Santranç

99 9 24
                                    

Greg:

Eve giderken Myura ile ilgili olayı Mycroft'a nasıl anlatıcağımı düşünüyordum. Sonuçta Myura, Mycroft'un bu olayı öğrenmesini istemiyordu.

Myura bu akşam Khun'un yanında kalıcaktı. Khun zaten Myura uyandıktan sonra Myura'yı zorla hastaneye sürüklemişti.

Sonunda evin önüne geldiğimde derin bi nefes alıp arabadan çıktım. Sonuçta Mycroft her şeyi kolayca öğrenicekti benim söylemem daha doğru olurdu.

Tabi bu düşünceler eve girene kadar sürmüştü. Eve girdiğimde anahtarları koyduğum kasenin içinde bi not bulmuştum.

Sevgili Greg

Son anda çıkan bi iş için Türkiye'ye gitmem gerekti. İş nedeniyle telefonu kullanamayacağım. Acil bi durum olursa Anthea aracılığıyla bana ulaşabilirsin. Bi aksilik çıkmazsa yarın akşam evde olurum.

Mycroft Holmes

Nota baktıktan sonra derin bi oh çekmiştim en azından yarın akşama kadar Mycroft'a bi açıklama yapmam gerekmiycekti.

Notu da yanıma alarak odama gittim. Silahımı yatağın yanındaki komidine koyduktan sonra üstümü değiştirip bi şeyler yemek için aşşağı iniyordum ki kapı çalmaya başladı.

"Myura yine anahtarını mı kaybettin?" Söylenerek kapıyı açtığımda gördüğüm yüzle anlık şaşırsam da hemen kapıyı kapatmak için hareket ettim.

Jack ise ayağını kapının arasına koyup kapının kapanmasını engellemişti. Yüzünde oldukça yapmacık bi sırıtışla bana bakıyordu.

"Mycroft evde mi acaba?" Sesi de en az sırıtışı kadar yapmacıktı.

"Hayır kendisi şu an ingilterede bile değil yani kibarca nasıl denir? Ha buldum defol git." Kapıyı tekrar kapamaya çalıştığımda sol elini kapıya dayayıp kapanmasını engelledi ve sağ elindeki silahı bana doğrulttu.

"Kibar olmak sizde işe yaramıyor sanırım bay Lestrade. Bakın ne diyceğim evde santranç var mı?"

Kaşlarımı çatıp, hiç bi şey söylemeden ona baktım. Ardından kapıyı bırakıp içeri girmesi için geri çekildim. Madem oyun öynamak istiyordu ona istediğini verecektim. En azından o ona istediğini verdiğimi düşünecekti.

"Kütüphanede bi takım olucaktı." Gülümseyip önden yürümeye başladı ama silahı ondan alamıycağım bi konumda duruyordu.

Ben daha kütüphanenin yerini söylemeden önden gidip kütüphaneye girmişti. Kütüphanedeki şöminenin önünde karşılıklı iki tane tekli koltuk vardı santranç takımı bu iki koltuğun arasında duruyordu. Jack ise kapıya arkası dönük olan koltuğa oturmuştu.

"İyi oynar mısınız dedektif?" Kütüphanenin kapısını kapatmadan jack' in önündeki koltuğa oturdum.

"Tahmin ettiğinden iyi oynarım." Hiç düşünme gereği bile duymadan önce atı olduğu yerden çıkardım ve onun hamlesini bekledim.

"Eminim kütüphaneyi hemen bulmam dikkatinizi çekmiştir." Satranç tahtasına doğru eğilip piyonlardan birini öne aldı.

"Ah aslında pek önemli bi detay olduğunu düşünmedim. Bu tarz evlerde kütüphane hep aynı yerde olur. Çok düşünmeye gerek yok." Yüzüne bakıp güldüm ve az önce öne aldığım atı geri yerine soktum.

mystrade is realHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin