Her zaman ki gibi hastane odamda öylece yatarken kapım tıklandı ve ardından açıldı. Abimin geldiğini biliyordum her sabah kahvaltısında beni kontrole gelirdi.
"Yine kahvaltı tepsisi aynı şekilde duruyor"
Diyerek yanıma gelip yatağımın yanındaki sandalyeye oturdu."Kolun nasıl acı var mı ?"
Derken önümdeki tepsiyi kendine doğru çekerek aldığı domatesi ağzıma tıkıştırdı.
"Geçen sefer ki gibi kendi ellerimle çiğnetmemi istemiyorsan çiğnemeye başlasan iyi olur küçük hanım çünkü son denememde çenen elimde kalıyordu az daha"
Dedi ciddi bir sesleUzatmadan ağzımdaki domatesi çiğnemeye başladım. Aylardır yediğim hiçbirşeyin tadı tuzu yoktu. Domates yiyordum ama bana göre samandan farkı yoktu. Abim, çiğneyip yutar yutmaz çubuğa aldığı salatalığı ağzıma soktu.
"Nereye kadar böyle hayattan kopmuş bir şekilde takılacaksın ? Kimseyle konuşmaman ya da yemek yememen Jimin'i sana vermeyecek"
Adını duymamla tüylerim ürperdi.Boğazımda bir yumru oluşurken zar zor yutkundum. Konuşmak istiyordum ama aylardır tek bir kelime etmediğimden konuşmayı unutmuş gibiydim ayrıca konuşsam sesim çıkar mıydı ki ?
"Abi..."
Dediğimde abimin gözleri büyürken koskocaman bir şekilde gülümsedi bana"Kendimi çocuğu ilk kez anne demiş kadınlar gibi hissediyorum. Söyle güzelim söyle"
Dedi umutlu gözlerle ama benim gözlerimde umuttan ufacık bir kırıntı dahi yoktu.
"...beni ona götürür müsün ?"
Dedim, abimin gülüşü bir anda solduğunda gözlerindeki umut ışığının yavaşça söndüğüne şahit oldum."Hazır olduğunda götüreceğim"
Dedi saçlarımı severken
"Hazırım"
Dedim çaresiz çıkan sesimle
"Hadi yemeğini ye"
Diyerek uzattığı salatalığı ağzıma sokuşturdu. Gözümden bir damla yaş akarken ağzımdaki salatalığı sessizce çiğnemeye başladım.•••••
"...öyle işte, ama sonuçlar daha açıklanmadı. Çok heyecanlıyım"
Dedi Lisa, üniversite sınavı 1 hafta önce geçmişti ve heyecanla sonuçları bekliyordu. Jimin acaba bu sınava giremediğini öğrense bana çok kızar mıydı ?
"Senin de 1 yılın çöp oldu"
Dedi Lisa elimi tutarken"Daha iyi bence, 1 yıl hazırlanır öyle girer sınava, biz girdikte ne oldu ? Puanlarımız çok mu güzel gelecek sanki ?"
Dedi Jungkook, Lisa ona küçük bir küfür mırıldandıktan sonra bana döndü.
"Taehyung artık buraya gelip seni suçlamıyor değil mi ?"
DediGözlerimi ondan kaçırıp camdan dışarıya baktım. Yine yağmur yağıyordu. Bu melekler aylardır kime ağlıyordu ? Bana mı ? Sevdiğim adama mı ? Belki de ikimizin yarım kalan aşkına ağlıyorlardır.
"Azıcık konuşsan benimle ikiz. Sesini özlediğimden falan değil yanlış anlama atışacak kimsem olmadığından"
Dedi"Yoo o açığı ben çokta güzel kapatıyorum bence"
Diyen Jungkook'a hırsla döndü Lisa
"Bir sonraki gelişimde seni getirmeyeceğim beyinsiz salak!"
Dedi
"Ne var ya ?!"
Dedi Jungkook
"2 dakika çeneni kapalı tutamıyorsun inanamıyorum sana ya! İnanamıyorum!"
DediOnların gitmesini istediğim için yatar pozisyona geçip yorganımı kafama çektim.
"Peki biz artık gitsek iyi olur"
Diyerek yorganımı biraz aşağıya çekerek saçlarımı okşadıktan sonra yanağımı öptü Lisa
"Annem biraz yemek gönderdi masaya bırakacağım ye olur mu ?"
DediOnu onaylamamı beklemeden kalkıp gitti. Gözümden bir damla yaş akıp yastığıma karışınca boğazımı temizleme gereksinimi duydum çünkü boğuluyordum. Ağzımı açıp ciğerlerime derin bir nefes çekmek istedim fakat olmuyordu. Kalbime bir öküz oturmuştu sanki, sessiz ağlamalarım hıçkırıklara dönüştüğünde diğer günlerde olduğu gibi yastığımı yüzüme bastırıp hıçkırıklarımı içime sakladım.
İçim yanıyordu ne kadar ağlasam bağırsam çağırsam geçmiyordu içimdeki yangın, ona ihtiyacım vardı. Yanımda gelip beni sarıp sarmalamasına, saçlarımı sevmesine, bana sevildiğimi hissettirmesine deli gibi ihtiyacım vardı. Ona ihtiyacım vardı. Peki o gelir miydi ?..hayır. Hayır o artık gelmezdi. O bana artık gelemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEĞİŞİM -2-
Fiksi PenggemarZamanında çok sevdiğim biri bana "Düşünce özgürlüğü bir insanın ölümü olabilir. Bu nedenle ölüm bir nefes kadar yakınımızda" demişti. Şimdi dönüp bakıyorum da asıl ölüm olan düşünce özgürlüğü değildi. Asıl ölüm ağzımızdan çıkanlardı, asıl ölüm hâl v...