❝Tutkular söz konusu olduğunda, asil bir leydi bile aklını kaybedebilir. Böyle bir durumda skandalları beklemek normaldir, Bayan Bridgerton. Aşk hayal edebileceğiniz en büyük kural bozucu sebeptir.❞
bridgerton fanfiction.
matt smith fanfiction.
2206...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: KRALİÇE'NİN GÖZDESİ
❥
Bridgerton mülkünde kopmakta olan fırtına, hanımlar için panik havasıyla geçiyordu. Eloise'in çığlıklarına büyük kız kardeşi Grace'in memnuniyetsizce söylenmeleri karışırken, Francesca'ya göre çocukluk eden ablalarına sadece Hyacinth katıla katıla gülüyordu.
İki genç hanımın Kraliçe Charlotte'a takdim edilme günü gelmişti. Diğer tüm genç hanımlar gibi onlar da bir anlığına bile olsa pencereden atlama gibi fikirleri düşünüyorlardı. Sabah vakti huzurlu olmalıydı. Ama korse giydirilen genç kızların huzura dair beklentileri sona ermişti. Hizmetliler delirmek üzereydi. Ellerinde elbiseler ve ayakkabılar ile oradan oraya koşan zavallı çalışanları izleyen Benedict'in sabah çayını yudumluyor olması lüks sayılırdı. Merdivenlerin ilerisindeydi. Orta alandaki koltuklara oturmuş ve etrafında koşturan Gregory'e durması adına seslenirken, dün geceden kalma sarhoşluktan kurtulmaya çalışıyordu.
Anthony gergindi. Takım elbisesinden yana dert yanarak evlerinde turluyor gibi bir o odaya giriyor, bir bu odadan çıkıyordu. Üst kattaki bağırışmalarda bolca isyan vardı. Çay fincanının dibi görüldüğünde, Benedict kız kardeşleri Grace ve Eloise'in çığlığını duymuştu. Gidip bakmalı mıydı? Tabiki de hayır!
Aklı başında hiçbir Bridgerton erkeği, takdim gününe hazırlanan isteksiz ve vahşi ruhlu kız kardeşle konuşmazdı. Colin de burada olmadığına göre iki ağabeyin sessizliği sürmüştü. Gregory küçüktü ama. Henüz tecrübeli olmaya fırsat bulamadığı için merakla yukarı kata koşturmuştu. Benedict onun kız kardeşleri tarafından korselere karşı kalkan olarak kullanılacağını bilerek küçük Gregory'e üzülmüştü. Ama asla uyarmamıştı.
"Leydi Whistledown'ın yeni gazetesi dağıtıldı mı?"
"Hayır." dedi Anthony. Gömlek yakası düzgün olduğu hâlde kurcalamaktan vazgeçmiyordu. Giriş kattaki odaların hepsini gezmiş olmalı ki nihayet, çayı bitmiş olan Benedict'in yanına gelerek oturdu. Gerginlikle soluyordu. Geçen sezon Daphne için de paniklemiş gibi sert önlemler almıştı ama bu sezonun ağırlığı daha fazlaydı. Grace ve Eloise, damat adaylarından daha beterlerdi. Öte yandan, onun da vaktiydi. Artık evlenmesi gerekiyordu ve hanımların takdim töreninde Anthony Bridgerton kendisi için uygun bir aday bakacaktı.
"Fazla endişe ediyorsun, kardeşim."
"Haksız mıyım peki, Benedict?"
"Yani..." Benedict bu sezon öne çıkan iki kız kardeşini de düşününce, korku ile dolmuştu bir anlığına. "...ailemizin sonunu bile getirebilecek iki kızı aynı anda sosyeteye takdim ediyoruz. Ben senin yerinde olsam kaçıp saklanır ya da ölü taklidi yapardım."
"Çok destek oluyorsun, gerçekten!"
"İkinci oğul olmanın şansı, kardeşim."
Anthony ona vuracak gibi bakmış olsa da arkasına yaslanmaktan başka bir şey yapamamıştı. "Sen dün gece yine neredeydin?"
