Kaulitz İkizleri Ve Anna

Hafta Sonu 2

Keyifli keyifli uzun bölümü okuyunn
____________________________
Ama Tom önüme geçti ve,
Tom: Akşam Laura, Bill ve ben yemeğe çıkıyoruz. Laura benden sana bunu söylememi istedi.
Dedi ve gitti. Arkasından eminim öyledir diye mırıldandım. Bunu duymuş olacak ki,
Tom- Arkamdan konuşma Anna o söyledi.
Bu sefer yüzüne eminim o söylemiştir. Dedim. Aah! (O ah değil korkmayın) Yine sinirlerim tepeme çıktı! Güzelce giyinmiştim ama bana tek iyi gelen şeyi yapmam gerekiyordu. Odaya geri girdim ve banyoya gittim. O sırada yan odadan duş sesi geldi. Tom duş alıyordu. O mükemmel fikri uygulamaya geçtim. Duşa gerçekten girdim ve en soğuk suya açtım. Yan odadan, "SENİ OROSPU NE AÇIYORSUN SUYU?!" diye ses geldi. Gülüp, "Yalan söylemicektin 'Kedicik' dedim ve suyu sıcağa çevirdim. Sonunda susmuştu. Tam başımı suyun altına sokmuştum ki yan odadan duvara karşı GÜM diye bir ses gelmişti. Duşun başı da kafama düştü. "AAH" diye bağırmıştım. Çok acımıştı çünkü. Üstüme hemen sütyen ve bir şort geçirdim. O sırada başım dönmeye başladı ve komodinin üstüne düştüm. Ses çıkarmış olacağım ki gözlerimi açtığımda başımda Tom vardı, ve beni kendi yatağına yatırmıştı. (Tom'cum İyi misin CANIM) Ne olduğunu anlamamıştım. Tom uyandığımı görünce birden özür diledi.Şimdi anlamıştım ne olduğunu. Duvara vurunca duşun başlığı düşmüş, kafama gelmiş. Bende üstümü değiştircem diye bayılmışım. Başım komodinin üstüne çarpmış. Ordaki vazo yere düşmüş ve ses yapmış. Sonra Tom paspasın altındaki anahtardan içeri girmiş ve beni kendi odasına getirmiş. (MY SUPERMAAAN) Uyandığımda başım zonkluyordu. Hemen oturma pozisyonuna geçtim. Çok kötüydüm. Ayağa kalkmaya çalışırken Tom beni geri oturtturdu. Yine düşersin falan hiç uğraşamam dedi. Hem gıcık olmuştum hemde yanımda biri olduğuna sevinmiştim. Ondan telefonumu istedim. O da verdi. Laura'ya mesaj attım: Laura nerdesin? Gelebilir misin? Başımı vurdum çok dönüyor. Ama o bana dönmedi. Mecburen Tom'la kaldım. Akşam olduğunda başımda kocaman bir morluk vardı. Kalkabilmiştim ama Tom beni salmıyordu. Sonra aklıma yemek geldi. Toma bunu söyledim.
Anna- Tom
Tom- Afendim
Anna- Hani akşam yemeği varya
Tom- Unut yemeği bende gitmiyorum sende gitmiyorsun!
Anna- Ama Bill ve Laura?
Tom- Onlar gitsinler sen benimle kalcaksın.
Anna- Senden kaçış yok. Peki
Tom- Acıktın mı? Bir şey ister misin?
Anna- Açık olmak gerekirse evet acıktım.
Tom- Peki sana makarna yapıcam.
Anna- Zehirlenmem değil mi?
Tom- O zaman zıkkım ye
Anna- Tamam yap
Tom'un benimle ilgilenmesi hoşuma gitmişti bir nevi. Makarnayı yemek için mutfağa gittim. Makarnayı hazırlamıştı. Çok güzel kokuyordu. Tadının da öyle olacağına emindim. Büyük bir açgözlülükle yemeğe saldırdım. Tom bana sırıtarak bakıyordu.
Anna- Ne?
Tom- Sütyenini düzeltmelisin.
Birden şoke olmuştum. Yemeğe saldırdığım için biraz kaymış ve neredeyse açılmış.
Anna- NE BAKIYORSUN BE?!
Tom- Sakin ol kedicik. Böyle dışarı çıksan daha mı iyi?
Anna- Değil tabii ki..
Tom- Sustun mu kedicik?
Anna- Bana kedicik demeyi kes.
Tom- Tamam kedicik.
Anna- AFERİN! Sinirlerimi bozmayı başardın. Şimdi ihtiyacım olan tek şey soğuk bir duş.
Tom- Odamın sağ tarafında.
Anna- Neyden bahsediyorsun odama gidip duş alcam.
Tom- Yarına kadar buradan çıkmıyorsun. Yine bayılırsan ben uyuyor olacağım.
Anna- İyi uykular o zaman sana Tom.
Tom- Kapıyı kilitledim çık bakalım çıkabiliyorsan.
Anna- Tom, üstüme giyecek hiçbir şeyim yok.
Tom- Benimkilerden veririm.
Anna- İyi be ben giriyorum.
Tom- Hadi iyi duşlar
Anna- Hahaha çok komik.
Tom'un odasına doğru gittim. Tam duşakabinin içine girip suyu açtım birden bayıldım. Sonrasını hatırlamıyorum. Hatırlamak da istemiyorum. ÇÜNKÜ ÇIPLAĞIM. Gözlerimi açtığımda üzerimde bana elbise gibi gelen bol bir tişört vardı. İşte o zaman ölmek istedim çünkü üzerimi yüzde bir milyon Tom değiştirmişti. Saat gecenin dokuzuydu ve birden Tom içeri girdi. Girdiğini görünce anında yorganın içine girdim. Gülerek
Tom- Saklanmana gerek yok. Her şey oldu bitti.
Anna- Telefonumu verir misin?
Tom- Tabii ki canım.
Anna- Kedicik bitti de şimdi bu mu başladı? Şaka mısın
Tom- Hayır kedicikte bitmedi kedicik.
Anna- Sadece telefonumu ver.
Tom- Yüzüme bakmadığın süreçte telefonunu vermicem.
Yüzüm kıpkırmızı da olsa yorganın altından çıktım. Aslında bir nevi yorganın altında olmamın sebebi onun kokusunu almamdı. Kafamı kaldırdığımda kapının eşiğinde sırıtarak bana bakıyordu. Çok pis utanmıştım. Lütfen sadece telefonumu uzatır mısın? dedim. O da telefonu tam verecekken elimden tutup kendine çekti. Ne olduğunu anlamamıştım ama sadece şunu biliyordum. Ona sırılsıklam aşıktım. Gözleri, dudakları beni büyülüyordu. O sırada o da bana büyülüymüşüm gibi bakıyordu. Tam o sırada ikimiz de büyüden uzaklaşmıştık. Afallamıştım. Gülerek telefonumu verdi. Yatağa geri yatıp telefonuma bakmaya başladım. O sırada beni Laura aradı. Açtım tabii ki.
Laura- ÜÇ SAATTİR SİZİ BEKLİYORUZ NERDESİNİZ SİZ?
Anna- Laura biz gelmiyoruz.
Laura- SEN ŞAKA MISIN ÜÇ SAATTİR NEYİ BEKLİYORUZ BİZ DAHA YEMEK BİLE SÖYLEMEDİK.
Anna- Duş alırken kafama duşun başlığı düştü. Bayıldım Tom'da sesi duymuş olacak ki beni kurtardı. Sonra yine bayıldım. O yüzden gelemiyoruz.
Laura- YİNE SENİN O GEREKSİZ İŞLERİN YÜZÜNDEN GELEMEDİNİZ DİMİ?! SEN NE KADAR GEREKSİZ BİR ŞEYSİN?! BAŞIMIZA İŞ AÇMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY YAPMIYORSUN. ANNA ARTIK SENİNLE ARKADAŞ DEĞİLİM MÜDÜRE DE SÖYLİCEM ODALARIMIZI AYIRACAK SEN TEK BAŞINA KALIRSIN ARTIK!
Diyip yüzüme kapadı. Ben daha ne olduğunu anlamamıştım bile. Sonra birden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.