Bir zamanlar, İstanbul'un çevresinde bulunan bir kasabada, halk arasında "Kırmızı Ev" olarak bilinen bir ev vardı. Bu ev, uzun yıllar önce bir aile tarafından satın alınmıştı ve ailenin üyeleri burada yaşamaya başlamıştı. Ancak, bir gece evde çıkan yangın sonucu ailenin tamamı hayatını kaybetmişti.
O günden sonra, "Kırmızı Ev" adeta hayaletlerin yuvası haline gelmişti. İnsanlar buradan geçerken, evden garip sesler duyduklarını söylüyorlardı. Kimileri, evin bahçesinde siyah bir gölge gördüklerini iddia ediyorlardı.
Bir gün, genç bir çift, "Kırmızı Ev"e taşınmaya karar verdi. İlk başta, kasaba halkı bu fikre şiddetle karşı çıktı ve çifti uyardılar. Ancak, genç çift inatla evde yaşamaya kararlıydı.
İlk günlerde her şey normaldi. Ancak, bir gece çift, evde garip sesler duymaya başladılar. Biri, ağlamaya benziyordu, diğeri ise fısıltılar gibi geliyordu. İşin tuhafı, bu sesler hep aynı saatte duyuluyordu.
Günler geçtikçe, durum daha da kötüleşti. Çift, evin birçok yerinde kanlı el izleri gördüklerini iddia ettiler. Ayrıca, evdeki bazı eşyaların yerleri değişiyordu ve bazıları kayboluyordu.
Bir gece, çift uyurken, evdeki tüm kapılar ve pencereler kendiliğinden açıldı. Çift, evin içinde hareket eden bir gölge gördüklerini söylediler. Bu gölge, ölü ailenin hayaletlerinden biri olabilirdi.
O günden sonra, çift evden kaçmaya karar verdi. Ancak, evde kalmak zorunda kaldıkları son gece, kendilerini bir kabustan farksız bir deneyime hazırlamalıydılar. Hayaletlerin öfkeli ve karanlık enerjileri, çifti korkunun en uç noktalarına sürükleyecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Yolculuğu: Kayıp Ruhlar Şehri
Paranormal.. Kadın, kapının arkasındaki şeyin kim veya ne olduğunu bilmiyordu. Ama içindeki korku, onu hareket edemez hale getirmişti. Sonunda kapı açıldı ve karşısına çıkan şey, onun hayatını sonsuza kadar değiştirecekti.
