Bölüm 27

134 8 0
                                    

Sabahtan beri beni ikna etmeye çalışıyordu. En son sinirlenerek "beni ikna etmek senin için neden bu kadar önemli" diye sorunca "çünkü benim için değerlisin" Dedi. Bu kelimeye duymak hoşuma gitmişti. Ama hemen sonra kendimi toplayarak yelkenleri suya indirmedim.

Elini elimin üzerine koyarak "lütfen artık inan bana" Dedi. Sinirle "neden bana en başında söylemedin, ben görmeseydim belki de hala haberim olmayacaktı." Dedim. Onur mahcup bir şekilde "çok haklısın, daha öncesinde askeriyede flörtleştiğim bir kız vardı. Tarifine göre oydu. Bende emin olmadan sana söylemek istemedim." Dedi. Merakla "Peki ne oldu da ayrıldın." Dedim. Onur ise "komutan asker ilişkisine özel hayatımızı karıştırdı." Dedi. Başımı aşağı yukarı sallayarak yetindim.

3 gün sonra

   Onur dan üç günlük izin istemiştim ve bu izinin sonuna gelmiştim. Bu süreçte beni hiç aramamıştı. Artık bir karar vemem gerekiyordu. 

  Telefonumu avucumun içinde sıkabildiğim kadar sıktım. En son numarasını tuşlayarak telefonu kulağıma götürdüm. Ne kadar çalarsa çalsın açan olmuyordu. "Yoksa o mu benden vazgeçti?" diye içimden geçirmeden edemedim.

Odanın kapısı açılınca bakışlarımı oraya çevirdim. Aleyna odaya girmişti. Önüme oturdu ve ellerimi tutarak "sana birşey söylemem lazım" dedi. Soran gözler ile onu süzmeye başladım. Gözlerinden yaşlar akarken dudaklarını araladı. Gözyaşlarından hayra alamet olmadığı belliydi.

"Abim... vurulmuş..."

ASKERİM (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin