Karışmayan Sular

9 -Soyum Rahat -

" Bura ne zamandır var ?"

diye soran Canere döndüm ,üstüne örttüğüm montu omuzlarına ağdırmış, saç baş dağınık bir şekilde ayakta durmaya çalışırken etrafı inceliyor ,biraz önce fırından çıkarttığım bardaklara bakıyordu .

" Çok olmadı " dedim umursamaz bir tavırla." Tesadüfen öğrendim "dedi, kırgın bir ses tonuyla " tesadüfen öğrenmedin " dedim ona doğru yürürken tam karşısına geldiğimde " öğrenmeni istemeseydim öğrenmezdin " dedim. uzanıp omzuna ağdırdığı montu mu tek hamlede aldım . Montu üzerime giyerken "sen ve ben başka bilen yok " dedim . " sevinmeli miyim" dedi, kafamı salladım ." İmer Dem seni sırdaş seçti ,onore olman lazım " güldü; gür kahkahası atölyede yankılanırken, kaşları çatıldı kısılan gözleriyle ardımdaki rafa doğru yürüdü .

Kutularla dolu rafa doğru dönüp , baktığı yere baktım . Eli kutular Üzerin de gezindi " annem, babam , dedecim " bana doğru bakıp tekrar rafa döndü " Işıl hanım , Lara ,Sıraç, Sevim, Ahu ," bir süre durakladı ". Baktığı kutuya yaklaştım ,sesiz bir şekilde "Görkem" dedi . Kutuya bakmaya devam ederken, kenardaki tabureye oturdum . " Bu kutularda ne var " dedi " benden bir kaç anı " dedim . Gözleri rafı bir kaç kez taradı . Tekrar tekrar okudu kutuları " Benim kutum nerde " dedi . " sana kutu yapmadım "dedim . Yüzü düştü tekrar önündeki kutuya döndü " Görkem , bu herife bile yaptın ama bana yapmadın mı " Kafamı salladım .

Dudağının kenarı yukarı kıvrıldı yüzünde beliren gülümseme Kırgınlıktan başka bir şey göstermiyordu raftaki diğer kutulara bakmaya başladı . Daha fazla üzülmemesi için " senin için yaptığım şey o küçük kutuya sığmaz " dedim donuk bakışları sanki o an canlandı , ben bu ana gözlerimle tanık oldum. Yüzündeki ciddi tavrı bozmamak için kendiyle savaşıyor gibiydi " nerde "dedi .

Umursamaz ama bir o kadar da meraklı bir şekilde. Ellerimi bilmiyorum dercesine havaya kaldırdım omzumu umursamaz bir tavırla silkerken " bilmem " dedim . Gözlerini kısıp bana doğru yürüdü " çok kötüsün " dedi . " beraber buluruz belki ben de sana eşlik ederim olmaz mı" dedi yalandan cilveli çıkan sesi beni güldürürken yalancı bir ciddiyetle" bakarız " dedim.

" Gerçekten burdan kimsenin haberi yok mu" kafamı iki yana sallayıp " yok " dedim. " bana doğru adımladı " Hayalini gerçekleştirmene sevindim " dedi .
" Hayalimdeki atölye böyle izbe ve küçük bir yer değildi " dedim , içli bir şekilde ona bakmaya devam ettim .
" Yetinmeyi bilmiyorsun" dedi teselli etmeye çalışır gibiydi " İmkanım varken yetinmek çok ezici , babamdan yardım istesem cadde üzerinden büyük bir yer açardım . Ama bu uğraşları boş işler olarak görüyorlar oysa benim için bu iş her şeyden önde tuttuğum ,ailemden bile ,gizli kapaklı yapa bileceğim kadar önemli. Burası da bana özel kalsın istedim,benim aksim olsun göze görünmesin, kenarda köşede kalsın istedim. "Eliyle omzumu sıvazladı bana üzgün bir ifade ile bakarken oturduğum tabureden kalktım "Neyse " dedim kapıya doğru yürürken " evdekilerin dışarıda olduğumdan haberi yok kahvaltıya yetişmem lazım " dedim. Benden sonra oda atölyeden çıktı.

" biz sahile kafa dağıtmaya gittik , sen o saatte orda ne yapıyordun " diye soran Canere " kafa dağıtıyordum diyip arabaya bindim oda ön koltuğa oturdu " Seni kendi evine mi bırakıyım " kafasını iki yana salladı" ben o evi elden çıkardım , aile evine dönüş erken oldu anlayacağın" göz ucuyla ona baktım "neden" dedim . Yüzünde hafif bir tebessüm belirdi " tek başıma canım sıkıldı, evdeyken ablamla uğraşıyorum en azından " bende güldüm " ablanın nişanı olucakmış yeni öğrendim annemden " kafasını biraz yana yatırdı " Evet , yaz gelmeden yapalım diyorlar " derin bir nefes aldı " Mutlu olsun başka bir şey umrumda değil , o herifi oldum olası sevmiyorum " Canerin yüzü tekrar düştü .Caner biraz kıskanç bir adamdı ablasının evleneceği adamı neden sevmediği az çok belliydi . Sevdiği şeyleri paylaşmak pek hoşuna gitmezdi, küçükken de böyleydi ,bu huyu hiç değişmedi .