Merhabalar!
Biraz yorum mu yapsanız? Yorumlar çok düştü..
İyi okumalar<3
~~~~~~~~~~
1 hafta sonra~Gayet mutlu bir evliliğimiz vardı. Felix çocuğumuzun olmasını çok istiyordu ama bana göre erkendi. 22 yaşındaydım daha.
"Hyunjin güzelim rengin atmış iyi misin?"
"İyiyim karnım ağrıyor sadece"
"Acını alayım mı?"
"Felix biraz doğalca yaşasam? Sürekli acımı alıyorsun ya"
"Peki güzelim"
Felix uyumadan önceki öpücüklerini boynuma bıraktıktan sonra kokumu içine çekmişti.
Bunu her zaman yapıyordu. Ona sırtım dönük uyuyordum çünkü bu gün trip atıyordum.
Kendisi bu gün sinirini biraz benden çıkarmıştı. Biraz fazla stres olmuştum o zaman. Bir şey yaptım sanmıştım.
İyi geceler demeden gözlerimi kapatmış ve karnımdaki acıları unutmak için uyumuştum.
-
Ne zaman uyandım bilmiyorum ama karnım o kadar acıyordu ki. Sanki bir şey benden koparılıyor gibi hissediyordum.
Kalktığımda ayakta duracak gibi hissetmiyordum. Yatağa baktığımda benim yattığım yer kan olmuştu.
Bacaklarımın arasından süzülen sıcak sıvıyı hissediyordum. Ne oluyordu böyle?
"F-felix uyan"
Acıyla yere oturup Felix'in omzuna dokunmuştum. Felix uyanmaya çalışırken görüşüm bulanıklaşıyordu.
"Efendim Hyunjin..."
Felix uyandığında beni yerde görünce hemen kalkmış ve yatağı görünce yanıma gelmişti.
"Hyunjin iyi misin? Ne oldu sana biri zarar mı verdi? Cevap verebileceksen ver lütfen Hyunjin"
"Ka-karnım"
"Hemen Jisoo'ya götürüyorum seni"
Felix beni kucağına aldığında ise artık görüşüm kaybolmuş ve kendimi ne olduğunu bilmediğim uykuya bırakmıştım.
*
"Hyunjin? Uyandın mı güzelim?"
"Felix? Ne oldu bana?"
Gözlerimi açtığımda neredeyse bütün saray başımda toplanmıştı. Felix'in gözleri şiş ve kırmızıydı.
"Gözlerine ne oldu Felix?"
"Hyunjin bebeğim... Dün gece..."
"Dün gece ne oldu Felix?"
"Bebeklerimiz dün gece bizi terk etti Hyunjin"
Ne? Ben düşük mü yapmıştım? Hamilemiydim? Neden Felix çoğul ekiyle konuşmuştu?
"Felix bebeklerimiz derken?"
"Benim yüzümden ikizlerimizi kaybettik Hyunjin... Seni çok stres ettiğim için gittiler bizden..."
Olamazdı değil mi? Ben istemezdim baba olmayı ama... Daha onlardan haberim bile yoktu.
"Felix öyle bir şey olmadı şaka de lütfen?"
"Maalesef Hyunjin, çok stres yaptığın için düşük yaptın. Aslında kral Felix'in suçu yok. Bebekler karnında ölmüştü"
Ben bir embriyoya sahip çıkamıyordum. Demiştim Felix'e, ben baba olamayacak kadar sorumsuzdum.
"Ama ben çok gittim dün üstüne-"
"Kralım kaç defa söyledim, bebekler yeteri kadar gelişememişti doğsalar bile öleceklerdi. İkinizinde suçu yok bu durumda"
Ama yinede koymuştu. Karnımda taşıdığım canlardan haberim olduğunda onlar yoktu.
-
"Hyunjin güzelim, üzülme lütfen. Bizim bir suçumuz yokmuş. Hazır hissettiğinde deneriz çocuk yapmayı"
"Ama Felix... Onların varlığından habersizdim ama şu an çok eksik hissediyorum"
"Geçecek bebeğim"
Felix'in kucağındaydım. Kendimi kötü hissediyordum. Felix'in çocuk sevgisini görebiliyordum.
Hazır hissediyor muydum? Hayır. Yeni evlendik. Ama Felix'in çocuklara karşı olan ilgisi aklımı çeliyordu.
Görüyordum, küçük çocukları görünce gözleri parlıyordu. Yada bebekleri görünce.
Belki olabilirdi. Ama bu olayı atlatmam gerekiyordu. Hemen hamile kalırsam beni etkilerdi.
"Felix, biraz her şeyden uzak mı yaşasak? Bu olayı unutmak için yani"
"Olur güzelim, benim de çok ihtiyacım var"
Felix yüzümden tutup dudaklarımızı birleştirdiğinde sadece duygu içeren yumuşak bir öpüşme gerçekleşmişti.
Ben bu adamı gerçekten seviyordum. Aşık olmuştum kısa sürede. O bana aşık mıydı acaba?
"Seni seviyorum güzelim. Her şeyinle seviyorum. İstersen çocuksuz yaşarız, istersen bir sürü çocuğumuz olur. Ama yine de en çok seni seveceğim"
"Bende seni seviyorum Lixie~"
"Bu aegyo muydu?"
"Hmhm"
"Aegyon bile bu kadar tatlı olmamalı! Aegyo dan nefret ederim ama sende çok tatlı durdu. Minik gelincik"
"Sende civcivsin o zaman"
"Kaslı civciv yok"
"Banane"
Kıpkırmızı olmama rağmen cesurdum. Ne diyeyim bilememiştim az önce. O yüzden yine yumuşak bir öpüşme başlatmıştım.
_____________
Youtiful teaser dinleyin, dinlettirin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sword of Fire/Hyunlix✓
FantasyHwang ailesi köklü bir geçmişe sahipti. Hwang ailesinde bir kılıç vardı, ateş kılıcı. Yıllardır kimse kullanmaya cesaret edemiyordu. Tâki Hyunjin bulunca deneyip ateş sarayı olarak bilinen Lee krallığında uyanana kadar. -SemeLix