Oy ve yorum🌑
•••Gece. Gökyüzünün siyaha boyandığı hafif esintili o an, kendini bırak herşeyin ötesine. Ruhum duysun o güzel boğuk sesini. Dokunamadığım bedenini uzaktan da olsa göreyim şehvetle.
"Shadow." Arkam dönük olsa dahi gelişini hissetmiştim. Bilerek yapmıştı. Normalde ses çıkarmaz kendini belli etmezdi. Kendince uyarı veriyordu bana.
"Gece boyu bunun yedinci çağırışınız olduğunu biliyorsunuz değil mi?"
Sözleri keskin ve sinirli gelse de sesi stabildi. Duygusuz öylesine söylüyormuş gibiydi adeta. Her zamanki bu haline gülümsedim ve içkiyle doldurduğum iki kristal bardağı tutarak arkamı döndüm. Ve işte oradaydı. Balkonumdan içeri giren siyahlarla bezenmiş bu adam derin gözleriyle bana bakıyordu. İlerledim ve tam önünde durdum. Benden kısaydı. Gözleri hafif çelik ağzı ise siyah kumaşla kapalıydı.
Benim Shadow'um. Güzeller güzeli korumam ve gizli suikastçım. Her zamanki gibi muhteşem görünüyordu.
Elimdeki bardağı uzattım. Karşılığında ise gözlerini kapatıp geri açması ve sabır dilemesi beni güldürmüştü. Maskesini açmazdı o. Sekiz yıldır birlikte olduğum o, şu ana kadar ne olursa olsun maskesini veya bedenine tam uyan kıyafetini çıkarmamıştı yanımda.
Tenini bilmiyordum. Dudaklarını görmemiş vicdansız bir şekilde çıplak elini tutmama dahi izin vermemişti.
"Bugün tanışmamızın sekizinci yıl dönümü. İçki içmeli, durumları konuşmalı ve yarın hangi şerefsizi öldüreceğimizi tartışmalıyız." Kendi bardağımı kafama diktim ve tekrar gözlerinin içine baktım. "A bir de en önemlisi. Sevişmeliyiz."
"Bazen size hayranlık duyuyorum. Hayal dünyanız çok renkli."
Elimdeki bardağı aldı sonraysa geri geri giderek açık olan balkonun korkuluğuna çıktı. Peri gibiydi o. Garip gelebilirdi. Sayısız insanı öldürmüş olan birine bunu demek ama yine de... Zayıf ve herşeye rağmen narin görünen vücudu bana bunu dedirtiyordu. Kendini kamufle ettiği zırh gibi giysisinden uçuşan siyahlıklarda bunun nedeni olabilirdi. Belki de ses tonu. Belki de güzel siyah gözleri. Ah... Bazen gölgelendirdiği o gözleri beni o kadar zorluyordu ki onu yakalayıp yatağa bağlamak istiyordum.
"Beni bir daha çağırırsanız sizi öldürmem ancak iyi olmanızı da sağlamam."
Eğilip referans yaptı. Sonraysa zıplayarak her zamanki yerine, çatıya çıktı. Tanrım. Elinde tuttuğu o bardaktan bir damla daha düşmemişti. Resmen kusursuzdu bu hareketleri.
"Shaaadow~"
"Tch. Sinir bozucu."
Üstüme gelen karartıyla yandaki uzun bıçağımı aldım. Tahmin ettiğim gibi tam boynumu hedef almış benim durdurmamla ancak durmuştu. Yutkundum. Acaba korunmasam yapacak mıydı?
"Kendini. Küçük. Düşürüyorsun. İşine bakmalısın efendi Bang."
"Bir daha desene çok ateşli-" Aniden bacak arama yediğim tekmeyle bedenim büküldü. Cidden sonraki hareketini asla belli etmiyordu. Sol kolunu kaldırıldığı için ona göre hareket edecektim ki bunu yapmıştı. Ah. Gölgem işini çok iyi biliyordu.
Gider diye beklerken kolumdan yatağa itti beni. Şaşkınlıkla ona baktım. Alttaki pikeyide almış ve üstüme örtmüştü. Kafamı kaldırmaya çalıştığımda ise sertçe yatağa sabitledi. Şey. Onu cidden kızdırmış olmalıydım.
"Bugün yaşanılan şeylerden sonra böyle tepki verdiğini biliyorum. Başa geçtiğinde babanın yaptığını sen yapacaksın. Eğer böyle tepki vermeye devam edersen-"
Kafamdaki elini tuttum ve kaydırarak kendime çektim. Boşluğa düşmesiyle bacağımı bedenine sarmış ve yatakta yanımda yatmasına neden olmuştum. Bu ses tonu onun zayıf durumda olduğunu belli ediyordu. Bu yüzden böyle kolay şaşırtabilmiştim.
"Ben babam gibi olmayacağım Shadow. İster inan ister inanma. Benim kurmak istediğim dünyada masumların ölmesi kabul edilmeyecek."
Yüzü yüzüme çok yakındı. Şu lanet maske olmasa çoktan yapmıştım dudaklarına ancak özel olduğu için çıkarmam mümkün bile değildi. Dişlerimi gıcırdattım. Sinirimi bozuyordu. Maske, giysi, babam, pis işler ve ölen masumlar. Hepsi sinirimi bozuyordu. Bana iyi gelen bir tek oyken o da böyleydi işte.
İsmini bile bilmediğim kumaşlar ardında ki kişiydi.
"Uyumak ister misin?"
"Uyuyabiliyormuşum gibi konuşma. Ayrıca kaçmaya çalıştığını da-" yanağıma konan eldivenli eller gözlerimi kıprıştırdım. O... Yanağımı okşuyordu. "Sadece. Sadece bu günlük yanında duracağım. Eğer saçma bir şey yapmaya kalkarsan seni mahvederim."
Gözlerimin dolması niyeydi? Benim gibi bir kanlı iş adamı neden böyle bir anda savunmasız kalıyordu? Ne yapıyordu bana böyle? Hissettiğim aşksa tenine bile dokunmadan bu hale gelmem takıntı mıydı?
"Beni deli ediyorsun." Kaçmasın diye sıkı sıkı tuttuğum bileğini bıraktım. Hafif kalktım ve pikeyi onu üstüne de örtüp geri yattım. Tek kolumu beline sararak iyice onu kendime çektiğimde gözleri kısılmıştı. Kalın kumaşın ardından okşadım ve diğer kolumu da boynunun altından geçirerek iyice hapsettim onu kendime. Göğsüme yaşlanmış bir shadow vardı şu an. Kolları beni sarmasa da bu umrumda değildi. Ben istediğimi almıştım.
Kokusunu içime çekmiştim.
"İyi geceler benim güzel Shadow'um."
•••
Chanmin enayisiyim teşekkürler
Tamamlanmamış ficlerime rağmen fic yayımlayınca benim tatlı okurlarım anlık:Sizi seviyorum Sizde beni sevin sjnsjsj
Gelecekten not:
Bir haftada her gün atarak bitirmeyi düşünüyorum tekrar başladık bakalım ilerii
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shadow •Chanmin• ⚜️
FanfictionMaskesinin altında sadece efendisini korumak onun göreviydi. Efendisinin saçma talepleri ve aşk dolu sözcükleri buna dahil olmamalıydı. Minific• Başlangıç tarihi: 19.07.2023 Bitiş tarihi: 28.07.2023