Sidelya Özkan'dan
2 saat sonra...
Elimdeki seruma boş gözlerle bakıyordum.
Korel hala ameliyattaydı.
Bel boşluğundaki kırık cam parçalarını teker teker çıkartmaya çalışıyorlardı.
Şuanlık hayati bir tehlikesi yoktu, ama ameliyattan çıktığı zaman her olasılığa karşı beyin tomografisi çekeceklerdi.
Ben ise, ben bir kez daha bebeğimi kaybetme tehlikesi geçirmiştim.
Ve bu sefer benimle kalması, mucizeydi.
Sanki, hayata tutunmak için savaşıyor gibiydi...
Abimin öğrenmemesi için Lavin çok uğraşmıştı.
Hastanedeki doktorlarla konuşmuş, şu durumda bile beni düşünmüştü.
Ben hastaneye sancılarla gelmiş, acile yatırılmıştım.
Ufak bir baygınlık geçirmiştim ama doktor bunun acıdan olduğunu söylemişti.
Yaklaşık yarım saat önce damar yolumdaki serumu çıkartıp kalkmış, ameliyathanenin başına gelmiştim.
Beni orada bulan Yiğit'le Lavin hem şaşırmış, hemde korkmuşlardı.
Her ne kadar ikna etmeye çalışsalarda en sonunda kabul etmeyeceğimi anlayınca iki hemşire çağırıp damar yolumun yeniden burada açılmasına karar vermişlerdi.
Bana kalsa şuan onu düşünecek durumda değildim ama serumun onun hayati açısına katkısı olduğunu bildiğim için karşı çıkmamıştım.
Serum tutucuyu ve serumu buraya getirmiş, açtıkları damar yoluna takmışlardı.
Gözüm bir serumda bir kapıdaydı.
Neslişah Teyzeler kazayı öğrenince Havin'i de almış, gelmişlerdi.
Kendisi beni önceden severdi, çok hemde.
Ama boşanan kişinin ben olduğumu düşündüğü için bana olan bakışları, kin dolu gibiydi.
Umrumda değildi.
Ne olduğumu, ne yaptığımı biliyordum.
Kimse umrumda değil. Kimse umrumda değil.
Koridordan ağlayarak gelen bir kadın görünce istemsizce oraya döndüm.
" Korel! "
Bu o kadındı.
Evde beraber oldukları kadın...
Burada ne işi olduğunu zerre bilmiyordum.
Merakta etmiyorum demeyi çok isterdim ama maalesef merak ediyordum.
Ne gibi bi bağlantıları vardı ki?
Kadının bir yere oturmasını beklerken onun gözleri beni buldu.
" Sen! Her şey senin yüzünden oldu.
Daha bir kaç saat önce onunlaydım, gülüyordu! Senin yanına geldi ve buradayız! Kaza yapmış, hepsi senin yüzünden, senin yüz- "Daha fazla katlanamayarak konuştum.
" Kes sesini! "
" Yalan mı? Hayatını mahvettin
onun! Utanmadan bir de hastaneye mi geliyorsun sen! Biraz
gururun olsu- "Kolumdaki bitmemiş serumu bir kez daha bandından çekerek çıkarttım.
Kan, bant aniden açıldığı için fazla akıyordu ama şuan sadece kadına odaklanmıştım.
![](https://img.wattpad.com/cover/339606592-288-k531575.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldız Çiçeği
Novela JuvenilGözümdeki yaşlar, elimdeki minik fotoğraf ile önümdeki denizi izliyordum. İnsan kendi canından olan birini kendinden koparmak ister miydi? Ben istiyordum. Çünkü o aynı zamanda başka birine aitti. Olmaması gereken birine... Veya olmaması gerek...