşılık verdi.

__________________

Hoseok geri babasının yanına döndü "baba" dediğinde bay jung arkasını döndü "hoseok, kral neden seni çağırdı? " dediğinde hoseok "artık küçük prens min'e hizmet edicekmişim, onun yanında kalıcam" dediğinde bay jung "ama sen onu nasıl koruyacaksın? Sen hiç kılıç bile kullanmadın"

Hoseok kafasını salladı "biliyorum ama tek güvendikleri kişi benmişim ve biliyorsun prens yoongi kral için çok önemli" dediğinde bay jung kafasını salladı "tamam, eşyalarını hazırlayalım" dediğinde hoseok kafasını salladı.

Eşyaları hazır olduğunda muhafız götürür iken hoseok babasına sıkıca sarıldı "boş kaldığımda yanına gelicem" dediğinde bay jung gülerek kızıl saçları öptü "bekliycem, kendine dikkat et" dediğinde ayrıldılar.

Hoseok muhafıza yetişerek takip etti ve odasına geldiğinde içeri girdi, derin bir nefes aldı, prens min yoongi'nin peşinden koşmak fazla yorucu olmasa gerek.

/

sope : hanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin