15

8.1K 220 10
                                    

    Keyifli okumalar.🍑

      Keyhan'ın hikayesini dinlediğimiz akşam Helen yorulduğunu söyleyip odaya çıkmıştı uyumak için.Hepimiz dağılmıştık, duyduklarımız ağır gelmişti bize.Bunları yaşayan Keyhan'ın içinde ne fırtınalar koptuğunu hissedebiliyordum.Biz bu hale geldiysek o bunca yıl bu ağır hikayeyle nasıl yaşamıştı kim bilir.Ama artık anlatabileceği insanlar olmuş ve onu rahatlatmış omuzundaki yükün bir kısmını kendi omuzumuza almıştık.

O akşam da Helen yattıktan sonra divanda Keyhan'la birlikte uzanmıştık.İkimizde konuşmuyorduk.Ben onu göğsüme çekmiş saçlarını okşayıp öpücükler bırakmıştım o ise göğsümde yavaş yavaş soluklanmıştı.Sobadan gelen çıtırtı sesleri bize eşlik ederken ikimizde uyuyakalmıştık.İkimizde o gün fazlasıyla yıpranmıştık.Hem Berfin olayı hem de Keyhan'ın anlattıkları bizi bir hayli yormuştu duygu olarak.

    Şimdi ise Keyhan'dan önce uyanmış onun güzel yüzünü izliyordum.Ona her baktığımda şükredecek hale gelmiştim.Böyle güzel bir şeyin başıma geleceğini hiç düşünmemiştim. Hayatım boyunca kendimi şanssız bir insan olarak tanımlamışken karşıma çıkan Keyhan'la öyle olmadığımı anlamıştım.

     Keyhan'ı uyandırmak için yüzüne biraz yaklaşmış ve hemen sonrası da Keyhan'ın en sevdiğim parçası olan kırmızı,dolgun dudaklarına dudaklarımı yaslamıştım.Dolgun etleri dolgun etlerimle birleşince karnıma kramplar girmişti.Liseli ergenler gibi kelebekler uçurtuyordu karnımda. Dudaklarımı hiç hareket ettirmeden soluklandım iç açıcı dudaklarında. Dudaklarının verdiği hissi hiçbir yerde hissetmedim,öyle güzel bir histi ki tanımlamak çok zordu.Ben bu adama çok derin şeyler hissediyordum,bu beni bir yandan korkutsa da bir yandan heyecanlandırıyordu.

    Keyhan dudaklarındaki baskıyı hissetmiş olacak ki uyandı.O uyanana kadar dudaklarımı hiç çekmedim dudaklarından.O da gözlerini dahi açmadan kolunu belime atıp bedenimi kendine yaslamış ve hiç beklemeden dudaklarımı ağzının içine almıştı.Yanıyordu, içim cayır cayır yanıyordu.Deli oluyordum bu adamın sıcaklığına.Ellerinin değdiği yerler sıcaklığıyla kavruluyordu.Dudaklarının arasına aldığı dudaklarım kül olmuştu sıcaklığından.

"Günaydın dağ çiçeğim."

"Günaydın Keyhan'ım"

    Boğuk çıkan sesiyle kendimden geçmiştim bile,hiç beklemeden tekrardan dudaklarımı yaslamıştım sıcak dudaklarına.Dayanacak gücüm yoktu bu adamın hissettirdiklerine, bana uzun gelen ama kısa süre önce içime aldığım bu adamın içimde olmasını çok özlemiştim.Yukarıdan ses gelmeyince Helen'in hala uyuduğunu anlamış ve hemen Keyhan'ın özlediğim sikini dışarı çıkartmış ve okşamaya başlamıştım.Daha gözlerini açmamış olan Keyhan'dan dudaklarımı ayırmış ve vakit kaybetmeden üşüyen dudaklarımı sıcak sikine sarmıştım. Hasret kaldığım siki yavaş yavaş tadını ala ala emiyordum.Bu şekilde Keyhan'ı zor duruma sokmuş olacağım ki elini kafama attı ve saçlarımı tutturmak geri çekti.

"Taylan,böyle yapmayasın çabuk geleceğim sanki."

Baygın bir şekilde bakan Keyhan'ın ne kadar zor durumda olduğu kızarmış yüzünden belliydi.Biz ki birbirimizi bu kadar arzulayıp her gün birbirini tadan insanlar olarak bu kadar uzun süre birbirimize dokunmamamız bize fazla gelmişti.O yüzden Helen uyanana kadar ne kadar ileri gidebileceksek o kadar gidecektik.

Yeterince ıslanmış olan dimdik sikiyle ve benimde kasılıp gevşeyen deliğimle vakit kaybetmeden altımdakini sıyırmış yine vakit kaybetmeden beni sabırsızlıkla bekleyen Keyhan'ın sikinin üstüne oturmuştum.Ani gelen doluluk hissiyle seslice inlemiş ve odadaki kardeşimi unutmuştum.Keyhan'da unutmuş olacakki o da sesli bir şekilde inlemişti.Ama ikimizde öyle bir zevke gelmiştik ki kardeşimi o an umursayacak halde değildik.

      O yüzden ellerimle Keyhan'ın göğsünden destek alarak zıplamaya başlamıştım.Hızlı hızlı zıplıyor ve nefes alacak vakit bırakmıyordum bize.Altımda inim inim inleyen Keyhan'ın daha fazla sesi çıkmasın diye üstüne eğilmiş ve o tadına doyamadığım dudaklarına dudaklarımı bastırmıştım.Alt dudağını ağzıma alıp emdikten sonra dilimi devreye sokmuş ve ağzının her yerinde dilimi gezdirmiştim.Boğuk boğuk inleyen Keyhan dilimi ağzının içinden çıkarmama izin vermeyip dilimi önce ısırmış sonra emmeye başlamıştı.İkimizde fazla zevkten kıpkırmızı olmuş ve terlemiştik.

      Kucağında zıpladığım adam ve ben artık sona gelmiştik,dilimi rehin alan adam dilimi serbest bırakmış ve dudaklarımı emip kafasını geriye doğru bırakmıştı.Bende Keyhan'ın üzerinde doğrulmuş ve daha derinlerime doğru almaya başlamıştım sikini.Her tatlı noktama vuruşunda dudaklarımı ısırıyordum çok sesli inlememek için.Birkaç son vuruştan sonra elime aldığım sikime git gel yapmış ve Keyhan'ın karnına boşalmıştım.Altımdaki adam kalçalarımdan tutmuş ve sertçe içime kendini iterek boşalmıştı.

     Zevkten beynim pelte olmuş bir şekilde kendimi Keyhan'ın göğsüne bırakmıştım. Hemen kollarını sırtıma dolayan Keyhan saçlarımın arasına bir öpücük bırakmıştı. Biraz nefeslendikten sonra Keyhan benimle birlikte ayağı kalkmış ve banyoya doğru ilerlemişti. İyiki banyomuz aşağıdaydı yoksa ne hallere gireceğimizi tahmin bile edemiyordum. Kendimi kaybedip kardeşim hemen üst kattayken bu işi yapmıştım ama şimdi düşündüğüm zaman hiçte mantıklı bir şey yapmamışım.Anın getirdiği utançla Keyhan'ın boynuna kafamı gömmüştüm.Eminim ki şuan yüzüm kıpkırmızı olmuştu çünkü yüzüm cayır cayır yanıyordu.

Banyoda Keyhan'la birlikte yıkandıktan sonra mutfağa geçmiş ve kahvaltı hazırlamaya başlamıştık.Biraz sonra aşağı inen uykudan yeni uyandığı belli olan kardeşim merdivenlerden aşağı inmişti.Uykudan yeni uyanmış olduğunu belli eden hali rahatlamama neden olmuştu.Ne kadar çok fazla utanma belirtisi göstermesem de ailemden birinin sevgilimle yaşadığım seksi görmesi veya duyması beni fazlasıyla utandırırdı.

"Günaydın abi ve enişte."

Bir gözü kapalı şekilde günaydın diyen kardeşime karşılık olarak mırıldanmıştım. Banyoya ilerleyen kardeşimin ardından yaptığım işe geri dönmüş ve kahvaltı hazırlama işini tamamlamıştım.Yanımda bana yardım eden Keyhan sabahın etkisiyle kendine gelememişti sanırım ya da benim gibi yaptığımız şeyin doğruluğunu tartıyordu, sanırım ikincisiydi çünkü onundan benden farkı olmayan kırmızı yüzü bunu belli ediyordu.

Daha fazla utanç içine girmeden kardeşim masaya gelmiş ve hep birlikte kahvaltı yapamaya başlamıştık.Ben kahvaltımı yapıp okula gidecektim.Anlaşmışız gibi sessiz bir şekilde kahvaltımızı yapıyorduk.Keyhan ve ben hala kırmızı haldeydik.Umarım kardeşim durumu fark etmez,yoksa inattır ağzımızdan laf alana kadar susmazdı.

"Abim ve eniştem suratınız haline ne öyle bir şey mi oldu?"

Ah canım kardeşim ya bir kere de beni yanılt ya bir kere.Keyhan'la birbirimize bakmış ve yine utanarak kafamızı kahvaltı tabaklarına eğmiştik.Ama kardeşime cevap vermeliydim yoksa hemen imalar yapmaya başlar ve hiç susmazdı.

"İçerisi çok sıcak oldu sanırım ondan.Keyhan'a sobayı az yak dedim ama bütün odunları attı sağolsun."

"İçerisi o kadar sıcak değil aslında,hasta mı olacağım yoksa."

Kendini sorgulaması iyi bir şeydi bu inandığı anlamına gelirdi.O yüzden rahatlamış bir şekilde açıklama yapmaya devam etmiştim.

"Sen yeni uyandığın için öyledir biz kahvaltıyı hazırlarken hareket edince sıcak fazla gelmiştir bize."

Saniyede kırk yalan söylemiştim.Ne kadarda mantıklı yalanlar,kendimi ayakta alkışlıyorum resmen.Daha fazla uzatma gereği duymadan kafasını sallamış ve beni onaylamıştı.Keyhan'a döndüğümde yüzünde ufak bir gülümseme ve parıltılı gözlerle bana bakıyordu.Minnettar bakışları benimde yüzümde ufak bir gülümseme oluşturmuştu.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Helen'de bizimle gelmek istemiş ve hazırlanmaya başlamıştık.Hazırlandıktan sonra evden çıkmış ve okula doğru yürümeye başlamıştık.Konuşa konuşa yürürken karşımıza çıkan bedenle hepimiz yerimizde kalmıştık.Keyhan'a döndüğümde gözünde oluşan öfkeyle benden daha sinirli olduğunu anlamıştım.Helen'in yüzünde ise anlam veremediğim bir sırıtma vardı.Eğer ben kardeşimi tanıyorsam bu sırıtmanın altından bir şeyler çıkardı.

Çoban bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin