Üç arkadaşın hikayesi.
İsimleri Lavin, Gökçe ve Mavi.
Büyük bir inançla gökyüzüne süzülmesini sağladığınız dilek fenerlerini düşünün
O inanç, kızlar için geleceğe olan umutlarını temsil ederken, gökyüzüne süzülen ise kendileriydi
Bu onlar için hay...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Instagram: dilekkfeneriii
***
"Pars ne diyecek acaba?" dedi düşünceyle Gökçe "İlker'in dediği gibi aşk itirafı olabilir mi ki?"
" Bir fikrim yok" diye yanıtladı Mavi "Ama eğer Lavin' i üzecek bir şey söylerse onu gebertirim"
Okulun bahçesinde bir bankta oturuyorlardı.Törenin başlamasına yarım saat kalmıştı.
"Yok canım öyle bir şey niye söylesin" dedi Gökçe şaşkınlıkla "Aşırı korumacı davranıyorsun" "Hem.." diye devam etti "Öyle bir şey olsa bile Lavin gereken cevabı verir, karşısındaki sevdiği kişi olsa bile cevabını esirgemez"
"Doğru" dedi Mavi iç çekerek "Ama, bazı erkekler Pars gibi iyi gözükse de sonra şerefsiz çıkıyor."
"Unuttun mu geçen tuvalette kızın birini sevgilisi yüzünden ağladığını görmüştük... aldatmış kızcağızı pislik !"
"Nasıl unutabilirim?! Kızın ağlayan sesi hâlâ kulaklarımda.." dedi Gökçe o anı hatırlayarak. İçi yine acımıştı.
"İşte bu yüzden hiçbirine güvenmiyorum... Ne oldukları belli bile değil" diye devam etti Mavi hınçla
"Haklısın" dedi durgunca Gökçe "Ben de öyle..."
"Ama yine de önyargılı davranmayalım.. ayrıca bizim kendi yakın erkek arkadaşlarımız var onların öyle davranışları yok"
