Multimedya Altay:))
İyilik yada kötülük her iki kavramı ayırt edemiyordum. İyilik çıkarsız olmalıydı fakat yaşadığımız bu dünyada çıkarsız olan hiç bir şeye rastlamamıştım. Kötülüğün ise nedeni olmalıydı,insanı kötülüğe iten birşey.
Sevgi mesela çıkarsız,koşulsuz,şartsız olması gereken bir eylemdi.
Hoş gerçi ben saf sevgiye hiç rastlamadım.
Niyesiz sevilmedim mesela.
Annem terketti babam annem yerinede sevmek zorunda kaldı. Etrafımdaki insanlar beni ben olduğum için değilde annesiz olduğum için acıyarak sevdiler. Hayat önümüze ne sunuyor bilmeden uyanıyoruz her sabaha ve bu öylesine bir şey değildi.Gözlerimi aralayıp tekrar kapattım sağ tarafımda duran karaltıyı yastık varsayıp soluma dönecektim ki dün akşam koltukta uyuduğum gerçeği beynimde bir şimşek gibi çakmıştı. Tekrar gözümü açıp baktığımda ise yanımda yatan Altay ile göz göze geldim.
Deli miydi bu ne işi vardı benim yatağımda.Gözlerim fal taşı gibi açılmış Altay'a bakıyordum. Yanaklarım al al olmuş bedenim kasılmıştı.
Kaşlarımı çatıp Ne işin var burada?Ne demek ne işin var ?
Sen yoksaaaa.. deyip çarpıkça güldü.Ne demek ben yoksaaaa? Panikle sorduğum bu soru ile ciddileşti.
Dün geceyi hatırlamıyorum diyemezsin Doktor.
Omuzlarımı düşürüp Dün gece ne oldu ki diye sordum şaşkınlıkla.
Neler olmadı ki dedi hemen istifini bozmadan ellerini ensesinde birleştirip dahada yerleşti yatağa.
Altay doğruyu söyle biz ayyy şey yani dün gece ne oldu ?
Aferin Yasemin ne güzel de bocalıyorsun aferin kızım aferin. İç sesime lanet edip Altay'a odaklandım.
Bu üzgünlüğün hatırlamadığın için mi ?
Neyi hatırlamam gerekiyor Altay ?
Dün geceyi işte.
Saçlarımı sinirle geriye savurdum.
Yüzüm domatesi andırmayacak kadar kırmızıydı.Gerçekten pes Yasemin seni o kadar yatağına taşıdım sonra sen vatoz balığı gibi koluma yapıştın ve bırakmadın.
Anlattıkları karşısında utancımdan şekilden şekile giriyordum o ise bu halimden zevk alırcasına konuşmaya devam etti.
Bende uyuya kalmışım.
Sen ne olduğunu düşünmüştün ki ?Hiç hiç bişey ne düşünebilirim ki ?
Deyip ayaklandım ve banyoya koştum.
Elimi yüzümü yıkayıp bileğimde ki tokayla saçlarımı bağladım.
İçeriden gelen telefonumun melodisiyle tekrar odaya döndüm.
Döndüğümde Altay çoktan odayı terketmişti. Muşmula suratlı şey.
Öyle deme doktorcum taş gibi çocuk çarpılırsın.
Bu iç sesim neden çenesini kapamıyordu ki.Arayan Melisti daha fazla bekletmeden telefonu cevapladım açar açmaz Melisin tiz sesi kulağıma dolmuştu.
"Aiiiyyy Yaseminnnn Yandık biz vallahi yandık"
Sana'da Günaydın Meliscim ne oldu Karadeniz'de gemilerin mi battı sabah sabah..
"Kız keşke batsaydıı"
Arkadan Anıl 'Abartıyorsun ama hayatım'demiş peşinden "Sen sus sen konuşma Anıl!!"
Diye çemkirerek Anıl'ı susturmuştu.Meliscim ne oldu korkutuyorsun beni ?
"Menekşe Babaanne geliyor bencede korkmalısın"
Sorar bir ifade ile Menekşe Babaanne ? Deyip onu tekrarlamıştım.