Mazide kaldı

174 20 3
                                    

Lauretta Lovegood

"Nasıl böyle bilinçsizce davranabilirsin?!"

"Bilincim yerinde değildi çünkü."

O'nun aksine bağırmadım, ses tonumu kontrol altında tutuyordum, ya da tutmaya çalışıyordum.

"Ne yapacağını hiç düşündün mü?"

Yanıma geldi ve alnıma orta parmağı ile hafifçe vurdu.

"Çalıştı mı burası."

Başımı geri çektim.

"Yapma şunu."

"Sen de yapma Lauretta."

Yalvarırım bana eskisi gibi Lau de.
Kaşlarımı çatıp kafamla bir hareket yaptığımda düşüncemi o da okudu.

"Bir süre için bu mesafe iyi. Orda kalalım,en azından aklın başına gelene kadar."

"Baba..."

Göz teması kurmaya çekindiğim için gözüm sıklıkla arka rafta duran parlatılmış kupalara kayıyordu.
Ellerimi arkamda birleştirdim.

"O ne düşünüyor? Çocuk."

"Hiç bir şey, doğru dürüst tanımıyorum bile."

"Doğru dürüst tanımadığın birinden çocuk yapman akıl kârı mı Lauretta?"

Bu çok utanç verici.

"Daha kaç kere açıklayacağım!"

Arkamda birleştirdiğim ellerimi geri düzelttim ve bir sandalyeye oturdum.
Ancak her an ayağa kalkabilirdim.
Babam da bir sandalye çekip önüme oturdu.

"Dinle, herkes hata yapabilir. Sorumsuzluğuna ve çocukça davranmana kızıyorum.
Değiştin Lau, farkında ol ya da olma.
Ben eski kızımı istiyorum."

Sesi az önceki tonuna nazaran daha kısık çıkmıştı.
Sonunda anlayışlı baba rolüne bürünmüştü.

"Sarhoşluğa kapılıp bir hata yapmam beni değiştirmez."

"Bundan söz etmiyorum. Güncel durumda eskisi gibi davranmıyorsun."

"Eskiden nasıl davranıyordum k-"

"Konuşturma beni Lauretta."

"Büyümüş olabilirim, elbette benden eskisi gibi olmamı bekleme."

Kafasını iki yana salladı.

"Anlamıyorsun. Uzatma."

Yüzüklü parmaklarıyla sarı saçlarını düzeltti.
Dudağımı ıslattım.

"Ayrıca-."

Bir baykuş sesi ile başladığı cümle sona erdi.

Ayağa kalkıp büyük pencereyi açtım.
Açtığım gibi ılık olmayan, ama soğuk da denilemeyecek kıvamsız bir hava yüzüme çarptı.

Baykuşun ağzındaki minik mektubu aldım.
Sağıma döndüğümde babamın çoktan gittiğini gördüm.

"Luna..."

Baykuşun beni ısırmaya çalışmasını görmezden gelmeye çalışarak mektubu okumaya başladım.

*

Birkaç dakikadır saat sesi eşliğinde boş duvara bakıyordum.
İçerisi soğumaya başladığında üşüdüğümü yeni idrak edip pencereyi kapattım.

𝘊𝘰𝘪𝘯𝘤𝘪𝘥𝘦𝘯𝘤𝘦-𝐖𝐫𝐨𝐧𝐠 𝐭𝐢𝐦𝐞'Tom Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin