"Benimle çıkar mısın Jimin?"
Jimin duyduğu soruyla afallamıştı. Duyduğu soru onu bir hafta önce Yoongi'yi kaybedeceğini düşündüğü o güne götürmüştü.
Flashback
"Ah, başım."
Yoongi yataktan usulca doğrulurken Jimin yaslandığı duvardan sırtını çekti. Yoongi'nin bakışları Jimin'i bulduğunda afalladı.
"Günaydın Jimin. Saat kaç? Erken kalkmışsın."
Jimin bir yandan hala tırnaklarını ısırıyordu. Geceden beri tüm tırnak etleri kanamıştı ve ara ara artık sızlıyorlardı.
"Günaydın Yoongi..."
Yoongi, Jimin'deki farklılığı çözememişti.
"Noldu Jimin?"
Jimin derin bir nefes aldı. Elleri titriyor, gözleri doluyordu.
"Yoongi... Özür dilerim."
Yoongi duyduğu özürle afalladı. Ondan kimse özür dilemezdi ki.
"Neden özür diliyorsun Jimin?"
Usulca yataktan doğruldu Yoongi. Jimin de adımlarını ona yaklaştırdı.
"Dün gece, çok kötü şeyler oldu."
Yoongi hatırlayamadığı anlarda ne olduğunu merak etmişti.
"B-ben hiçbir şey hatırlamıyorum. Kötü bir şey mi yaptım?"
"Sen değil. Biz çok kötü şeyler yaptık."
Yoongi, Jimin'in dediklerini anlayamıyordu. Ne olmuş olabilirdi ki dün gece?
"Jimin... Anlamıyorum ne oldu dün gece? Söyle."
Jimin daha fazla dayanamayarak burnunu çekti. Dün geceden beri boğazını acıtan yumru şimdi boğazını resmen tırmalıyordu.
"Biz çocuklarla senin evine gittik. Adresi sen verdin bize. Hoseok ve Taehyung babana saldırdılar..."
"Ne?"
Yoongi'nin vereceği tek tepki buydu. Babasına nasıl saldırmış olabilirlerdi ki?
"Gerçekten çok özür dilerim Yoongi."
"Ne oldu baştan anlat."
Jimin yavaşça derin bir nefes vererek bütün geceyi anlatmaya başladı.
"Çocuklar doğruluk cesaretlikte senin üzerine çok gittikleri için sen babanı ve anneni bize anlattın. Babanla kavga ettiğini de anlattın. Çocuklar babana çok sinirlendiler. Sen de konumu atınca evine gittik. Hoseok hyung ve Taehyung babana bir yandan bağırırken bir yandan taş fırlattılar. Baban ise polisi aramaya kalkınca biz de kaçtık. Gece bundan ibaret."
Jimin lafını bitirir bitirmez kapının çalması bir olmuştu. Kapı usulca açıldığında Hoseok ve diğerleri kapı aralığından Yoongi'ye bakıyordu. Belli ki onlar da doğru düzgün uyuyamamışlardı. Hoseok ellerini önünde birleştirerek kapıdan içeriye girdi.
"Özür dilerim Yoongi. Babana saldırmamalıydım. Ne de olsa o senin baban."
Yoongi olanları idrak etmeye çalışıyordu. Şimdi ne yapması gerekiyordu?
"Ben kesik kesik hatırlıyorum o anları. Tam emin değilim ama. Yani ne diyeceğimi bilmiyorum."
Saçlarını karıştırdı Yoongi. Tuhaf hissediyordu.
"Beni korumak için bunu yaptınız değil mi?"
"Senden nefret etmeme rağmen ben bile çok sinirlendim Yoongi. Bu yüzden ben de birkaç taş fırlattım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑺𝒊𝒍𝒍𝒂𝒈𝒆 | yoonmin|
Fanfiction+82**********: Ağlama. Park Jimin: Kimsiniz? +82**********: Sadece, ağlamanı istemeyen birisi... Yoongi sana hakaret ederken seni koruyamadığım için üzgünüm.