Otobüse bindiğimde en arkada oturan hala ismini bilmedigım crushımın yanına oturdum.
Şükür uyumuyor, neyse uyusaydı ben uyandırırdım zaten. Çok baktı konuşsam mı ki.
"Dün için teşekkür ederim. Eğer uyandırmamış olsaydın geç kalacaktım."
"Önemli değil, kim olsa öyle yapardı zaten." dedim gülümseyerek.
"Aslında herkes öyle yapmazdı, önce indiğim durağı bilmesi lazım."
"Ya şey her gün beraber oturuyoruz ya göz aşinalığı seni hatırlıyordum da, öyle işte."
"Anladım, bu arada adın neydi?"
"Ben Mina." her gün beraber gidiyoruz ya bence evlenmeliyiz! Aklımdan Lina'ya dediğim sözler geçtiği için gülümsemiştim.
"Ben de Deniz, memnun oldum."
"Ben de."
"..."
"Ee kaçıncı sınıfa gidiyorsun." birden sordum ama olsun, napalım susup oturalım mı?
"12. sınıfım, sen daha küçük duruyorsun sanki"
"Şimdi küçük demeyelim de ama senden küçüğüm 11'e gidiyorum."
"Tahmin etmiştim. XX okulundan mısın?"
"Eveet."
"Neyse yarın görüşürüz şimdi inmem gerek." dedi ayağa kalkarken.
"Görüşürüz, baay."
O inerken arkasından bakakaldım. Konuştuğuma inanamadım çünkü sonuçta sadece otobüs crushlarımdan biriydi.
Okula gidip arkadaşlarıma anlatmalıyım.
...
Sınıfa girdiğimde içeride sadece birkaç kişi vardı. Sırama oturup telefonumla uğraşarak Lina'nın gelmesini bekledim.
Birden yanıma oturan Lina'yı görünce gülümsedim. "Konuştum!" dedim. Daha uykusu hala üstünde olduğu için anlamayarak bana bakıyordu. Biraz duraksadı ve "Ne?" dedi.
"Ya uyan artık, konuştum kızlaa. Onu diyorum."
"Ha şey kız mı? Beraber oturduğun."
"Eveet."
Birden aydınlanmış gibi bakarak sordu "Oha ne konuştunuz? Kesin o konuşmuştur ilk."
"Dün uyandırdım ya ben bunu o yüzden teşekkür falan etti. Sonra konstuk. Adını öğrendim." dedim.
"Neymiş adı?"
"Deniz."
"Güzelmiş. Yarın da konuş yoksa kalırsınız öyle bi daha konuşmazsın."
Bana verilmiş bir emri kabul eder gibi kafamı aşağı yukarı salladım, "Tamam, konuşacağım." dedim.
Lina yanımızda oturan Emir'e doğru kafasını eğdi. Sonrasında bana yaklaşarak fısıldadı.
"Başından beri dinliyor."
"Ay mal bu da, madem benle konuşmayı bıraktın niye hala ugraşıyorsun." dedim.
Sonra bakışlarımı yan sıramda oturan Emir'e çevirdim. Direk gözlerimin içine bakıyordu. Ben de birkaç saniye baktıktan sonra gözünü bile kırpmadan bana bakan çocuktan uzaklaştırdım, utanmıştım. Kızarmak istemiyordum. Onu umursamamış gibi yaparak telefonumla ilgilenmeye başladım.
Lina birden "Bak seninkini instagramını buldum." dedi.
"Nasıl?" Gösterdiği hesaba bakmak için telefonu elime aldım.
"Okulunun hesabından adını yazdım birkaç tane Deniz kullanıcı adıyla hesap vardı, profillerinden buldum."
"Tamam da bunun profilinde kendisi yok ki ya başkasının hesabıysa."
"Yok bence bu, diğerlerinin profillerinde fotoğraf falan var."
"Ya ama bu ne? Otuz yedi takipçisi var. İstek atsam kabul etmez ki." diye isyan ettim.
"Edeeer, sen önce iyice konuş Deniz'le sonra eder."
"Amin." dedim, ekranda açık olan gizli hesaba bakarken.
---
Ya ben uzun bölüm yazamıyorum
Bu ne?!
Bi deee ben bunu birazcik kendi hayatımdan yazmış olabilirim o yüzunden
Neyse ya isim aklima gelmedii
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Roads On My Leg | gxg
Teen FictionMina, otobüste beğendiği kız ile konuşma kararı alır. Zamanla yakınlaşırlar, yakınlaştıkça Mina, hoşlandığı kişinin farklı bir tarafını fark eder. Görmezden gelmeye çalışır ancak yapamaz. -tamamlandı-