Barış Diri & Derinden
Mehmet Güreli & Kimse Bilmez
10.BÖLÜM ~ KOZAKonduğum çiçeğin ihanetine uğramıştı kanatlarım. Kokusuyla başım dönmüş rengine aldanıp çelimsiz bedenimi onun gövdesine kondurmuştum. Onun gövdesinde beni kendine çeken bir şeyler vardı. Ama bu kesinlikle sevgi, güven ve merhamet değildi. Onun bana uzanan elleri art niyetin zehirli çengelleriyle doluydu.
Herhangi uzvumdan derin bir yara almışçasına yataktan fırladım. Bir rüyadan uyanma anı gibiydi bu. Bütün güzel olan hisler sadece yedi saniye de saklıydı ve ben şu an gerçeğe gözlerimi açmıştım.
"Bana sırf bu yüzden iyi davranıyorsun değil mi?" diye hayal kırıklığıyla sordum. Gerçeği bildiğim halde neden aksini duymak istiyordum ki?
Yağız şaşırmış bir şekilde yüzüme bakarak o da doğruldu. "Dur hemen hırçınlaşma!" Tek elini havaya kaldırmış bana uzanmaya çalışıyordu. Ama artık boşunaydı. O aramıza güvensizliğin mesafesini koymuştu.
Sahte bir şekilde gülerek elimi alnıma vurdum. "İğrenç herifin tekisin!" Göğsüm hızla inip kalkarken yatağa doğru yürüdüm. "Daha âşık olduğun o kadının hislerine bile sahip çıkamıyorsun, güya onu aradığını sanıyorsun..."
"Bade kes sesini!"
"Aşk böyle bir şey değil, sevdiğin kadını tüm kadınların bedeninde aramak, diğer kadınlarla yatabilmek için aşağılık bahane!"
Bir hışımla ayağa fırlayarak "Bade sana sus, dedim!" diye öfkeyle bağırırken eline geçen sürahiyi yere çarptı. Ondan korkmuyordum. Aksine daha da dik durdum. "Bir an olsun senin gerçekten iyi bir insan olabileceğine inandım. Ama senin kalbin önyargı ve insanları aşağılama duygusuyla zırhlandığı için iyi bir insan olabilme ihtimalin yok!"
"Ya sen kim oluyorsun da benim hakkımda böyle konuşabiliyorsun hah?" Dişlerini sıkarak yüzünü gerdi. "Söyle bana, sen kim oluyorsun?" Sesi tüm odayı inletirken gözümü bile kırpmadan onu izledim. Bu öfkesi benim için hiçbir şeyi ifade etmiyordu. Söylediklerim gerçekti, bunu kendisi de biliyordu.
"Söylediklerimin doğru olabilmesi için benim de en gözde zenginlerden birisi olmam gerekiyor değil mi?" Üzerine doğru adımladım. Hırsla nefes alıp verirken gözlerinin içine baktım. "Annesi tarafından satılan, dansözlük yapan Bade kim ki değil mi? Nasıl olsa onun duyguları, hissettikleri ucuz. Hatta Bade o kadar ucuz ki sırf hayatı bok gibi gidiyor diye senin iki güler yüzüne kanıp seninle birlikte gelecek!"
"Sadece hayatın biraz düzene girsin diye sana yardım etmeye geldim, şu haline bak!" İşaret parmağını şakağıma bastırarak dişlerini sıktı. "Ve sakın bir daha benim aşk hayatımla ilgili yorum yapma seni buna pişman ederim Bade!" Tehdidi karşısında kaşlarımı çatarak gülümsedim. "Çok değer verdiğin ve ne hikmetse her çıplak bedene kondurduğun aşkına laf ettiğim için beni pişman etsene!" Bir adım daha attım. "Ne yapabilirsin ki hah, söyle bana ne yapabilirsin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HERKESTE ONU ARAMAK
Teen FictionBir kelebeğin ömrü kadar kısaydı geçirdikleri vakit. Peki ya unutmaları, o ne kadar sürecekti? Adam sevecek kadın bilmeyecek, adam her bedende kadını arayacak kadın hissetmeyecekti. Herkeste onu arayacaktı. Sevdiği kadınla her gün karşılaştığı hald...