Saat ikiye geliyordu. Dışarda bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu. Kasetten gelen ses kesintiyi uğrayınca kadın yerinden doğruldu. "Ne oldu birden bire" dedi. Açıp kapadı, iki üç kere vurduktan sonda şarkı kaldığı yerden devam etti.
Önce tuttun elimden sonra neden bıraktın
Yıllanmış şarap gibi yaktın içimi yaktın
Ecel kapımı çalsa yine kalbimde sensin
Hem aşkımsın sevgilim hem bitmeyen çilemsin
Hem içiyor hem şarkıyı söylemeye devam ediyordu. Bitince bir kadeh daha doldurdu. Kapı çalınca şarabını bırakıp, şarkıyı kapattı. Ayağa kalkınca başı döndü, yavaş yavaş sarhoş oluyordu. Kapının kulpuna asılıp açtı. Karşısında sırıl sıklam olmuş sevgilisini görünce şaşırdı. Kafası yerinde değildi. "Hoşgeldin." diyebildi zar zor. Adam hiçbir şey demeden içeri geçti. Kadından da peşinden gidiyordu ki başının döndüğünü fark etti. Yağmur yerini gök gürültüsüne bırakmıştı. Birden elektrikler kesilince karanlıkta kaldı.
"Sevgilim nerdesin elektrikler gitti."
Salondan seslenen sevgilisi "Burdayım canım salona gel" dedi. Kadın, salona gelene kadar elektrikler geri gelmişti. Kapı tekrar çaldı.
"Birini mi bekliyordun?" sevgilisi bugün garip davranıyordu. "Hayır." dedi. Gidip kapıyı açtığında sevgilisi gelmişti. Hırsla dönüp salonda oturan sevgilisine baktı. Yoktu! Kapıda beklemekten sıkılan adam söylene söylene "Nerdesin sen iki saattir ağaç oldum kapıda" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Yolculuğu: Kayıp Ruhlar Şehri
Paranormal.. Kadın, kapının arkasındaki şeyin kim veya ne olduğunu bilmiyordu. Ama içindeki korku, onu hareket edemez hale getirmişti. Sonunda kapı açıldı ve karşısına çıkan şey, onun hayatını sonsuza kadar değiştirecekti.
