Adel"
Zaten yolun yarısını gitmiştik geri kalan yolu yürüdük ve tesise geldik. Kapıdan geçer geçmez üstüme su döküldü.
Adel: Ne oluyor?
Victor: "özür dilerim ben çıkıyordum da sana çarpmışım"
İngilizce söylediği şeye aynı şekilde cevap verdim
Adel: "Hiç problem değil inan. Ben adel bayraktar"
Victor:"Ben victor nelsson"
Adel:"Seni biliyorum."
Victor:"Bende seni."
Adel: " Nasıl yani tanıyor musun beni"
Evet bi an ünlü oldugumu unuttum.
Victor:" Şu dizinin adı neyd-"
Adel: "Davacı"
Victor: "Evet o her gün yeni bölüm bekliyordum ama sanırım artık çekmiyorsunuz."
Adel: " Yok sadece sezon finali bilirsin ya."
Victor: "Altyazılı izlemek işkence gibi oluyor."
Adel:"E ben çeviri yapayım sana o zaman."
Victor: Harika
Kazımcan: Ben sahaya gidiyorum antrenmana devam edeceğim iki güne maçımız var.
Adel: Tamamdır.
Bende tribünde oturdum kazımcana bakıyordum çok sıkı çalışıyordu açıkçası. Sonra gözüm kereme kaydı hemen yanındaydı. O daha hırslıydı atlı kovalıyormuş gibi. Keremde bana baktı. Nefret ediyorum ondan. Resmen beni para için cins cins şeyler yapan kadınlarla aynı kefeye koymuş. En kötüsü de daha beni tanımıyor bile.
Adel: aptal (stupide falan)
Victor: Kime diyorsun?
Adel: Sen Fransızca biliyor musun?
Victor: Tabii ki biliyorum. Ülkemde ana dilden ve ingilizceden sonra onu konuşuruz.
Adel: harika
Victor: Rahat edeceksen Fransızca konuşalım.
Adel: Olur
Victor: Sen tam olarak nerelisin?
Adel: Benim memleketim tam olarak yok ama ben almanya da büyüyen Fransız babamla geldim annem türk ben ortaya karışık birşeyim işte
Victor: Almanca da mı biliyorsun?
Adel: evet peki sen
Kerem: Ne yapıyorsunuz burda?
Victor: Aah Kerem bende tam adel'le konuşuyordum. Çok tatlı biri
Adel: Tesekku-
Kerem: Aman ne tatlı canı bıraktın şimdi sıra Nelsson'a mı geldi
Adel: Umarım ailende senin bu tarafını görür.
Victor: Hey bekle ne oluyor?
Adel: Kerem bana para peşinde olduğumu söylüyor.
Victor: Kerem sen kendinde misin?
Kerem: Evet öyleyim.
Kerem"
Adelle biraz tartıştık arabada sonra tesise geldi tribünde önce can'a sonra bana baktı.Bana bakınca bir ürperme geldi bana nedense. Sonra nelsson yanına gitti sohbet ediyorlardı. ingilizce değildi adelin aksanı baya iyiydi oradan da başka bir dil konuştuklarını anlamıştım gün sonu eve girmeden önce seans'ım olan psikologa gittim. Uzun zamandır psikolojim yerde herşeyi çok düşünüyorum. Bilmiyorum ya da
Kerem: Rahmet abi düzelirim değil mi?
R: Zamanla kerem aceleye getirme herşeyi. Bana bugün yaşadığın olayları en ufak ayrıntısına kadar anlat.
Anlattım rahmet abiye daha sonra bana uzun zaman sonra ilk defa o soruyu sordu
R: Hayatında bir gelişme var mı? Belki bir kız arkadaş ya da sevgili? Düşünmüyor musun
Kerem: Abi...
R: Kerem rahat ol kendini sıkmadan dürüstçe cevap ver.
Kerem: Kadınlara güvenmekte sıkıntı yaşıyorum abi son olaydan sonra...
R: bahar'ı unutman gerekiyor. Hayatında illa ki birine yer vereceksin kerem. Bundan kaçamazsın. Ama düzeltmelisin kendini. Hiç tanışmadın mı yeni biriyle?
Kerem: Tanıştım abi
R: Bana onu anlat
Kerem: Abi böyle sarı uzun saçları var beyaz teni var mavi gözleri var boyu benimle aynı ya da kısa benden. Yani iyi biri gibi ama ben emin değilim. Bir anda gelip kazımcan ile bu kadar samimi olup takımla kaynaşması bana hiç yakın gelmiyor.
R: Kerem birisiyle tanışmak,birini sevmek sandığın gibi şan şöhret para gerektirmez ki. Herkesi bahar gibi görmemelisin. Bu seni yanlış yola iter. Ve bir kadına yüzüne yüzüne sen para için onla bunla birliktesin demek çok kalp kırıcı olabilir.
Kerem: Nasıl yani abi
R: Bir kıza,kadına seni para yönetiyor dermişcesine bir cümle kurarsan kızın gözünde pek değerin olmaz aslanım açık olalım.
Kerem: Ama abi-
R: Kerem beni dinle ve eve gidince bunu düşün. Bana hak vereceksin güven bana.