KALPTEN KALBE -7-

1.4K 76 47
                                    

Yeni bölümle hepinizi kucaklıyorum yoldaşlarım💕.

Tunahan'ın hayatına hoş geldiniz 🥳.

İyi okumalar.

☀☀

Sabah anamın verdiği kaptaki yemeğin son lokmasını da ağzıma koyup çiğnerken kapların kapağını kapatıp masamın çekmecesine koydum. Karşı ki duvarda asılı duran guguklu saatten öğle namazının saatini kontrol ettim ve elimde ki işin paketlemesini yapmam için yeterli sürem olduğunu fark ettiğimden arka taraftan paketleyeceğim aynayı alıp çalışma masasına koydum, ardından da aynanın sığacağı paketi alıp aynanın başına döndüm.

Dakikalar geçmiş, çalan radyodaki melodiye eşlik ederken paketlemeyi bitirdim. Paketin üstüne yanda ki alanda bulunan not kağıtlarından birine müşterinin ismini, ücretini yazarak para bandıyla paketin üstüne tutturdum. Aynayı da müşterilerin alması için kendi yaptığım diğer malzemelerin yanına dikkatlice koydum. 

Radyoda ki şarkı değişmiş, hiç bilmediğim bir şarkı başlamıştı. Eğildiğim yerden dikilip bir süre camdan yolu izleyerek şarkının sözlerine kulak verdim. Kendimi bulduğum sözleri vardı. 

Beni kendine / aşık ettin sen / sana bağlandım maalesef / kaçamam her bir nefes / daha dar senden uzaklaştıkça / sana bağlandım bu bir felaket*

Kendimi şarkının ikinci kısmına aklıma kalan sözlerine eşlik ederken bulduğumda gözlerimin önüne onu ilk gördüğüm zaman ki gözleri, kulaklarıma sesleri gelmeye başladı. İpeksi, neşeyle şakıyan sesi ve sesine tezat dinginlikle bakan gözleri beni etkilemeye yetmiş ve o günden beri kalbimde bir ağırlık vardı. 

Şarkının notaları yavaş yavaş biterken dükkanın kapısı açıldı ve içeri aynayı teslim alacak müşterim geldi. Gülümseyerek içeri giren hanımefendiyi selamlayıp radyoyu kapatmak için ilerledim. 'Siz buyurun oturun bende siparişinizi getireyim.' dedim, paketi almak için adımlamaya koyuldum. Hanımefendinin adı Aysel idi. Bu mahalle de oturmuyordu fakat mahallelinin birisinin akrabasıymış ve tavsiye ile bana ayna yaptırmaya gelmişti. 

Ücretini ödeyip gitmiş ve ben de namaz saatinin geldiğini fark edip dükkanın kapısına namazdayım geleceğim yazısını asıp kapıyı kitleyerek ileride ki camiye doğru adımlamaya başladım. 

Benimle beraber camiye doğru giden birkaç kişi daha vardı onlarla selamlaşıp, camiye gidene kadar hal hatır sormak maksadında mini sohbet eşliğinde camiye vardık. 

Avluya girdiğim de gözlerim ve kulaklarım kalbimin gümbürtüsüne kayıtsız kalamayarak sahibini bulmak için arayışa girmiş fakat zorla da olsa bakışlarımı önüme çevirmeyi başardım. 

Sevgili kulak ve göz, kalbin her dediği yapılmaz. Rica ediyorum. 

Caminin içine doğru adımlarımı doğrulturken avluda oturan İmam Hamdi efendi yanındaki adam kalkınca namazı kaldırmak için camiye ilerlerken beni görüp yanıma gelerek selam verdi. 'Selamünaleyküm Tunahan, nasılsın?' dedi, kafamı sallayarak sağ elimin avcunu göğsüme iki defa pat pat vururken selamını alarak ona yönelttim. 'Aleykümselam hocam, Allah'a şükür iyiyim. Siz  nasılsınız?' dedim ve caminin için girmemizle hoca da Allah'a şükürler olsun deyip namazı kıldırmak için yerine ilerledi. 

Namazı kılıp hemen dükkanda bekleyen işlere döndüm. Radyoyu açıp önce yarına yetişecek olan orta sehpanın son kalan işlerini yapmaya koyuldum. Son olarak zımparası, boyası ve cilasını yapıp kuruması için dükkanın arka bahçesine güneşin olduğu bir alana koyup tezgaha sıradaki işi yapmak için yerleştim. 

KALP SIZIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin